KARE VE KARŞIT ETKİLER; ÖĞRENME ALANLARIMIZ
Doğada her şey zıddıyla var olur. Zıtlarımız olmadan bütünlenemeyiz. Sahip oldugumuz özelliklerin gölge yönlerini tamamlayan zıtlıklar doğada yer almaktadır. Olayı burçlar kuşağı, zodyağa indirgedigimizde genel davranış kalıplarımızın, gölge yönlerimizin çözüm önerilerini zıtlaştığımız potansiyellerde bulabiliriz.
Öncü Nitelikli Sert Açılar
Koç – Oğlak Kare Açısı Ders Alanı
Mars yönetimindeki Koç atılgan ve cesaretlidir. Girişimleri kolaylıkla başlatabilir, hevesli ve cesurdur. Hızlıdır, ataktır. Fazla beklemeye tahammülü yoktur. Oğlak, kararlı ve temkinli hareket ederken, girişim başlatacak korkusuzluk ve cesaretten yoksundur. Oğlak , bu noktada Koç burcundan cesareti öğrenmelidir. Koç burcu, girişimleri başlatacak cesarete sahip olsa da, bunu sürdürecek kararlılık ve sebattan yoksundur. Bu noktada Oğlak burcunun stabilite, kararlılık ve sağlamlığından alması gereken dersler olacaktır. Satürn yönetimindeki Oğlak, duygularını bastırır, rengini belli etmez ama duyguları sağlamdır. Çünkü Satürn yapılanmanın, kök salmanın ve sağlamlığın gezegenidir. Mars yönetimindeki Koç duygularını gösterir, bir anlık hevesle eline geçirir ancak hevesi de çabuk söner. Bu noktada Koç, Oğlak’ tan duygular ve ilişkiler konusunda sağlamlığı ve tutarlılığı öğrenirken , Oğlak da satürn ciddiyetini zaman zaman bozup, duygularını çocuksuluğa ve spontanlığa teslim edebilmeyi Koç’tan öğrenecektir. Oğlak kendini tutar, duygularını bastırır, kendini akışa bırakması zordur. Bu; ilişkilerinde ona sağlamlık sağlarken, korkusuzluk ve çocuksuluğu ıskalamasına ve dolayısıyla sıkıcı bulunmasına neden olur. Oysa Koç, spontan ve çocuksudur. Korkusuz girişimlerin baş kahramanıdır. Ancak tutarlılıktan yoksundur. Koç, tutarlılığı Oğlak’tan öğrenmelidir. Oğlak ise korkusuz girişimleri , istedigi zirveye onu taşıyacak cesaretli hamleleri ve çocuksuluğu Koç’tan öğrenmelidir.
Koç – Yengeç Kare Açısı Ders Alanı
Yengeç, yuvasının duvarları arasına saklanırken, Koç dışarıda ve fetihtedir. Yengeç, korkuludur ve garanticidir. Yengeç, bu garantici doğasını Koç’un cesur girişimciliğiyle alt etmeyi öğrenmelidir. Yengeç, ortaya fırlamaktansa izlemeyi ve yuvasının güvenli duvarları arasında yaşamayı yeğler. Oysa yaşam, gerektiginde çamurlara bata çıka yaşamayı da bilmemiz gereken bir arenadır. Yengeç, bundan yoksundur. Zıt kutbu oğlak gibi, adımlarını dikkatli ve sağlam bir şekilde atmak ister. Girişim başlatması zordur çünkü fazlasıyla garanticidir. Koç ise, paldır küldür hayat denizine dalar. Pişman olmaktan korkmaz ve girişimlerde bulunur. Yengeç’in defteri pişmanlıklarla dolu olabilir çünkü yaralanmaktan korktugu için girişimden çekinir. Yaşayamadıklarının pişmanlığı, Koç burcundan çok daha fazladır. Koç , cesur ve atak bir şekilde hayat arenasında yerini alırken, aile yaşantısını ve paylaşımları ihmal edebilir. Yengeç, aileci, anaç ve paylaşımcıdır. Oysa Koç, bireyseldir. Ancak hayatta, paylaşımı ve ailevi değerleri de öğrenmek durumundayız. Koç, bu noktada Yengeç’ten duyguları , ailevi değerleri ve paylaşımı öğrenmelidir. Koç’un paldır küldür yaklaşımları , buna maruz kalan insanları yaralayabilir. Yengeç ise, insan duyguları konusunda çok daha hassas ve şefkatlidir. İnsan duygularının önemini ve değerini bilir. Koç, bu noktada kare baktıgı Yengeç’ten duygusal zekayı öğrenecektir.
