Türkiye'nin en büyük astroloji platformuna hoş geldiniz.

Tam Görünüm: Kendi Kendine Telkin & Zihin Programlama
Şu anda Hafif Görüntüleme modundasınız. Siteyi normal görüntülemek için, Buraya Tıklayın
Sayfalar: 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11
bu konu başlığı altında , telkin yöntemini kullanarak zihninizi yeniden programlamanın yollarını konuşalım istiyorum.
yeniden programlamak demek , kendinizi sil baştan yapılandırmak , kimliğinizi ve içsel dünyanızı yeniden tasarlamak anlamına geliyor..

içeride birşeyleri değiştirdiğinizde , dışarıda da pek çok şey değişecektir..

yani önce zihninizin eski programlarını yenileriyle değiştireceksiniz ve sonra bunun sonucu olarak başarı tutumu , zenginlik tutumu , sağlıklı ve çekici olma tutumu vb. yansımalarını göreceksiniz..

iç dünyanız değişince , tutumlarınız değişecek ve tutumlarınız değişince de dış dünyanız değişecektir , prensip budur..

Not ; astrolojiden de faydalanmayı düşünüyorum bu konu başlığı altında yorumlar yaparken..
doğum haritanızın zor potansiyellerini iyileştirmek ve güçlü potansiyellerini daha da geliştirmek için bazı önerilerde bulunabilirim (marsı kuvetli olanlara sakin kalabilme telkinleri vb.) , kendimce ve yapabildiğimce tabii..

Çok güzel bir konu açmışsın Yıldırım öncellikle teşekkür ediyorum, İnanıyorum ki bir çok kişi bundan faydalanacaktır.

Dediklerine tamamı ile katılıyorum, biz aslında kendimizi iyileştirmeye çalışırken de hep iç dünyamızı unutarak çabalıyoruz, içerde değişmeyen birşeyin dışarda etkisini görmek imkansız oluyor. Ben de telkin yöntemleri ile zihnimi yeniden programlamak ve yöntemlerini öğrenmek, katkım olursa diğer arkadaşlara faydalı olmak için burda hazır bekliyorumgülücük
Sübliminal mesajlarla bu çok kolay arkadaşlar, zahmetsiz!gülücük
Tvlarda görüntülü olarak, şarkılarda duyusal olarak mesajlar gönderiliyor sürekli medyada, beyinlerimize. Bunu biz farketmiyoruz ama beynimiz algılıyor. Bunlarla ilgili nette programlar da var. Özgüven geliştirme, konsantre olma mesajları şarkının alt yapısına yerleştiriyor ve şarkıyı dinlesek de beynimiz diğer mesajları bilinçaltına gönderiyor. Bilinçaltındaki veriler ise insan doğasında, davranışlarında daha etkili. Tıpkı Ay'ın etkisi gibi.
Nette araştırma yaparak uygun programları bulabilirsiniz. Ben bi makale linki veriyorum.
http://www.cileli.com/subliminal-mesaj-g...jlari.html
Ayrıca görsel olarak da bu mesajlar kullanılabiliyor. Biz bilgisayarımızda başka işler yaparken saniyenin 25inde 1i kadar zamanda diyelim ki "gittikçe daha mutlu oluyorum" mesajı ekranda beliriyor. Biz bunu algılamıyoruz da beynimiz algılıyor.
Tabi bu yöntem günümüzde malesef çok kötü işler için kullanılıyor. mesela bazı çizgi filmlerde çocuklara olumsuz özellikler telkin ediliyor bu yöntemle.
Sevgiler..
Olumsuz örnekler malesef

Subliminal mesaj dediğimiz şeye filmlerde, şarkılarda, reklamlarda rastlıyoruz. Normal algılarımız farketmiyor bu mesajı ama bilinçaltımız farkediyor, algılıyor.

birkaç örnek:

1.Led Zeppelin-Stairway to Heaven tersten çalınınca şöyle diyor:
oh here's my sweet satan. the one whose little path would make me sad, whose power of satan. he'll give you give you 666. there was a little toolshed where he made us suffer, sad satan

http://www.albinoblacksheep.com/flash/stairway.php

2.metallica-am I evil şarkısında "back masking" de denen hadise

3.fight club-dövüş kulübünde 1 karelik sigara içme ve çıplak vücut görüntüleri var.

4.Camel sigara paketinin üzerindeki deve... bu devenin ön bacağında çıplak bir adam figürü var.

