Türkiye'nin en büyük astroloji platformuna hoş geldiniz.

Tam Görünüm: 8. ev...iyi ve kötü yanları-makale-
Şu anda Hafif Görüntüleme modundasınız. Siteyi normal görüntülemek için, Buraya Tıklayın
Sayfalar: 1 2 3 4 5 6
Sekizinci Ev:

‘Ölüp yeniden doğmadan, bu karanlık dünyaya yabancıyız’

Goethe

Freud‘un temelini kazdığı, Carl Jung’un ise tuğlalarını ördüğü sekizinci evde, geçmişten getirdiğimiz yüklerimizi saklarız. Unutmak istediğimiz bazı travmatik veya dramatik hatıralar psişemizde derin iz bırakmıştır. Bunlar bize yapılan haksızlık veya kötülüklerin hatırlattıkları olabileceği gibi, bizim evrene yaptığımız kötülüklerin izleri de olabilir. Zaman içinde bu hatıraları psişemizin en derin noktasına gönderir ve evet, onları unuturuz. Ancak onlar hala hayattadır ve bizi çok iyi anımsarlar. Bu hatıralar zaman zaman gereksiz korkular, rasyonel olmayan endişeler, panik ataklar, obsesif-kompalsif hareketler, temelsiz kıskançlıklar ve paranoya şeklinde su yüzüne çıkar ve günümüzü bütün potansiyeli ile dolu dolu yaşamamıza engel olur.

Bu yükler Jung’un “gölge” diye adlandırdığı kavramdan başka bir şey değildir. Bu hatıralar yüzleşilmek ve affedilmek için haykırırken, onlardan kurtulmak için derinliklere göndermek yanlıştır. Onların hayatımızda gelişmemiz için gerekli olduğunu ve enerjilerinin alternatif sağlıklı yerlere kanalize edilmesi gerektiğini bilmemiz gerekir. Bunu gerçekleştirebildiğimizde içimizdeki çirkin kurbağalar, gerçek bir prens ve prensese dönüşecektir. Masalların altında yatan gerçekler gibi, Jung’a göre gölgelerin %90’ı ile yüzleşip onlardan kendimizi kurtarabiliriz.

Bir astrolog doğum haritanizda 8. eve düşen gezegenlere bakıp bu gölgelerin hayatımızın hangi yönlerini etkilediği konusunda yorum yapabilir. Örneğin, 8. evde Venüs bulunuyorsa, halledilmemiş korkular ve kızgınlıkların ilişkilerimizde ya da hayattan zevk alma konusunda bizi negatif yönde etkilediği görülür. Bu evdeki kötü açılı bir Pluto derinlerdeki komplekslerin seks düşkünlüğü ve saldırganlığına dönüşebileceğini ifade edebilir, yine açılarına göre buradaki Ay, rasyonel olmayan güvenlik korkusu ve endişenin işaretidir.

Eğer 8. evde gezegen yoksa, evin cusp’ındaki (başlangıc noktasındaki) burcun yöneticisinin bulunduğu eve bakılır. Örneğin, 8. ev Kova burcunda ise, Uranüs’ün doğum haritanızda hangi evde olduğuna bakmalısınız. Bilinçaltınızdaki sorunlar burada su yüzüne çıkıyor olmalı.

Şimdiye kadar 8. evle ilgili sadece kötü havadisleri verdik ancak bildiğiniz gibi evrendeki her şeyin iyi ve kötü yüzü var. 8. evin iyi yönlerine gelince, buradaki gezegenler bizim değişimleri gerçekleştirme ve yeniden başlama kapasitemize tercüman olur, içimizdeki Tanrıyı bulma ihtimali, bilgeliğe giden yol buradan geçer, hayatı derinlemesine yaşama potansiyelimizden haberler verir. Parasal açıdan ortak değerlerden bahseder. İyi konumlu bir 8. evimiz var ise miras konusunda ya da eşimiz veya diğerleri aracılığı ile kazanılmış para açısından şanslı olacağımızı söyleyebiliriz.

Dolayısıyla 8. evinize bakıp bir sürü gezegen gördüğünüzde hemen telaşa kapılmayın zira o gezegenlerin enerjisini pozitif ve yaratıcı bir şekilde kullanmak sizin elinizde.