Koç – Terazi Zıt Açısı Ders Alanı
Koç ve Terazi arasında yaşanan zıtlık ‘’ben-biz’’ zıtlığıdır. Terazi, attıgı adımlarda eşini düşünürken, Koç bireysel davranır. Terazi, iki kefeyi de dengelemeye çalışır. Oysa Koç, daha ziyade kendi kefesine ağırlığı bindirir. Koç’un bu yaklaşım tarzı , kurdugu ikili ilişkilerde dengesizliğe ve ben-merkezciliğe sebep olur. Burada , zıtlaştıgı Terazi’den uyum, denge ve eşinin ihtiyaçlarını düşünmeyi öğrenmelidir. Terazi, zaman zaman ilişki arkadaşını ya da insanları fazla düşündügünden, kendini benliğini hiçe saydırabilir. Öfkesini boşaltmakta çekince duyar ve herkesi idare etmeye çalışmak dürtüsündedir. Oysa Koç’un bu tür sıkıntıları yoktur. Aklındaki her ne ise, çekinmeden ortaya döker. Hakkında ne düşünüldügünü de fazla önemsemez. Oysa Terazi için başkaları tarafından sevilmek, kabul görmek son derece önemlidir. Çünkü Terazi burcu, sevgi ve sosyalliğin gezegeni Venüs’ün yönetimindedir. Terazi’nin bu sevdası, zaman zaman dalkavukluğa neden olur. Terazi, Koç’tan kişiliğini savunmayı, kendini ortaya koymayı, haklılığı sözkonusu oldugunda diplomasiyi bir kenara kaldırmayı ve diş göstermeyi öğrenirken, Koç da yerli yersiz çıkışlarını Terazi potansiyeliyle dengelemeyi ve uyum sağlamaya yönelmeyi öğrenmek durumundadır. Terazi, diplomatiktir ve ilişkileri nasıl dengeleyeceğini iyi bilir. Koç, direkt ve patavatsız davranır. Hayatta da zaman zaman kendimizi ortaya koymak, zaman zaman geri çekilmek ve uyuma yönelmek durumundayız. Bu iki burcun potansiyeli, hiddet-uyum, kendini ortaya koymak-dalkavukluk, ben- biz, kendi ihtiyaçların-ilişki arkadaşının ihtiyaçları gibi konularda ders alanlarını sunacaktır.
Devam edecek...
Oğlak – Terazi Kare Açısı Ders Alanı
Oğlak, münzevi figürüyle tasvir edilmiştir. Hayat amacı, bu dünyada tek başına var olmaktır. Hayvan figürü olarak da, sarp kayalıklar ve dağ yamaçlarında tek başına yaşar. Oysa Terazi, ilişki arkadaşıyla beraber olmak ihtiyacındadır. Venüs yönetiminde oldugu için hayatın zevk veren sosyal alanlarıyla ve aşkla fazlasıyla ilgiliyken, Oğlak Satürn ciddiyeti içinde ve varlığını tek başına sürdürmek güdümündedir. Oğlak, Teraziden kalbini sevgiye, ikili uyuma, sosyalliğe açmayı öğrenirken Terazi Oğlaktan hayatın ciddi taraflarını öğrenecektir. Terazi, ortaklığa eğilimlidir. Ortağıyla birlikte, kendini güvende hisseder. Oğlak ise zirveyi tek başına ister. Bunu bir ortakla paylaşmaya gönülsüzdür. Oğlak, zirveyi hedefleyen egosunu, zirveyi ortaklarla paylaşmayı öğrenerek törpüleyebilir. Terazi ise hayatın sadece aşk, eğlence, romantizm, ilişkiler ve sosyal paylaşımlardan ibaret olmadıgını, yapılanma gerektiren ciddi alanları ve tek başına da var olabilmesi gerekliliğini Oğlak’tan öğrenecektir. Terazi için ilişki kurabilmek önemlidir. Yaşadıgı aşk ve hissettigi romantik duygular önemlidir. Oysa Oğlağın ilişkilere bakış açısı Terazi’ye oranla donuk ve duygusuz görünümlüdür ama daha sağlam ve kalıcı olma potansiyeli yüksektir. Terazi, ibresini ‘’ yeter ki bir ilişkim olsun ’’ dan , ‘’ ilişkinin mahiyeti ve niteliğine ’’ çevirmek durumundadır. Oğlak; ‘’ İlişkim olsun da çamurdan olsun’’ mantıgını gütmeden; tek başına da var olabilir ve ilişki kuracaksa bir takım değerlendirmeler ve niteliklere gereksinim duyar.
Yengeç – Terazi Kare Açısı Ders Alanı
Yengeç, saklı duvarlarının arasında hayatı güvence ve garanti arayan bakışlarla izlerken , Terazi sosyal hayatın içindedir. Yengeç, evcimendir. Yengeç kendisini evinde mutlu hissederken Venüs yönetimindeki Terazi ise sosyalleşip insanlarla bir arada oldugunda mutlu hissedecektir. Terazi, Yengeç’ten ailevi değerleri , yuva sıcaklığını ve yuvada var olabilmeyi öğrenecektir. Terazi, sosyalleşerek anlam kazandıgını düşünür. Yengeç ise içedönüktür. Duygularının kapılarını rahatlıkla aralayabilir ve içine dönebilir. Terazi dışarıda sosyalleşirken, içe dönmeyi, duygusal dünyasının derinliklerine ulaşmayı ıskalamaktadır. Çünkü sosyal çevresiyle, ilişkisiyle , popülerlikle bu kadar ilintiliyken iç dünyası ve duygularıyla haşır neşir olmak bakımından Yengeç kadar başarılı olamaz.