5. 5 Temmuz 1971 tarihli Time’ın arka kapağında çıkmış Gilbey’s London Dry Gin reklamı. Reklamda bardaktaki buzlar üzerinde ‘sex’ yazıyor. Bu reklam sayesinde Gilbey’s’in 1.5 milyon dolarlık satış yaptığı tespit edilmiş. Bunun üzerine reklamla ilgili bir araştırma yapılmış. Bu reklam deneklere gösterildiğinde yüzde 60’ı reklamın kendilerinde uyandırdığı etkiyi ‘doyuma ulaşma’, ‘sex düşkünlüğü’, ‘heyecanlanma’, ‘romantizm’, ‘duyguları okşayıcı’ gibi ifadelerle tanımlamış. Reklamın gizli mesaj içermeyen versiyonu ise denekler tarafından bu şekilde tanımlanmamıştır. Gizli mesaj içeren reklama beyin daha farkı ve fazla tepki veriyor.

6.ilk kez 1950’li yıllarda Amerika’da ortaya çıktı. James Vicary adlı reklamcılık uzmanı, sinema salonlarında yaptığı bir deney sonucu patlamış mısır ve kola satışlarının arttığını iddia etti. Bu deneyde film perdede oynarken, saliselik görüntüler halinde ‘patlamış mısır ye’ ve ‘Kola iç’ sloganları çıkıyordu. Seyirci bu sloganları bilinciyle algılayamadığı halde, bilinçaltına hitap eden bu sloganlar sayesinde Kola satışlarının yüzde 18.1, patlamış mısır satışlarının ise yüzde 57.7 arttığı iddia edildi.

Subliminal reklamlar tüketiciyi farkında olmadan çok yüksek oranda etkilediğinden bir çok ülkede yasaklandı.


subliminal mesajlarla beyni programlamak için "Subliminal Mind Pro" diye bir program var:
https://subliminal-mind.com/SubliminalTrial.zip


--------------------------------------------------------------------------------
bi forumdan alıntıdır
şimdi bundan sonra yazacağım telkin cümlelerini kullanarak ses kayıt cihazınız varsa kendi sesinizle kendi kasetinizi yapmanızı , ses kayıt cihazınız yoksa bu konu başlığını gün içinde sık sık açıp günde en az 2-3 defa okumanızı öneririm.

ses kayıt cihazını kullanarak sesinizi kaydederken arka fon müziğini kullanmanız daha hoş olacaktır. bu fon müziğinde mümkünse sözler olmasın , klasik müzik olabilir ya da türkü seviyorsanız yedi karanfil gibi sadece müziğin sesi olsun ya da yabancı hit parçalarda olabilir.. zevkinize kalmış..

önemli ; siz bu telkin cümlelerini kullanırken yapabileceğiniz en iyi şey cümleyle paralel zihinsel görüntüler oluşturmaktır..
mesela sniper böcek korkusunu yenmekle ilgili bir telkin cümlesini dinlerken yada kendi içinden tekrarlarken mümkünse o böceklerden korkmadığına dair zihinsel bir görüntü oluşturmaya çalışmalı , böylece telkinin vurgusu çok daha etkili olacaktır..
aynı şekilde zenginliğe dair telkin yaparken zengin bir yaşam standardını zihinsel görüntü olarak canlandırın ya da aşk hayatınızla ilgili telkin cümlesini tekrarlarken aşka dair , ilişkiye dair olumlu zihinsel görüntüleri üretmeniz çok etkili olacaktır..

yine de yukarıda önerdiğim zihinsel görüntü üretme durumu için her zaman müsait olmayabilirsiniz. farketmez..
bulaşık yıkarken , ütü yaparken hatta ders çalışırken bile (kısık sesle gülücük ) zihinsel görüntüler olmaksızın bu cümleleri tekrarlamanız oldukça faydalı olacaktır.
zihinsel görüntüler , zihin programlamada hızı ve etkiyi arttırır ama kaplumbağa hızıyla bile olsa bu iş olacak tavrı geliştirin bence.
yani zihinsel görüntüler üretmek bazen zor olabilir , o böcekten korkmadığını hayal etmek bile amine için zor olabilir , eğer öyleyse ilk zamanlarda sadece dinleyin yada içinizden tekrarlayın.

başlıyoruz efendim ;)
* şükürler olsun ki güçlü bir hafızaya sahibim. ( en az 10 defa peşpeşe söylenecek , Mimoza siz bu telkine yoğunlaşın ve gün içinde yüzlerce kez dinleyin , içinizden söyleyin bence)

* isim hafızama güveniyorum. yıllardır görmediğim insanların isimlerini bile kolayca hatırlayabiliyorum.