Pelin Hattatoğlu
Merhaba Mavi ,paylaşımın için teşekkürler.
Mars,Kuzey Ay Düğümü,Jüpiter 8.evimdeler.Astrolojiyi anlamaya çalıştığımdan beri bu vurgu can sıkıcı geldi itiraf ediyorum.Para olmazsa olmaz.Gerçek bu.:)Ama parayla uğraşmak nefretlik bir iş.
Belki bu gölgelerle yüzleşmek belkide bu vurgulara sahip biri olmam dolayısıyla sizlerede bir açılım sağlar...
Bana şimdiye kadar getirdiği parasal zararlar.Aslında maddi manevi...Aldatılmak berbat bir şey.Ne olursa olsun ,kim olursa olsun hukuksal düzlemde işleri yapmak lazım.:)Evet ya K.Ay düğümü bu noktada öğretici ;ama benim merkür akrep çok daha şüpheci oldu bunlardan sonra.
selam bilemezgil ; senin merkür akrep şüphelerini frenlemene yardımcı olalım. mavi'nin eklediği bu güzel yazının son cümlesinde dediği gibi ;
''Dolayısıyla 8. evinize bakıp bir sürü gezegen gördüğünüzde hemen telaşa kapılmayın zira o gezegenlerin enerjisini pozitif ve yaratıcı bir şekilde kullanmak sizin elinizde.''

mars ve jüpiter aynı evde bulunuyorsa , bilemezgilin ''yüksek enerjsinin'' uygulama alanı o evdir yani 8.ev.. mars ve jüpiter , bulunduğu bölgeye yüksek bir enerji getirir , dinamizm getirir. 8.ev korkularımızla ilgilidir mesela ve sen korkularınla yüzleşme cesaretine sahipsindir. ölüm ve ötesini merak edersin , sezgilerin kuvvetlidir.. yani bardağın dolu tarafı hiç fena değil ;)
merhaba bilemezgil ;merkür akrepte boşuna şüphelenmez hem sizin ay düğümü de 8. evdeymiş sezgisel düşünme ön planda olur önce hissedersiniz hisleriniz size çoğu zaman doğruyu fısıldar ,akrepteki merkür eğer şüphelenmişse o da boşuna olmaz zaten, vardır altında birşey gülücük
yezda Yazılan:haritamdaki 8.inci ev faktörüyle ilgili şunu söylemek istiyorum,geçmişte yaşadığım bir olayı tamamen beynimde bitirebiliyorum,sanki hiç yaşamamışım gibi onu yok edebiliyorum... Buna insanlarda dahil oluyor... sanırım 8.inci ev yoğunluğundan kaynaklıgülücük

Çok mu iyi bişey bu? 8. Ev bir anlamda bastırılan duyguların bulunduğu depoyu temsil eder.. Bastırılmış şeylerin ne kadar tehlikeli olabileceğini psikanaliz araştırıyorsanız söylemeye gerek yok sanırım.. Bir konuyu yok sayıp silmeye çalışmak, onunla yüzleşmeye korkmaktan kaynaklanır.. Fakat yok sayılan konuyla ilgili insan eninde sonunda yüzleşir..
Bu tarz ifadelerde bulunan insanlar aslında unuttuğunu sanarlar ama deneyimlenen birşey insan hafızasında asla silinmez bilinçaltında yer edinir.. Bilinçaltında depolanmış şeylerle yüzleşmemeye direnç göstermek çok acı bir dönüşüme yol açar.. Tavsiye olarak eğer herhangi bir biçimde unutmaya direnç gösteriyorsanız unutmayın.. Ne kadar çabuk yüzleşirseniz o kadar iyidir.. Yoksa bastırılan duygular 8. ev alanında çürümeye başlar ve form değiştirerek karşınıza çıkarlar..