Yengeç Terazi'den, kendini kapattıgı yuvasından çıkıp sosyalleşmeyi ve faaliyetlerde bulunmayı öğrenmek durumundadır. ibresini, ailesi ve köklerinden; ilişki arkadaşının ihtiyaçlarına da çevirmeyi öğrenmelidir. Terazi, diplomasinin burcudur. Yengeç, diplomasiden anlamaz çünkü duygusal davranma eğilimindedir. Terazi’deki mantık onda yoktur. Duyguları taştıgında bunu ortaya koyar. Terazi’nin diplomasi ve herkesle asgari düzeyde de olsa iyi olma sevdası çoğunlukla gerçek duygularını ortaya koyamamasına neden olur. Mantıklıdır, diplomattır ama duygularını spontan biçimde ortaya koymak bakımından Yengeç kadar dürüst değildir. Yengeç de aşırı duygusallıklarını ve tıpkı yöneticisi Ay’ın fazında oldugu gibi gel-gitlerini rölantiye almayı, krizleri idare edebilmeyi, denge sağlamayı ve mantıgı Terazi’den öğrenecektir.
Yengeç – Oğlak Zıt Açısı Ders Alanı
Satürn yönetimindeki Oğlak; satatükoyu, kuralları, sınırları, yapılanmayı, binaları , gelenekleri ve devleti temsil eder. Satürn, donuklaştıran bir yapıdadır. Ay yönetimindeki Yengeç’in duygusal potansiyeli, Oğlağa göre daha iyi ifade edilmektedir. Duygusallık, Oğlakta da var olmasına rağmen, bunu gizlemeyi, Satürn duvarlarının arkasına saklamayı yeğler. Oysa Yengeç’in duygusal kimliği fazlasıyla ortadadır. Oğlak donuktur, duygularını saklar; Yengeç duygularını ortaya koyar. Oğlak statiktir, Yengeç gel-gitlidir. Oğlak, bu noktada Yengeç’ten duygularına inebilmeyi , onları paylaşmayı öğrenecektir. Oğlağın donuk duruşunu, zaman zaman zıddı Yengeç’in duygularını özgürce yaşayan potansiyeliyle törpülemesi gerekmektedir. Duyguların ifade edilerek, deşarj edilmesi önemlidir. Aksi halde psikolojik sıkıntılar çekeriz.
Yengeç yuvayı ve güvenliği temsil eder, Oğlak ise dışarıda bekleyen sert ve çetin hayatı.
Yengeç, Oğlak’tan , gerektiginde yuvasının güvenli duvarlarından , çok değer verdigi ailesinden vazgeçerek tek başına da var olması gerekliliğini öğrenecektir. Yuva her ne kadar güvenli olsa da, Yengeç’in tek başına ve aile fertlerinin kanatları olmadan da hayatın çetin taraflarını göğüslemeyi öğrenmesi gerekmektedir. Aslında her iki burç da birbirine çok benzer. Her ikisi de güvence arar. Ama farklı alanlarda. Oğlak dünyevi güvenliği isterken, Yengeç aile ve ev güvenliğini ister.
Oğlak hedefleri, amaçları ve zirve için çalışırken aileyi ihmal edebilir. Burada Yengeç devreye girer. Yengeç aile ve ev hayatıyla fazlasıyla ilgiliyken, dış dünyaya ve gerçeklere yabancı kalabilir. Kariyerini ve hedeflerini rafa kaldırabilir. Yengeç’in ibreyi bir parça dış dünyaya yöneltmesi, pamuk kalbini dış dünyanın sert yamaçlarında, Satürn’le biraz yoğurması, Oğlağın ise sert kabuğunu, Yengeç’in duygusal ve ailevi sıcaklığıyla bir parça yumuşatması gerekmektedir.
devam edecek...
- Sabit Nitelikli Sert Açılar -
Boğa- Kova Kare Açısı Ders Alanı
Boğa, sabit nitelikli burçlar arasında sabitliği belki de en göze çarpandır. Çünkü elementi topraktır. Niteliği her ne olursa olsun, Toprak elementi burçları diğer elementlere göre ayaklarını sağlam basmaya daha meyillidir. Kova’nın sabitliği reformlar ve egzantriklik konusunda sabitlik gibi bir duruşla kendini gösterecektir. Boğa değişmemek konusunda sabitken, Kova değişim ve ülküleri konusunda sabittir. Boğa’nın ‘’ Ye, iç, para kazan’’ gibi, basit ve rahat bir dünya görüşü vardır. Kova ise reformlarla, ileri ülkülerle , amaçlarla ilişkilidir. Kova’nın sıradışı tarzı, Boğa’nın klasikliği ve statikliği için bir tehdit unsuru oluşturur. Boğa, değişimden hoşlanmaz. Boğa kendisi için yaşar, Kova gruplar ve ülküleri için yaşar. Bu bağlamda, Boğa sınırlarını aşmayı, değişimi, reformları, basitliği alt eden eksantrik fikirleri Kova potansiyeliyle aşabilir. Kova ise asiliğini, klasik düzene muhalefet eden tavrını Boğa’nın yerleşik yapısıyla dizginlemeyi öğrenebilir. Boğa, hayatın sadece basit ihtiyaçlarını doyurmaktan öte, sosyalleşmeyi, yardımlaşmayı gruplara katılmayı da gerektiren bir düzen oldugunu Kova’dan öğrenecektir. Kova da mutlaka özel bulunmak, asi ve çizgi dışı olmak zorunda değildir. Klasik ve basit yaşamak da bazen iyidir. Bu noktada, Boğa’dan öğreneceği çok şey vardır.