* öğrendiğim her şeyi hafızamda uzun süre saklayabiliyorum. (10 defa , Mimoza için en az 50 defa)

* odaklanma yeteneğime güveniyorum. bir konuya kısa sürede konsantre olabiliyorum. ( 10 defa )

* bir konu üzerinde çalışırken hiç bir şeyin dikkatimi dağıtmasına izin vermem. zaten dağılan dikkatimi toplayabilme becerime güvenirim. (10 defa)

* şükürler olsun ki zeki bir (bayanım ya da erkeğim) keskin bir zekaya sahibim. (10 defa)

* insanlarla kurduğum ilişkilerimde , zekama güvenirim. kendimi ifade edebilme yeteneğime güvenirim. 10 defa

* ben , güçlü bir sayısal zekaya sahibim. sayılarla aram iyidir. hem matematiğim kuvvetlidir , hemde telefon numaralarını kolay ezberlerim.
sayısal hesaplar söz konusu olduğunda , ben bir şampiyonum. 10 defa

* ben , güçlü bir duygusal zekaya sahibim. empati yeteneğime güvenirim ve insanlarla kurduğum ilişkilerim oldukça sıcak ve samimidir. 10 defa

* ben , sezgisel zekama güvenirim. 6.hissim kuvvetlidir. karşımdaki kişinin olumlu-olumsuz düşünce titreşimlerini kolayca algılayabiliyorum ve bana zarar vermek isteyenleri kolayca hayatımdan ayıklayabiliyorum. 10 defa

* ben , sözel zekama güvenirim. usta bir iletişimciyim ve kelimeleri ustalıkla kullanırım. aynı zamanda ezberim kuvvetlidir. 10 defa

* ben , zeki ve idealist bir (bayanım yada erkeğim). ideallerim doğrultusunda keskin zekamı beceriyle kullanabiliyorum. 10 defa

* daima fikirlerime güvenirim ve başkalarının beni fikirlerimden caydırmasına izin vermem. 10 defa

* daima fikirlerime güvenirim ve fikirlerim doğrultusunda sürekli çalışıyorum. 10 defa

* çok şükür ki yüksek bir kavrayış gücüne sahibim. karşımdaki insanların bana anlattıklarını çabuk kavrarım.
okuduğum bir yazının en can alıcı noktasını çabucak kavrarım. 10 defa

* şükürler olsun ki ; ben zekamdan memnunum ve zekamı kendime daha mutlu ve anlamlı bir hayat oluşturmak için beceriyle kullanıyorum. 10 defa
* ben , cesur bir kişiliğe sahibim. Hayatın zorlukları karşısında , cesaretle duruyorum.

* insanlarla kurduğum ilişkilerimde kendime güvenirim.

* karşı cinsle kurduğum ilişkilerimde kendime güvenirim.

* kendimi ifade edebilme yeteneğime güvenirim. duygularımı ve düşüncelerimi ifade edebilme becerime güvenirim.

* güçlü bir kişiliğe sahibim ve insanlarla kurduğum ilişkilerimde karakterime ve zekama güvenirim.

* özellikle karşı cinsle kurduğum ilişkilerimde , çekiciliğime güvenirim.

* her durumda ve her koşulda kendime güvenmesini öğrendim.

* her türlü tehditin karşısında cesur bir tutuma sahibim.

* müthiş soğukkanlıyımdır. gerilim ortamlarında güçlü ve sakin kalabiliyorum.

* fikirlerime daima güvenirim. başkalarının ne dediğine aldırmaksızın fikirlerim üzerinde çalışıyorum.

* yakın ilişkilerimde hatalar yapmaktan korkmuyorum , çekinmiyorum.
duygularımı ve düşüncelerimi çekinmeden söyleyebilirim.

* içimde sağlıklı ve sarsılmaz bir özgüven duygusu geliştirdim.

* derslerim sözkonusu olduğunda kendime güvenirim , zekama güvenirim ve hiç bir ders gözümü korkutamaz.

* iş dünyasında kendime ve yeteneklerime güvenirim. rekabet sözkonusu olduğunda , ben mücadeleci bir ruha sahibim.

