Türkiye'nin en büyük astroloji platformuna hoş geldiniz.
Aşık Olma Mekanizmaları ve Astroloji - Yazdırılabilir Sürüm

+- Türkiye'nin en büyük astroloji platformuna hoş geldiniz. (http://www.astrosohbet.com/forum)
+-- Forum: ASTROLOJİ (/forumdisplay.php?fid=13)
+--- Forum: PSİKOLOJİK ASTROLOJİ (/forumdisplay.php?fid=318)
+--- Konu: Aşık Olma Mekanizmaları ve Astroloji (/showthread.php?tid=4948)

1 2 3 4 5


Aşık Olma Mekanizmaları ve Astroloji - Derin - 08-31-2011 09:57 PM

Günlük hayatta, pek çoğumuz tesadüfen veya şans eseri âşık olduğumuza inanırız, hatta “ilk görüşte âşık oldum” deriz. Hâlbuki psikoloji literatürüne göre insanlar şans eseri âşık olmazlar, kendilerine özgü bilinçdışı bir plan doğrultusunda âşık olurlar. Psikolojik açıdan değerlendirildiğinde, bilinçdışı planın şöyle olduğu görülmektedir: kişi mevcut ilişkisinde, daha önceki önemli ilişkilerinden kaynaklanan bilinçdışı çatışmalar ve yaralanmalar ile ilintili çözüm üretmeye çalışmaktadır. Bu planın etkili olması için: (1) kişinin ebeveynleriyle benzer karakter özelliklerine ve tavırlara sahip olan birini seçmesi ve (2) bu ebeveynlerle çözülmemiş olan sorunlarını çözmesi gereklidir. Bir başka deyişle,

mevcut eş “eski yaraları iyileştirmek için bir aracı” olarak işlev göstermektedir.
Carl Jung, bu sürecin nasıl işlediği konusunda, faydalı bir model sunmuştur. İnsan psişesinin; “kontra seksüel kişilik elemanlarını temsil eden, bilinçdışı ve otonom” psişik içeriklere sahip olduğunu belirtmiştir. Anima; bir erkeğin içindeki kadının psişik temsilidir. Animus; kadının içindeki erkeğin psişik temsilidir. Jung’a göre, bir kişinin anima veya animus’unun karşı cinsten bir bireye yansıması “âşık olma” olgusundan sorumludur. Jung, “karşı cinsle ilişkimizin kalitesi, anima veya animus’u bütünleştirme derecemizle belirlenir” demiştir. Ancak entegrasyon ve iyileşmenin oluşması için, anima ve animus’un ilk yansıtıldığı ebeveyni anımsatan kişiyle karşılaşmak gereklidir. Yansıtmalar, bilinçdışını açığa çıkarma amacına hizmet ederler.

Anima/animus kısımlarını entegre edebilmek için, bireyin “daha derin ve daha geniş bilinç perspektifi” geliştirmesi gerekmektedir. Anima/animus “karanlık” veya “aydınlık” olabilir; ancak çoğu kez her iki tarafın da özelliklerini içerir. Bir çok açıdan anima/animus imgesi bir “kompleks” gibi işlev gösterir. Bunlar; bilinçli kimlikten ayrışmış olan ve iyileşme ve bütünlüğün ortaya çıkması için entegre edilmesi gereken, erotik enerji ile yüklenmiş olan imgelerdir.