Boğa- Aslan Kare Açısı Ders Alanı
Bu iki burcun, her kare etkileşim gibi bir çok benzer özelliği vardır. Sanat, yaşam zevki, sefa, dünyevi zevkler , konfor ve rahatının yerinde olması ihtiyacı gibi özellikler her iki burcun da ortak paydasıdır. Peki Boğa ve Aslan hangi noktada birbirinden ayrılmaktadır ? Boğa’nın elementi topraktır. Boğa statiktir, ayakları yere sağlam basar. Boğa için güvence önemlidir. 5. evin yöneticisi Aslan, spekülasyonları temsil etmektedir. Aslan dramatik sahnelerden hoşlanırken Boğa, stabilitesi bozulacağı için spekülasyon ve dramatik durumlardan hoşlanmaz. Sabit niteliği bu noktada kendini gösterir. Ateş elementinin sabit mensubu Aslan, Boğa’dan güvenceyi, ayaklarını yere sağlam basmayı, spekülasyonlar yaratma özelliğini törpüleyerek sağlam bir duruş kazanmayı öğrenecektir. Hayat tekdüze değildir. Boğa da basit tekdüzeliğini, Aslan’ın renkli sahne duruşuyla biraz ahenklendirebilir. Aslan dünyevi zevkleri ve parayı ateş elementiyle ve gösteriş odaklı kullanmak ihtiyacındadır. Maddiyatla ilintili olarak en temel güdüsü muhteşem görünerek beğenilmek ve alkış toplamaktır. Boğada durum farklıdır. Boğa, maddeyi toprak elementiyle kullanır ve güvencesi için ister. Alkış toplamak gibi bir takıntısı yoktur. Boğa için para eşittir ; temel ihtiyaç ve güvenliktir.
Bu bağlamda, Aslan, parasal anlamda yere basmayı Boğa potansiyeliyle öğrenirken, Boğa da parayı sadece güvenliği için değil, biraz eğlenceye, kendini şımartmaya dönük olarak kullanmayı Aslan potansiyeliyle öğrenebilir.
devam edecek...
Boğa- Akrep Zıt Açısı Ders Alanı
Venüs yönetiminde ve elementi Toprak olan Boğa, Venüsyen ve Toprağa dair konularla ilişkilidir. Yani güvence, madde, konfor, rahatlık, besinler, dünyevi zevkler gibi. Derin anlamlarla fazla ilişiği yoktur. Onun için bu dünyada konfora ve rahatlığa erişmek, beş duyusuna hitap eden arzularının doyumu yeterlidir.Plüto yönetimindeki Akrep’te durum daha farklıdır. Akrep derinleri eşeler, mistiktir. Hayatta, yemek ve içmekten çok daha derin anlamlar arar. Zaman zaman derinlerden çıkarıp eşeledikleri arasında kirli çamaşırlar, çirkin şeyler de vardır. Bu, Boğa’nın hoşuna gitmez. Boğa, Venüs’ün çocugudur. Güzelliklerden ve güzel olandan hoşlanır. Ancak hayatın kirli, paslı taraflarına yüzümüzü çeviremeyiz. Herşey güllük gülistanlık bahçelerden ibaret değildir. Boğa; yeryüzüne, güzel olana sevdasını, basit felsefesini daha derin anlamlara , bazen yeraltına da çevirmeyi ve derinde yatanlarla yüzleşmeyi öğrenmelidir. Akrep de, hayatın kirli taraflarını, art niyetleri su yüzüne çıkarmayı, derinliklerini eşelemeyi bırakıp basitleşmeyi, doğa sevgisini , estetigi ve güzellikleri de deneyimlemeyi öğrenmek durumundadır. Boğa, statiktir. Akrep ise en derin yüzleşmelerin ve dönüşümlerin burcudur. Boğa, ibresini dünyevi olandan içsel yüzleşmelere çevirerek kendini değişime ve dönüşüme açmayı öğrenmek durumundadır. Boğa, güvence, sakinlik ve kolaylığı ifade eder. Akrep kriz ve kaos yaratır. Kaoslar neticesinde daha derin anlamlara eriştigini düşünür. Akrep, bu bağlamda Boğa’dan güvenceyi ve stabiliteyi öğrenmelidir. Çünkü sürekli yaşanan kriz ortamları, güvenliği ve sağlığı tehdit edici bir unsur haline gelir.