* aşk sözkonusu olduğunda kendime güvenirim , sevdiğim kişinin karşısında bile güçlü bir tutum sergileyebiliyorum.

* cesur ve gözükara bir kişiliğe sahibim. hedeflerim doğrultusunda korkusuzca ilerliyorum.

* zihnimi tüm endişelerden arındırdım ve artık hayata güvenle bakıyorum.

* kendime her alanda güvendiğim için , ne tür bir sorunla karşılaşırsam karşılaşayım dert etmek yerine çözüme odaklanırım ve sorunla bir cerrah soğukkanlılığıyla ilgilenirim ve onu çözerim..

* hayattan ne istediğimi biliyorum ve onu elde etme iradesine sahibim.

* başkaları hakkımda ne derse desin , ben kendimi seviyorum , kendime saygı duyuyorum , kendime değer veriyorum.
ben , başkalarının düşüncelerinden bağımsızım.

* şu anda hoşuma giden biriyle yakınlık kurma cesaretine sahibim.

* şu anda korkularımla yüzleşme cesaretine sahibim.

* tam şu anda , haksızlığa boyun eğmek yerine , başkaldırmak cesaretine sahibim.

* ben , cesur bir ruha sahibim.. bugünden itibaren cesaretle yaşamayı ilke edindim..


Not ; her bir cümleyi en az 10 defa peşpeşe , kendinizden emin bir ses tonuyla söylemenizi öneririm.
** 12.ev enerjilerini ''12.evi irdeleyelim'' konu başlığında tanımıştık.
Neptünyen enerjiler de 12.ev enerjileriyle benzer potansiyele sahiptir.
mesela neptün ile bir gezegeni kavuşumda olanlar , o gezegene ait fonksiyonlarda SAKLANMA , İÇE ATMA durumlarıyla karşılaşabilirler.


bir örnekle açıklayım ; güneş-neptün kavuşumuna sahip olanlar güneşin özgüvenini , hayat enerjisini , canlılığını iç dünyalarında saklıyor gibidirler..

ya da mars-neptün kavuşumuna sahip olanlar marsın cesaretini , girişimci ruhunu dış dünyada fazlaca göstermek yerine , iç dünyalarında saklıyor gibidirler..

işte neptün ve 12.ev enerjilerinin bize verdiği pek çok güzel potansiyelin yanında ( sezgisel kuvvet , duyarlılık ve empati gibi pek çok özellik kazandırır) bu dünyada , ilişkilerimizde , hedeflerimizde ve kimliğimizde pek çok niteliğimizin iç taraflarda bir yerlerde saklanması dolayısıyla EKSİKLİK , KARMAŞIKLIK , ZAYIFLIK , PASİFLİK , HAYALPERESTLİK vb. sorunlara da sebep olabiliyorlar.

neptün ve 12.ev bilinçaltıyla ilgilidir ve bilinçaltı demek okyanuslar kadar uçsuz bucaksız bir küçük evren demektir. zaten neptünyenler ve 12.ev vurgusu olanların zihinlerinin çok sık karışmasının sebebi bu okyanusun içinde çok fazla durmalarıdır , yüzeye yani BİLİNÇLİ OLMA HALİNE az önem vermeleridir. zamanlarının çoğunu uçsuz bucaksız okyanusta geçirenlerin sonu kaçınılmaz bir zihin karışıklığı olacaktır çünkü orası kontrolümüzün ötesinde derin ve karmaşık bir yerdir.

bu açıklamalardan sonra ÇÖZÜMÜ FARKETMİŞİNİZDİR umarım..

çözüm yüzeye daha sık çıkmaktır yani DAHA SIK BİLİNÇLİ OLMA HALİNİ YAŞAMAKTIR..

bilinçli olma haline geçiş yapmanın yani yüzeye çıkmanın en etkili yolu DOĞRU SORULAR SORMAKTIR , SORGULAMAKTIR..

mesela ders çalışmanız gerekiyor ama 2 saattir TV başındasınız ve kalkıp ders çalışmaya üşeniyorsunuz.
dizi filmdeki yakışıklı ile sizin aranızda geçebilecek güzel bir aşk hayaline kapıldınız , bir taraftan filmi izlerken.

işte o anda (ve gün boyu sık sık yapacak şekilde) kendinize bazı DOĞRU SORULARI sormanız gerekiyor , BİLİNÇLİ OLMA HALİNE geçiş yapmanız için.