Anima/animusun kişiye özgü özellikleri; kişinin bilinç düzeyindeki eril ve dişil tutumları ile ilintili olarak, ödünleme amacına hizmet ederler. Mesela, bilinç düzeyindeki eril tutumlar uç bir düzeye vardığında; “maço erkek” tarzı ortaya çıkabilir. Bu durum, kişinin bilinçdışında buna karşılık gelen, uç özellikler içeren “Anima” üretmeye sebep olacaktır. Bu kutuplaşma, karşı cins ile olan ilişkilerde yaşanan karmaşıklık ve uyumsuzlukla yansıtılacaktır.
Jung’un anima/animus kavramı; aynı zamanda nesne ilişkileri teorisindeki “içsel nesne” kavramına benzemektedir. İçsel nesne; bireyin çocukluk yıllarında birincil bakıcılarıyla olan ilişkilerinin, içselleştirilmiş temsilidir. İçsel nesneler çeşitli psikolojik ihtiyaçlarla bağlantılıdır. Dicks (1967), evliliklerinde sorun yaşayan çiftlerin; onlarda çelişik duygular uyandıran, “ilk aşk nesnelerinin” rol modelleriyle ilintili olarak, birbirlerini bilinçdışı olarak test ettiklerini ifade etmiştir. Bu testi gerçekleştirebilmek için, birey ilk aşk nesnesinin özelliklerini, mevcut eşine yüklemektedir. Aslında, birey eski çatışmaları tekrar yaratarak, bu sefer hikâyenin “mutlu son” ile bitmesini umut etmektedir. Ancak mevcut eş; bireyin hayal dünyasında önceden yaratmış olduğu figür ile bağlantılı olan rolü oynamada başarısız olduğunda; evlilikte gerilimler ve yanlış anlaşılmalar ortaya çıkmaktadır. Dicks, bir evlilikteki problemlerin; çiftlerinin karşılıklı yansıtmaların bir sonucu olduğunu iddia etmektedir. Her bir eş; belli bir dereceye kadar ebeveynlerden biri gibi algılanmaktadır. Özetleyecek olursak; tüm bu “yansıtmalı özdeşim” ve “âşık olma mekanizmaları” aslında şunu ifade etmektedir: “bir kişide var olan psikolojik yaraların, kişinin aşk hayatında kendini açığa vurması muhtemeldir.”
Tüm bu kavramları astrolojik açıdan değerlendirecek olursak: Kadındaki “animus” arketipi ile ilintili olarak, bir kadının doğum haritasındaki Mars’ın ve Güneş’in durumunu (burç ve ev yerleşimi, aldığı açılar vb.) göz önünde bulundurabiliriz. Zira Mars ve Güneş, bir kadının psişesindeki eril kısım ile ilintilidir. Buna ek olarak, Güneş’in durumu, bir kadın ile babası arasındaki ilişkiye dair ipuçları sunmaktadır. Erkekteki “anima” ile ilintili olarak ise, bir erkeğin doğum haritasındaki Venüs’ün ve Ay’ın durumunu göz önünde bulundurabiliriz. Zira Venüs ve Ay, bir erkeğin psişesindeki dişil kısım ile ilintilidir. Buna ek olarak, Ay’ın durumu, bir erkek ile annesi arasındaki ilişkiye dair ipuçları sunmaktadır.
Bir çıkarımda bulunacak olursak; bir kadının haritasındaki Mars’ın ve Güneş’in zarar gördüğü durumlarda (rahat etmediği bir burçta veya evde yerleşmiş olması, dışsal planetler ile arasında zorlayıcı açıların olması, zorlayıcı açı kalıplarının apeksinde olması vb.) veya bir erkeğin haritasındaki Venüs’ün veya Ay’ın zarar gördüğü durumlarda, söz konusu kadının veya erkeğin “animus” veya “anima” sorunları yaşayacağını ve problematik bir aşk hayatının olacağını söyleyebiliriz (bu bulgulara ek olarak, 5. ve 7. evin ve yöneticilerinin durumları da göz önünde bulundurulmalıdır). Bu tarz problematik durumlar söz konusu olduğunda, bireyin doğum haritasındaki astrolojik göstergelere dair daha fazla bilgi edinmesi ve “âşık olma mekanizmasının bilinçdışı planını” farkına varması, söz konusu bireyin “aşk hayatını” yeniden yorumlamasını ve anlamlandırmasını sağlayacaktır. Nihai olarak, “hep yanlış kişiye âşık oluyorum” veya “her ilişkim aynı şekilde bitiyor” gibi cümleler sarf etmesine, belki de gerek kalmayacaktır.
YAZAN: Barış ÖZKIRIŞ



RE: Aşık Olma Mekanizmaları ve Astroloji - boduc - 09-01-2011 12:18 AM

eski yaraları iyileştirmek ne demek?
bazen o yaraları derinleştirebilir kişiler.
narsizimle ilgili araştırma yapanlardan biri aşık olduğun kişinin, senin narsizizmine denk narsizizmi olduğunu ve öyle aşık olduğunu, olabildiğini söylüyor.
şimdi hangisine inanalım?