Akrep- Kova Kare Açısı Ders Alanı
Plüto yönetimindeki Akrep, gizli kapaklı ve kendine dönüktür. Hayatı kendi içinde ve derinliklerini keşfederek çözümlemeyi yeğler. Kova ise, hayatı grupların içinde ve sosyalleşerek anlamlandırmaktadır. Akrep, reformları içsel dönüşümler yoluyla deneyimlerken, Kova ülküler ve gruplar aracılığıyla değişimi ortaya koyar. Kova, Akrep’e göre fazla dışadönük ve sosyaldir. Akrep , Kova’ya göre sosyal paylaşımdan uzak ve fazlaca ‘’kapalı kutu’’dur. Akrep, dönüştürücü gücünü kendi içinde değil, gruplar ve kitleler üzerinde uygulamayı Kova’dan öğrenirken, Kova, ibreyi kendini arkadaşlıklara ve gruplara adayan yapısından, kendi içsel reformunu gerçekleştirmeye doğru çevirmeyi Akrep’ten öğrenebilir. Akrep’in 8. ev içselliğini Kova’nın yönettigi 11. ev konuları yani gruplar ve arkadaşlıklar üzerine yöneltmesi, Kova’nın da sosyal yaklaşımlarını, daha derin anlamlar ve içsel dönüşümleri anlatan 8. ev konularına yöneltmesi gerekmektedir. Kova’nın modern yöneticisi Uranüs, ani ve etkileri gelip geçici olabilen değişimleri sembolize eder. Akrep’in modern yönetici Plüto ise kendini hemen farkettirmeyen ancak sonuçları kalıcı ve derin olan ve ders verici nitelikli değişim-dönüşüm süreçlerini anlatır. Akrep, sevdiklerine tahakküm eder ve sahiplenir. Kova için sevmek özgür bırakmaktır. Akrep yakıcı duyguların insanıdır, Kova özgürlükçü ve mantıklıdır. Akrep insanlara güvenmez ve bit yeniği arar, Kova insanlarla içli dışlı ve hümanisttir. Kuşu çok sıkarsan boğulur, çok serbest bırakırsan elinden kaçar. Akrep ve Kova Bu iki çizgiyi dengelemeyi birbirinden öğrenecektir. Bu açının sundukları,; içsel reform- toplumsal reform, kendine saklama – gruplara yayma, ani değişimler – yavaş ve derin değişimler , baskı-özgürleştirme tabanlı dersler olacaktır.
Akrep – Aslan Kare Açısı Ders Alanı
Her iki burç da birbirine paralel olarak ‘’yönetme’’ odaklıdır. Aslan, bunu ateş elementini kullanarak ve göstere göstere yapar. Patronluk taslar. Açık açık krallığını ortaya koyar. Akrep de yönetmek ister ama bunu Aslan gibi ortaya dökmeye gönülsüzdür. Plüto yönetimindeki Akrep, bu isteğini gizli kapaklı ; zaman zaman mübah olmayan ve günahkar yollarla, stratejilerle, manipülasyonlarla, üstü kapalı krizler ve kaoslar yaratarak gerçekleştirir. Bunu şuna benzetebiliriz; Aslan, herkesin tanıyıp bildigi kralken, Akrep onu psikolojik yaptırımlarla gizliden gizliye yöneten, kimsenin dikkatini çekmeyen yardımcısı gibidir. Her ikisi de kontrolü elinde tutmak ister. Akrep bu konuda daha dürüst ve dobra bir yaklaşımı Aslan’dan öğrenebilir. Aslan da zaman zaman yönetici vasfını bu kadar göze sokmadan, daha dahiyane ve politik yollarla gerçekleştirmeyi Akrep’ten öğrenebilir. Aslan dramlar ve spekülasyonlar yaratmayı sever ve bunu sahnede gerçekleştirir. Akrep aynısını, sahne arkasında yapar. Güneş yönetimindeki Aslan, insanlarla, hayatla içiçedir ve hayat coşkusu sağlamdır. Plüto yönetimindeki Akrep, yer altından ve karanlıklar diyarından çıkıp kalbini Güneş’in kucaklayan ve coşkulu sahasına açmayı öğrenmelidir. Yönetme potansiyelini ve güçlü duygularını sahne önünde ve insanlarla paylaşarak, daha dürüst yollarla gerçekleştirmeyi öğrenmelidir. Aslan da Akrep’ten stratejik yönetme biçimlerini ve içe dönüşü öğrenebilir.