? * şu anda ne yapıyorum ?

? * peki şu anda yaptığım şey benim için faydalımı , zararlımı ?

? * şu anda ders çalışmak mı beni hedefime yaklaştıracak yoksa TV izlemek mi ?

işte bunun gibi doğru ve etkili soruları kararlılıkla sorarak , BİLİNCİNİZİ harekete geçirirsiniz.

sorunları FARKEDERSİNİZ..

12.ev ve neptün karanlığını AYDINLATIRSINIZ..

öyleyse 12.ev ve neptün enerjileriyle yaşayan hatta onlarla boğuşan hemen herkese önerebileceğimiz ilk şey DOĞRU SORULARI SORARAK BİLİNÇALTININ DERİNLİKLERİNDEN YÜZEYE YANİ BİLİNÇLİ OLMA HALİNE ÇIKMAKTIR..

sonra yapılması gereken ; ilk adım prensibini uygulamaktır..

diyelim ki TV izlemenin hedef için zararlı ders çalışmanın gerekli olduğu konusunda bilincimizi uyandırdık.
şimdi HİÇ DÜŞÜNMEDEN OTURUP DERS ÇALIŞMAK İÇİN İLK ADIM ATMALIYIZ..
sonra ikinci adımı atmalıyız..
sonra hiç düşünmeden 3.adımı atmalıyız..
ve ısrarla başladığımız işi bitirene kadar adımlar atmaya devam etmeliyiz..
buradaki HİÇ DÜŞÜNCE prensibi , bilinçli kalmanızı sağlayacak , tekrar 12.ev enerjilerine yani hayal alemine yani endişe ve korku gibi duygusal imgelere kapılmanızı önleyecek yegane formüldür.

önce doğru sorularla bilinci uyandırmak sonra ilk adım prensibiyle harekete geçmek , işte bütün mesele bu..
akasya Yazılan:öncelikle teşekkürler yıldırım
sormak istediğim bir soru var bu telkinleri kayıt edince ve ya sesli okuyunca daha bilinçaltına girmeye fırsat bulamadan beynin buna tepki gösterip kendine koruyucu bir duvar örmesi durumu oluşmaz mı?

bende bu konuyla baya zamandır meşgulum bazı telkinleri üzerimde denedim bazı açılımlar oldu araştırmalar yapıyorum

bildiğim kadarıyla telkinlerin kulağın algılamayacağı düzeyde olması lazım ki beyin harekete geçemeden bilinçaltına yerleşsin yanlışmıyım? aksi takdirde beynin bu sesleri engellemesi ve ya tepki gösterip reddetmesi durumu oluşuyor

bildiğim kadarını söyleyim akasya ; dün okyanusya'ya verdiğim örneği buradada tekrarlayım.
beynin duvar oluşturması durumunu ben başka şekilde yorumluyorum.
mesela İLİŞKİLERDE ÖZGÜVEN konusunu ele alalım.
bu yaşımıza kadar İLİŞKİLERDE ÖZGÜVEN konusuna dair programlar geliştirmişizdir.
İLİŞKİLERDE ÇEKİNGENLİK üzerinede olumsuz programlar geliştirmişizdir bilinçsizce.
şimdi zihnin temel yasalarından biri şudur ; GÜÇLÜ OLAN PROGRAM KAZANIR..

yani 10.000 adet İLİŞKİLERDE ÇEKİNGENLİK programınız varsa ve buna karşılık sadece 500 adet İLİŞKİLERDE ÖZGÜVEN programınız varsa SİZ ÇEKİNGEN VE İÇE DÖNÜK BİR İNSANSINIZ diyebiliriz..

ve zihnimizde ki olumlular ile olumsuzlar arasında SAVAŞ OLDUĞUNDAN bahsedebiliriz.

Dini anlamda şeytan denilen varlık vesveseler vererek olumsuz programları besler..
Melekler denilen varlıklarda , olumlu programları beslerler.
tabii bunların mücadelesinde hangisinin daha çok besleme yapacağı size (belkide kaderinize) bağlıdır..

astrolojik anlamda satürn ve neptün gibi transitler (olumlu yönleride çok kuvvetli olmakla birlikte) olumsuz programlamaya daha yatkın enerjiler üretirler daha doğrusu insanoğlu bilinçli hareket etmediği sürece satürn ve neptün transitlerini içgüdüsel tarzda yaşayıp olumsuz programlarını çoğaltırlar.