RE: Aşık Olma Mekanizmaları ve Astroloji - boduc - 09-01-2011 12:24 AM

aslında bütün bunların ötesinde kişiler aşık olabilir mi sorusunun sorulması gerekir bence.
bir bağımlılık öyküsümüdür yoksa bir özgürlük öyküsümüdür bunada bakılmalıdır.
aşık olursanız özgür olursunuz, delilik gibi birşeydir.
genelde tavsiye edilmez bu yüzden.


RE: Aşık Olma Mekanizmaları ve Astroloji - astrosohbet - 09-01-2011 03:43 AM

(09-01-2011 12:24 AM)boduc Yazılan:  aslında bütün bunların ötesinde kişiler aşık olabilir mi sorusunun sorulması gerekir bence.
bir bağımlılık öyküsümüdür yoksa bir özgürlük öyküsümüdür bunada bakılmalıdır.
aşık olursanız özgür olursunuz, delilik gibi birşeydir.
genelde tavsiye edilmez bu yüzden.

bende en az sizin kadar satürnyen '' mantık ağırlıklı '' bir şeyler yazayım

aşk vardır ve insana harika tatlı ve harika acı duygular hissettiren bir durumdur yaşayan herkes bunu bilir.
teknik olarak aşk hormonlarla bağlantılıdır ve o hormon aktivitesi asla ömür boyu sürmeyeceğinden aşkın bitmesi doğal bir realitedir.

dolayısıyla hormonların aktivitesiyle alakalı o içsel hali çokta abartmamak gerekir

ve dolayısıyla aşkın yüceltilmesine gerek yoktur

'' seni çooook seviyorum , senin için ölürüm '' diyen aşkınıza

'' hormonun kadar konuş '' yanıtıyla karşılık verebilirsiniz gülücük


RE: Aşık Olma Mekanizmaları ve Astroloji - Messa - 09-01-2011 11:18 AM

(09-01-2011 03:43 AM)Yldrm Yazılan:  
(09-01-2011 12:24 AM)boduc Yazılan:  aslında bütün bunların ötesinde kişiler aşık olabilir mi sorusunun sorulması gerekir bence.
bir bağımlılık öyküsümüdür yoksa bir özgürlük öyküsümüdür bunada bakılmalıdır.
aşık olursanız özgür olursunuz, delilik gibi birşeydir.
genelde tavsiye edilmez bu yüzden.

bende en az sizin kadar satürnyen '' mantık ağırlıklı '' bir şeyler yazayım

aşk vardır ve insana harika tatlı ve harika acı duygular hissettiren bir durumdur yaşayan herkes bunu bilir.
teknik olarak aşk hormonlarla bağlantılıdır ve o hormon aktivitesi asla ömür boyu sürmeyeceğinden aşkın bitmesi doğal bir realitedir.

dolayısıyla hormonların aktivitesiyle alakalı o içsel hali çokta abartmamak gerekir

ve dolayısıyla aşkın yüceltilmesine gerek yoktur

'' seni çooook seviyorum , senin için ölürüm '' diyen aşkınıza

'' hormonun kadar konuş '' yanıtıyla karşılık verebilirsiniz gülücük

Fizyoloji profesörü bir hoca seminerinde bize anlatmıştı. Annelik kutsal bir anne çocuğu için gerekirse ölüme bile gider o kadar büyük sevgi ama ben öyle vücudun dengesini bozarım ki o ölüme giden anne çocuğuna saldırır. Farelerde böyle bir deneyi varmış beyin ve hormonlarda bazı dengeleri değiştirince anne fare yavrusunu öldürmeye çalışıyor.


RE: Aşık Olma Mekanizmaları ve Astroloji - Mavisahram - 09-01-2011 07:35 PM

Demekki herseyin asirisinin zarari oldugu gibi, sevginin de öyledir.. Bu yüzden Allah kendisinden cok seveni elinden alir vesselam.. yasanmistir ;)


RE: Aşık Olma Mekanizmaları ve Astroloji - hilal-e - 09-05-2011 11:54 AM

Cok ilging bir konu.
Bu anima/animus kavramlarini psikoloji dersi görurken islemistik.
Freud Jung takiminin teorileri genelde pek hosuma gitmesede Jung,un teorileri genelde tutuyor gibi p....