Yıllarca bir köşede duran unutulmuş bir su düşünün, su bir süre sonra hareketsizliğin sonucu bakterilenmeye başlar ve burdan çevreye zarar verici organizmalar yayılır.. 8. ev konusuda bunun gibi birşey..
Astro Log Yazılan:Çok mu iyi bişey bu? 8. Ev bir anlamda bastırılan duyguların bulunduğu depoyu temsil eder.. Bastırılmış şeylerin ne kadar tehlikeli olabileceğini psikanaliz araştırıyorsanız söylemeye gerek yok sanırım.. Bir konuyu yok sayıp silmeye çalışmak, onunla yüzleşmeye korkmaktan kaynaklanır.. Fakat yok sayılan konuyla ilgili insan eninde sonunda yüzleşir..
Bu tarz ifadelerde bulunan insanlar aslında unuttuğunu sanarlar ama deneyimlenen birşey insan hafızasında asla silinmez bilinçaltında yer edinir.. Bilinçaltında depolanmış şeylerle yüzleşmemeye direnç göstermek çok acı bir dönüşüme yol açar.. Tavsiye olarak eğer herhangi bir biçimde unutmaya direnç gösteriyorsanız unutmayın.. Ne kadar çabuk yüzleşirseniz o kadar iyidir.. Yoksa bastırılan duygular 8. ev alanında çürümeye başlar ve form değiştirerek karşınıza çıkarlar..

Yıllarca bir köşede duran unutulmuş bir su düşünün, su bir süre sonra hareketsizliğin sonucu bakterilenmeye başlar ve burdan çevreye zarar verici organizmalar yayılır.. 8. ev konusuda bunun gibi birşey..
çok iyi bir açıklama söylemeden geçemedim derinliğin yaşla değil ruhla olduğunun isbatı gülücük geçmişi neden hep güzel hatırlarız çünkü beynimiz her an bizlere oyun oynamaya hazırdır kötü anları bilinçaltına iter bize kalan ise güzel hatıralarımızdır ..arada sırada bilinçaltı temizliği yapmak gerek gülücük
Bilinçaltı temizliği de sanırım affetmekten geçiyor, kendini ve herkesi, bazen önemsemediğimiz bir olay yara haline dönüşüyor da ta içerlerde bir yerlerde farkına bile varamıyoruz. 8. evim oğlak k. düğümü var sadece satürne baktığımızda yengeçte , yengeçteki satürn de malumunuz ben de bilinçaltı temizlesem mi hiç mi kalkışmasam çok mu karışık diye düşünmüyo değilimgülücük satürn 2. evimin ilk derecelerinde yani 1. eve çok yakın bir satürn ve yengeçte güçsüz kendileri - kendileri diyorum zira saygım sonsuzdur son 2.5 yıl saydırdı kendini bi aslan olarak bana- bu bağlamda benim esas kendimi affetmem gerekiyor çıkarımı yapabilir miyim haddimi aşarak ne de olsa çıkarım yapacak konumda değilim , bilginizegülücük
burada yezda'nın bitirilmesi gerekiyorsa biter tarzını sadece 8.evindeki birikime bağlamıyorum ben. niçin ?
çünkü yezda tam bir kova insanı.. uranüslü yani.. uranüsü ve tabii kovayı diğerlerinden ayıran en önemli özelliklerden biri SEVMEDİKLERİNİ UMURSAMAMAKTIR.. kova yani uranüslü , sevmediği insanın farklı bakışaçısını algılar , onu suçlamaz ve tamam peki der , sonra da kendi yoluna bakar. Astro Log'un 8.ev yazısında anlattığı şeylere katılıyorum ancak Yezda için kısmen geçerli bence bunlar. çünkü yezda'nın haritasında 8.evinden daha baskın bir kova gerçeği var ve kovalar sorun çıkaranları görmeme , tanımama , unutma , umursamama konularında beceriklidirler.
haklısın yıldırım,ama bu kişilere göre yapılan bir açıklama olmuş,ben yaşadıgım olayları silme,beynimden yok etme,hiç yaşanmamış gibi düşünme etkisini yoğun buluyorum kendimde... Bu uranüsün etkisi olabilir evet,çünki uranüs etkisine sahip insanlar olayları derin düşünmezler daha çok yüzeysel olarak bakarlar,es geçerler yani... teşekkürler.
gülücük)Yahu merhaba arkadaşlar,
Galiba ben ben değilmişim.Hehehehehhhh:)Hay Allah!
Yani doğum saatim yanlışmış.Tamam yaşadığım şeyler elbette yaşandıda.Benim 8. evde Güneş ay var...Şoktayım yani.....gülücük)Eski haritayı anlamıştım sanki şimdi bu çıktı.Pardonlarımı iletirim sizlere ya ben yükselen kovayım o zmaan....Karıştımgülücük)bir incelim bakim ben miyim bu..

hımmgülücük)
Sayfalar: 1 2 3 4 5 6
Referans Adresler