PROGRAM nedir ?

* yaşadığınız her tecrübe birer programdır.
* düşündüğünüz herşey birer programdır.
* hissettikleriniz birer programdır.
* hayal ettikleriniz birer programdır.
* gördükleriniz , işittikleriniz , dokunduklarınız birer programdır.

yani yaşadığınız herşey ve düşüncelerinizde kurduğunuz herşey ve dahası ne varsa zihninizde depolanırlar..
bilinçaltına okyanus gibi derin ve uçsuz bucaksız dememizin sebebi budur , doğduğumuz andan itibaren milyonlarca program üretmişizdir.

şimdi akasya'nın sorusunun cevabına gelelim. yukarıdaki açıklamaları yapmanın faydalı olacağını düşündüğüm için detaylı yazıyorum umarım sıkıcı olmuyorumdur.

kasetle dinlediğiniz olumlu telkin cümlelerinin her biri birer program olarak kaydedilir bilinçaltımıza.
oysa o sırada baskın olan program olumsuzlar ise akasyanın söz ettiği türde BİR DİRENİŞ gerçekleştireceklerdir.

mesela siz kendi kendinize ''BEN GÜÇLÜYÜM'' dersiniz ama yılların biriken GÜÇSÜZLÜK PROGRAMI iç ses olarak der ki ''HADİ ORADAN , NEREN GÜÇLÜ SENİN !''

eğer ki bu eski olumsuz programların direniş tepkisi olan bu iç seslere kulak asıp telkinlerden vazgeçerseniz savaşı kaybedersiniz..

yapmanız gereken buldog kararlılığıyla binlerce kez GÜÇLÜYÜM demektir ve hatta dahası GÜÇLÜ OLDUĞUNUZA DAİR HAYALLER KURMANIZ telkinlerinizin etkisini arttıracaktır.

beynin duvar örmesi yada olumsuzların direniş tepkilerine rağmen İLİŞKİLERDE ÖZGÜVEN telkin ve hayallerine devam ettiğiniz sürece bir kaç hafta içinde içinizde bişeyler değiştiğini görürsünüz , bir kaç ay içinde de dış dünyanızdada bişeyler olumlu yönde değişecektir..

yani akasya bence formül BULDOG KARARLILIĞIDIR..
* ben , planlı ve programlı çalışma alışkanlığına sahibim. bütün çalışmalarımı programlı biçimde yürütürüm.

* programlı çalıştığım için , işlerimi zamanında bitiririm.

* bugünün işini yarına bırakmam. daima yapmam gerekeni , yapılması gereken gün ve saatte yaparım.

* zamanı etkili biçimde kullanabiliyorum ve böylece işlerimi zamanında bitiriyorum.

* zamanımı etkili biçimde kullanıyorum ve böylece aileme ve sevdiklerime de zaman ayırabiliyorum.

* zamanımı etkili biçimde kullanıyorum ve böylece dinlenmeye ve eğlenmeyede zaman ayırabiliyorum.

*** bu telkinlerle bilikte bir iki öneride bulunmak istiyorum ;

- daima iki seçenek vardır.. ya şimdi yapman gerekeni yaparsın ya da onu ertelersin..
bunu sık sık kendinize hatırlatın bence.
işleriniz ne olursa olsun (saç taramak gibi basit bir iş bile olsa) o işi ya şimdi yapacaksınız ya da erteleyeceksiniz ?

bu soruyu sık sık sormak bilincinizi uyanık tutacak ve 12.evinizle değilde BİLİNCİNİZLE bir karar vermiş olursunuz.

- ne kadar yoğun bir tempoda çalışıyor ve yaşıyor olsanızda sık sık BALTAYI BİLEYİN..

baltayı bilemek , enerjinizi tazelemektir. içinde bulunduğunuz yoğun atmosferden başınızı kaldırıp NEFES ALMAKTIR , DEĞİŞİKLİK YAPMAKTIR , SİNEMAYA GİTMEK YADA BİR PARKTA YÜRÜYÜŞE ÇIKMAKTIR..

enerjinizi tazeleyip sonra işlerinize devam etmek size zaman kaybettirmez aksine daha verimli ve etkili çalışmanıza yardımcı olur.

ETKİLİ İNSANLARIN 7 ALIŞKANLIĞI isimli kitabı okumanızı öneririm..
Sayfalar: 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11
Referans Adresler