Türkiye'nin en büyük astroloji platformuna hoş geldiniz.

(06-14-2011 05:57 PM)Félicé Yazılan: [ -> ]Az önce Nuray Sayarı adlı astrolog şöyle dedi:
' Kova doğuştan kabullenicidir. İsyan etmez, olayları olduğu gibi kabul eder.
Bundan ne öğrendim diye düşünür.'
Yani ne desem bilemedim, ben kova değil miyim, kova burcu özellik mi değiştirdi, okuduğum kitapların hepsi mi yalancı? Yoksa bunlar balık özelliği değil mi? Ben mi yanlış biliyorum

Kova kabullenme... Güneşi hava gruplarında olan insanların "kabullenme" kelimesini sözlükten çıkardıklarını söyleyebilirim. terazilerde bu çok belirgin değil ama ikizler ve kovanın kabullenme kelimesinin anlamını algılamaları hayatlarında da uzun sürüyor

Neden bilmiyorum kova kadınlarıyla hic ama hic anlasamıyorum ben olmuyor ..

o kabullenen kovaların balık burcunda gezegenleri olabilir. zira kova ve balık peşisıra gelen burçlar;


merkür ve venüsün balıkta kalma ihtimali yüksek.üstelik neptün açısı da etkili olabilir.

ancak, n.s bu yorumu tanıdığı güneş kovalarına dayanarak yapmış olamaz.horoskop vs. bilmeme ihtimali olamaz.


bir de ikinci ihtimal şu , bu sözün ardında başka şeyler söylemiş olabilir. mesela , kuran da bile namaz kılmayın diyor ama , öncesinde alkollüyken namaz kılmayın diyor.

Yok Serkan öyle değil, başı sonu belli, öncesini sonrasını dinledim, aynen böyle dedi.
Açıklama bekledim, belki kovadan sonra balık geliyor, bende balık etkisi var der diye. Gayet genelledi..

ben zaten o tip piyasa astrologlardan hoşlanmıyorum . nasıl desem günlere gidip çaçaron çaçaron konuşup kadınların parasını alıyormuş gibi geliyor. birde kadın programları vs.

ama yargısız infaz yapmayım demiştim .

buradan soruyorum ; kova kabullenen bir burçsa , devrim kavramıyla niçin benzer tutuluyor

(06-15-2011 02:30 PM)aeon Yazılan: [ -> ]ben zaten o tip piyasa astrologlardan hoşlanmıyorum . nasıl desem günlere gidip çaçaron çaçaron konuşup kadınların parasını alıyormuş gibi geliyor. birde kadın programları vs.

ama yargısız infaz yapmayım demiştim .

buradan soruyorum ; kova kabullenen bir burçsa , devrim kavramıyla niçin benzer tutuluyor

devrimci oğlak oluyor yanlışın var

KOVA BURCU
SABİT NİTELİKTE
HAVA ELEMENTİNDE
MASKÜLEN
YÖNETİCİ GEZEGENİ SATÜRN VE URANÜS
GÜNEŞ KOVA BURCUNDA ZARARLI
KRİTİK DERECELERİ 9 VE 21
KOVA BURCUNUN TARİHLERİ 21 OCAK- 18 ŞUBAT



Kova burcu kişileri idealleri ve özgürlükleri için yaşar. Zodyak burçları içerisinde en aktivist ve radikal inançları olan burçtur diyebiliriz. Kovalar sadece kendileri için değil tüm toplum bireyleri için hak, özgürlük, eşitlik ve adalet ister. Gerekirse bunun için çaba harcar. Kovalar deha sahibidir. Bilimsel bir merakları vardır. Rasyonel düşünürler ve mantıklı çıkarımlar yaparlar. Her durumda objektif kalıp, duygularını işin içine katmadan kararlarını verirler. Yenilikçi, açık görüşlü ve vizyoner kişiler olurlar. Kovaların çevresi arkadaş doludur, ancak arkadaşlıklarında onlardan yüzde yüz sadakat beklememelisiniz. Çünkü kovalar aslında hep gerçeğin ve doğru olanı yapmanın, ideal olanın peşinde ve arayışında oldukları için prensiplerine karşı gelecek herhangi bir konuda sizin arkanızda durmayacaklardır, bu nedenle herkese eşit mesafede durmaya çalışırlar.Onlar bireysel sorunlardan çok toplumsal sorunlarla ilgilidir. Bazen işi aşırıya götürüp, uç fikirler öne sürüp, uygulaması güç çözümler öne sürebilirler, yine de fikirleri herzaman ilginç ve orijinaldir.Teknoloji ve en son çıkan yeniliklerden nhep haberdar olurlar ve bunlardan en iyi biçimde yaralanmasını bilirler. Vücutta Kova Dolaşım sistemi ve bilekleri yönetir.
ALINTI