Aslan- Kova Zıt Açısı Ders Alanı
Bu aksı en basit şekliyle ele alırsak , Aslan da Kova da özel bulunma ihtiyacı içindedir. Aslan bunu açık açık kendini ortaya koyarak ve sahneye fırlayarak gerçekleştirirken, Kova eksantrik uğraşları , muhalifliği ya da ukalalığıyla ortaya koyar. Aslan, spot ışıklarının kendisi üzerinde parlamasını ister; Kova ise spot ışıklarını gruplara, ülkülere, ideallere ve insanlığa yöneltmiştir. Kova’nın hümanist yaklaşımı Aslan için tehdit unsuru oluşturur çünkü, hümanist yaklaşımlar Aslan’ın benlik egosunu tehlikeye sokar. Aslan, spotların başka insanlara çevrilmesinden hoşnut olmaz. Kova da kendini kaptırdıgı sosyal yaşam ve ideallerinden kendi ihtiyaçlarıyla ilgilenmeye fırsat bulamayabilir. Bu bağlamda, Kova Aslan’dan zaman zaman kendi benliğini hatırlamayı, sadece arkadaşlar, ülküler ve insanlık için varolmadıgını öğrenirken, Aslan da Kova’dan bütün dünyanın kendi çevresinde dönmedigini, başka insanları da düşünmek zorunda oldugunu öğrenecektir. Benmerkezci yaklaşımlar, evrensel varlığımızı unutturur. Evrensel varlığına aşırı yük bindirmek de kendi ihtiyaçlarımızı ihmal etmemize neden olur. Bu ikisinin dengesi Kova- Aslan aksında mevcuttur.
devam edecek...
Değişken Nitelikli Sert Açılar
İkizler – Balık Kare Açısı Ders Alanı
Merkür yönetimindeki İkizler, hayata bilgileri parça parça toplamak amacıyla gelmiştir. İkizlerin amacı, bilgiye ulaşmaktır. Neptün ve Jüpiter yönetimindeki Balık , İkizler’in aksine, parçayı toplamak değil bütüne ulaşmak amacındadır. İkizler ‘in topladıgı bilgiler aklidir ama yüzeysel kalabilir. Balık’ın topladıkları kalbidir ve yüksek felsefi - manevi anlamları içerir. Balık, manevi bilgiyle bu kadar haşır neşir olurken aklı, mantıgı ve rasyonaliteyi ıskalayabilir. Detayları, parçaları göremez. Oysa bütüne giden yolda parçalar da önemlidir. Balık bu noktada, kare baktıgı İkizler’den bütüne giden yolda bilgi parçalarını toplamayı, rasyonel mantıkla yoğurmayı öğrenecektir. İkizler ise, topladıgı bilgileri bütüne taşımayı, felsefi anlamlarla harmanlamayı, derin bakış açılarını Balık’tan öğrenebilir. İkizler, bitip tükenmek bilmeyen bir bilgi arayışındadır. Bu nedenle ilgi alanları çoktur. Bir sürü öğrenme alanına girer, ancak hiçbirinde yeterince uzmanlaşamayabilir. Bilgiyi alır, ve kapıyı kapatıp gider. Oysa Balık, adımını attıgı sahalarda derinleşmek ve bilgiyi bütüne taşıyarak derin anlamlar elde etmek güdümündedir. İkizler için anlamlar çıkarmaktan ziyade denemek ve öğrenmek önemlidir. Ancak, deneyim sahalarını bir sonuca, ulvi bir anlama taşıyamaz isek deneyim sahalarında çokça vakit kaybederiz. Çünkü hayat bizden, deneyimler sonucunda bir felsefeye, bir anlama , bir sonuca ulaşmamızı talep eder. İkizler, bu bağlamda Balık’tan felsefi anlamları alacaktır. İkizler, zekanın burcudur. Acak salt zeka , hayatı çözümleyebilmek için yeterli değildir. Manevi bir içgörüye, duygusal zekaya ulaşmak Balık’ın işidir. Balık, İkizler’den rasyonel zekayı öğrenirken, İkizler Balık’tan yüzeyselliği bırakan bir özgeciliği, duygusal ve felsefi zekayı öğrenebilir.
İkizler – Başak Kare Açısı Ders Alanı
Her iki burç da Merkür yönetiminde oldugu için ortak noktaları fazladır. İkiside bilginin parçalarıyla ve detaylarla ilintilidir. Başak, bunu toprak elementini kullanarak gerçekleştirir. Toprak elementi ve Şiron etkisine sahip Başak, zekasını faydalı olmak, hizmet etmek için kullanır. Bu noktada Başak, Merkür’ün ahlaki yönünü ortaya koymaktadır. İkizler ise girdigi alanlarını toparlamakta, bir hizmet yoluna entegre etmekte zorlanır. İlgisi çabuk geçer. Bilgiyi alır ve gider. İkizler, bu bağlamda toprak elementine mensup Başak’tan ayaklarını yere sağlam basmayı, hizmet yoluna adanmayı, girdigi ilgi alanlarını dağıtmadan, topluma yararlı işlerle ortaya koymayı öğrenebilir. Başak her toprak elementi gibi, güvencecidir. İkizler ise Hava elementi etkisiyle çabuk yön değiştirebilir, durumlara kolay adapte olabilir. Başak, İkizler’den garanticiliği bir kenara koyarak deneyim alanlarına daha rahat bir biçimde girip çıkmayı öğrenecektir. Başak, bilgiyi alıp hizmet yolunda ortaya koyarken, ayaklarını yere sağlam basmak ister. Bu, garanticiliğe neden olur. İkizler, ilgi alanlarını ve topladıgı bilgiyi belli bir noktaya odaklayıp hizmete dönüştürmek konusunda sıkıntı yaşar ama her tür öğrenme ve deneyim alanına rahatlıkla girip çıkar. Toprak garanticiliği onda yoktur. Bu iki ucu dengelemek konusunda her iki burç mensubu da birbirinden bir şeyler öğrenebilir. Başak, Merkür’ün zihinsel faaliyetlerini Şiron ve toprak elementiyle iyi ahlak ve yararlı olmak yoluna adamıştır. İkizler’in iyi ahlak kaygısı bir Başağa nazaran daha zayıftır. Merkür’ün ifade ettigi rasyonel zekayı zaman zaman çift yönlülük, güvenilmez olmak, zekasını kullanarak kandırmak, her konuda gel-geç heveslilik gibi etkilerle ortaya koyabilir. Başak’ın sahip oldugu aşırı iyi ahlak ve dürüstlük takıntısı da zaman zaman sıkıcı ve düz bulunmasına neden olur. Başak da bunu İkizler’in çok yönlü ve eğlenceli doğasıyla biraz renklendirebilir.
İkizler – Yay Zıt Açısı Ders Alanı
İkizler’in yöneticisi Merkür, yerel ve yüzeysel bilgiyle ilgilenirken yüksek felsefeleri temsil eden Jüpiter yönetimindeki Yay ise manevi anlamlarla ilişkilidir. İkizler –Yay bilgi ve öğrenme aksıdır. Her iki burç da bilgi toplayıcısıdır. Fakat, zihinlerini meşgul eden bilgilerin niteliği birbirinden farklıdır. İkizler, olan bitenle, çevresindeki olaylarla, eliyle ulaşabildigi bilgilerle ilgilenirken bunlara bütünsel bir nitelik kazandırmak bakımından zayıftır. Bilgileri toplar, çantası bir sürü değişik bilgiyle doludur ama bunları karıştırıp bir felsefeye varmak, yüksek anlamlara taşımak konusunda Yay kadar başarılı değildir. Yay, bu bilgileri önceden topladıgı ve yüksek felsefeye ulaştıgı varsayılan burçtur. Oysa Yay da bütünle fazlaca ilgilendiginden, çoğunlukla detayları ıskalayabilmektedir. Yerel bilgilere hakim olmadan evrensel bilgiye ulaşamayız. Yerel bilgilerde çok zaman harcarsak, evrensel bilgiyi, bütünü göremeyiz. Bu iki zıt kutup birbirlerinden bütün ve detaylar konusunda farklı yaklaşımları öğrenmektedirler. Yay, iyi ahlakla özdeşleştirilmiştir. Merkür yönetimindeki İkizler, dalaverecilikle bağdaştırılır. Ulaşabildigi bilgilerle ilgilenmek kişiyi zaman zaman çevresine fazla meraklı ve dedikoducu yapabilmektedir. Yay, evrensel değerlerle o kadar ilintilidir ki bu noktada İkizler’i fazla ahlaki bulmaz. Ancak Yay’ın aşırı ahlakçılığı, Jüpiter’in de etkisiyle zaman zaman insanlara ahlak martavalları okumasına, vaazler vermesine neden olmaktadır. Oysa Yay’ın da potansiyelini iyi kullanamadıgı takdirde zıtlaşırken bir bakımdan benzedigi İkizler gibi ahlaki sıkıntıları olabilir. Yay, iyi ahlak sahibi olmaya odaklanmanın uzantıları neticesinde dürüstlüğe önem verir. İkizler’in dürüstlük kaygısı Yay’a göre daha azdır. Günü kurtaran yalanlar, ikili davranmak vb. özellikler görülebilir. İkizleri’in, zıt potansiyeli olan Yay’dan dürüstlüğe dair kazanımları olabilir. Yay’ın aşırı dürüstlüğü zaman zaman patavatsızlığa, kalp kırmaya neden olabilir. Bazen zeki hamlelerle durumları idare edebilmeyi bilmek de önemlidir. Yay, bu noktada kıvrak İkizler zekasından faydalanabilir.
devam edecek...