Aslan burcu ne kadar kendine has kişilik ise kova burcu o kadar başkalarına has kişiliklerin sahibi.En çok duymak istedikleri cümle 'deli,çılgın Ama Çok zeki' .Marjınal görünmek için bu kadar ıkınan başka bir burç görmedim.Benlikten sıyrılmak onlara daha kolayken başka kisiliklerden oluşan elbise giymek çok zekice;) Sabit fikirli olduklarından bunu anlatmaya kalkmaniz hayalırıklığına neden olabilir.

kova=ekzantrik

ekzantrik, merkez dışılık demek.

başka bir ifadeyle anormal.

mühendislikte kullanılır.

merkezden sapmak olarak ifade edilir.

sosyal açıdan ise sosyal değerlerden sapma anlamında kullanılır.

bir kağıt alırsak elimize; kağıdın bir yerine 0 noktasını işaretleriz (hareketin başladığı nokta), sonra çapı istediğimiz birimsel ölçekte olacak şekilde 360 derecelik bir sürü çember çizeriz.

merkez 0 noktası hep. Peki farklı çaplarda çizilen çemberlerin, merkezden zaman açısından uzaklığı ölçülebilir mi?

demek istediğim; kağıtta iki boyutlu gözüken ve merkezden, bir boyutunun (yarıçapının) uzaklığını hesaplıyoruz.

peki bu çizgiler hangi zamanları temsil ediyor, aralarındaki derinlik ilişkisi nedir?

kağıda çizdiğimiz iki boyutlu çemberler gerçekte aynı düzlemde midirler?

üç boyutlu hayal edersek; kastettiğimden, bir eksen (normal) etrafında oluşan sarılımlar canlandırabiliriz.



yukarıdaki sarılım şekillerine trokospiral sarılım deniyor.

(Not: İslam alimlerinin sarıklarının sarım şekilleri de spiral sarılım.)

o kadar çok farklılaşan sarılım çeşidi var ki her biri eşsiz bir tasarımdır aynı zamanda.

hepsi birbirinden çok farklı.

spiral (sarılım) olanı da var, bivalv (iki kapaklı (ceviz kabuğu gibi)) olanı da...

zaman olmasa, derinlik ve farklılık oluşmaz...

herkes aynı zamanı yaşamıyor.

herkes aynı zamana uymak zorunda değil.

herkes aynı değil.

herkesin kendince nedenleri var.

ortak algıladığımız evren, bana göre sarılımı andırıyor ve benim gözümde küçüktür.

ama bir başkasının gözünde sonsuz.

bu evren sonsuz olamaz. ama sonsuz evrenler içinde küçük bir evren olarak var olabilir.

evrenimiz bir noktada başlıyorsa, diğer bir noktada bitiyordur.

ama bitiş noktası dün, bugüne göre merkeze (başlangıca) daha yakındı...

benim tekrar merkeze dönmem ne kadar sürer kim bilir?

bir başkası beni yüzeysel olarak nitelenedirebiliyorken diğeri derin olarak nitelendiriyorsa merkeze göre konumum sabit değil demektir.

yüzeyde veya derinde olmak ancak bir başkasının konumuna göre oranlanır.

farklı algılanmak gerekir ki; biri için yüzeysel, diğeri için derin olayım.

ne çok insan var değil mi?

bir çok açıdan birbirlerine benzeselerde, birbirlerini anlamakta zorlanıyorlar.

elbette farklılık var fakat kimin merkeze daha yakın kimin daha uzak olduğunu, merkeze olan düzlemsel uzaklığımıza göre (yarıçapımıza göre) mi ölçeceğiz yoksa derinliğimize (kendi merkezimize) göre mi?

işte aslanla kovanın farkı burada ortaya çıkıyor.

salt aslan arketipi merkezi kendi içinde oluştururken, kova; merkezi kendi dışında oluşturur.

aslan merkezi kendisinde bulurken, kova ise kendisi dışındakilerde bulur.

çok güzel aciklamissin impromotive.Aslan ve kova arketipinden nasıl bir ortak anlam çıkarmalıyız bu durumda? Hangi kavram dengeyi sağlar?