Başak – Yay Kare Açısı Ders Alanı
Merkür yönetimindeki Başak parçalar ve detaylarla ilgilenirken Yay, bütünü görmeye eğilimlidir. Başak, detaylarla çok ilgili oldugu için kusur bulmaya yatkındır. Jüpiter yönetimindeki Yay ise babacan tavırlı ve rahattır. Detaylara çok takılmadan hayattan keyif almayı bilir. Kusurlara, nüanslara takılmaktansa halinden memnun olmayı yeğler. Başak, yapısında olan eleştirme ve memnun olamamak gibi gölge yönleri, Yay’ın rahat ve pozitif bakış açısıyla yenebilir. Fazla rahat olmak ve detayları, nüansları gözardı etmek de negatif sonuçlar doğurabilir. Yay bu bağlamda metodikliği ve detaylara eğilmeyi Başak’tan öğrenecektir. Başak çalışmanın , hizmetin burcudur. Kendini hizmete ve yararlı olmaya adamıştır. Başak çalışırken ve hizmet sunarken, Yay felsefe yapmakla meşguldür. Hayat yalnızca eğlence, neşe ve felsefelerden ibaret değildir. Yay, hayat üzerine felsefe yaparken çalışma ve yararlı olma prensibini Başak’tan öğrenebilir. Başak da yapısındaki tekdüzeliği ve bıkmadan yorulmadan çalışmak güdüsünü , Yay’ın neşeli, eğlenceli, kusurları boşveren, şimdiki zamanda yaşayan ve memnun halinden istifade ederek renklendirebilir. Bu kare açıda, Yay; yüksek felsefelerini dünyevi arenada hizmete sunmak konusunda, Başak da yeknesak ve tekdüze dünya görüşünü bütünü görerek, dünyevi değerleri eğlenceyle harmanlamak konusunda pozitif yönde kullanabilir. Başak’ın hayatın sadece dünyevi değerler ve çalışmaktan ibaret olmadıgını anlamaya, dünya gailesini, yükünü omuzlarından biraz atıp neşelenmeye ve hayata güvenmeye ihtiyacı vardır. Yay’ın da rahatlığını biraz hizaya sokup metodikleşmesi, pratikleşmesi, felsefi potansiyelini elle tutulur hizmet ve çalışma sahalarına dökmesi gerekmektedir.
Yay – Balık Kare Açısı Ders Alanı
Her ikiside Jüpiter yönetiminde olan bu iki burcun birbiriyle ortak pek çok konusu vardır. Yüksek felsefi kavrayış, evrenle ve Tanrı ile bütünleşmek, derin felsefi anlamlara ulaşmak gibi. Yay bunu ateş elementini kullanarak ve zaman zaman vaazler verip, insanların gözüne sokarak gerçekleştirir. Yay, 9. evi yöneten, gezip görerek felsefesini oluşturan, neşeli ve vaazci bir filozoftur. 12. evi yöneten Balık ise felsefesini; kendini adayarak, birle bütünleşerek, derin içsel arayışlar ve hamurunda olan zodyağın 12 burcunun potansiyelini sindirip harmanlayarak, sessiz bir biçimde gerçekleştirir. Ancak ne var ki Balık’ın modern yöneticisi Neptün, ona depresyon, kendine acıma ve melankoli aşılamaktadır. Dünyanın acımasız gerçekleri karşısında umutsuzluğa kapılma oranı yüksektir. Yay bu noktada Jüpiter’i daha iyi kullanmaktadır. Kaygısızlık, kendini dış dünyaya açma, koşulsuz güven içeren bir manevi anlayış bakımından Yay , Balık’a destek olabilir. Gezgin filozof betimlemesi, Balık’ın kendini dış dünyaya açması ve neşeli bir bakış açısı kazanması bakımından manevi arayışına destek olacak bir tavırdır. Yay, hayat üzerine vaazler verip neşe ve güvenle ortalıkta dolaşırken , gerçek bir içe dönüş, adanma ve sessiz bir bilgeliği ıskalamaktadır. Yay su elementini kullandıgı takdirde, bilgeliğini daha adanmış, daha sessiz ve derin bir içselliğe taşıyabilir.
Başak – Balık Zıt Açısı Ders Alanı
Bu iki zıt kutbun ortak noktası ‘’hizmet ve adanma’’ dır. Başak bunları 6. ev konuları dahilinde, yani dünyevi ve pratik değerler çatısı altında hizmet ederek ortaya koyarken , Balık hizmetini 12. ev konuları kapsamında gerçekleştirir. Manevi hizmet Balığın alanıdır, dünyevi hizmet ise Başağın. Balık kendini manevi değerlere fazla kaptırdıgında dünya gerçeklerini unutabilir. Başağın ayakları yere sağlam basar ve Merkür yönetiminde oldugu için daha mantıklıdır. Balık, Başak’tan dünyevi sahanın varlığını, rasyonel aklı ve mantıgı kullanmayı öğrenirken Başak ise Balık’tan manevi ve bütüne yönelik kavrayışı öğrenecektir. Balık bütünü görürken, Başak detaylarda kaybolmaktadır. Başak’ın evrensel kavrayışı öğrenmeye ve resmin parçalarını değil tamamını görmeye ihtiyacı vardır. Balığın da kayboldugu rüyalar denizinden zaman zaman çıkıp, gündelik rutine, pratik dünyevi değerlere de zaman ayırması gerekmektedir. Resim bir bütün olsa da, bütüne giden yolda parçaları bulmak önemlidir.
Serena
yazımda yardımlarından ötürü aeon'a teşekkürlerimi sunarım 