Benim Mars ve Ay,im chiron ile kavusumdalar. Acaba benim icsel animam nasil bir sey dir?
Yada belki bu sekilde bilenemez?


RE: Aşık Olma Mekanizmaları ve Astroloji - Mavisahram - 09-05-2011 03:53 PM

Aklima bir de su gelmisken yazmak istedim... kara sevda dedikleri asktir zaten.. ya da askin daha bi üst boyutu mu bilemiyecegim.. adi üstünde yani kara sevda, sevda arapcada siyah demektir, esved (sevede) kelimesinden türemesi lazimdi hatirladigim kadariyla..
Ve genelde eskiler kara sevdayi bir hastalik olarak görmüsler... insanin bedenini günden güne yok olmaya ya da helak diyelim olmaya götüren... Ve seven insana sevileni kötülerlermis, ki onu unutsun, ya da hangi kitapdi suan aklima gelmiyor (zaten cogu kaynagi unuturum) akilli insana bunun bir cesit helak olmaya götüren bir hastalik oldugu anlatilirsa zaten vazgecer, eger vazgecmiyorsa (anlayisi kittir anlaminda sanirsam ).. o insanla mutlaka evlenmesi gerek, yani bi nevi atesinin ya da o sevda atesinin söndürülebilmesi icin... Baska türlü o insan o acidan ölür gider...
Genelde de basak burclari icin cok sIk karasevdaya yakalanirlar cümlesini duymustum... Sanirim bu merkür, venüs ya da diger kisisellerin de basakta olmasiyla alakali... Cok akilli oldugumu söyleyemiyecegim ama bu kara sevda ise adi, kurtulmasi da kolay olmuyor vesselam ask Hani Gönül isi sonucta da, akil isi degil ki bu :D


RE: Aşık Olma Mekanizmaları ve Astroloji - allstar - 09-07-2011 09:16 PM

bende ay-venüs karesi mevcut. hem de ne kare, yazıda anlatılan o çelişkili durumu çok iyi anlayabiliyorum.

özellikle kendimi çözmeye başladığım son 2 3 yıldır bu sorunu nasıl düzeltebilirim diye debelenip duruyorum. zira ciddi anlamda mutlu bir aşk hayatım olmadı. seviyorum aşık olamıyorum, aşık oluyorum sevemiyorum, hem aşık oluyorum hem seviyorum bu sefer de sevilmiyorum. böyle tuhaf bir ilişkiler cümbüşü.

kare açılar kişinin gelişimine el verir deniyor, abi başlarım ben böyle gelişimegülücük psikolojik, psikiyatrik olarak bunun tedavisi var mı? kendimi bu konuda nasıl düzeltebilirim? ancak sorunu yaratan beyin kendi başına bunu çözemiyor. hipnoz edilip çocukluğumuza mı bi bakmak lazımgülücük, kaderimizde varmış yaşayıp gideceğiz mi demek lazım yoksa?...


RE: Aşık Olma Mekanizmaları ve Astroloji - bu şarkı yarınlara - 09-07-2011 09:28 PM

(09-07-2011 09:16 PM)allstar Yazılan:  bende ay-venüs karesi mevcut. hem de ne kare, yazıda anlatılan o çelişkili durumu çok iyi anlayabiliyorum.

özellikle kendimi çözmeye başladığım son 2 3 yıldır bu sorunu nasıl düzeltebilirim diye debelenip duruyorum. zira ciddi anlamda mutlu bir aşk hayatım olmadı. seviyorum aşık olamıyorum, aşık oluyorum sevemiyorum, hem aşık oluyorum hem seviyorum bu sefer de sevilmiyorum. böyle tuhaf bir ilişkiler cümbüşü.

kare açılar kişinin gelişimine el verir deniyor, abi başlarım ben böyle gelişimegülücük psikolojik, psikiyatrik olarak bunun tedavisi var mı? kendimi bu konuda nasıl düzeltebilirim? ancak sorunu yaratan beyin kendi başına bunu çözemiyor. hipnoz edilip çocukluğumuza mı bi bakmak lazımgülücük, kaderimizde varmış yaşayıp gideceğiz mi demek lazım yoksa?...

boşver beyaz bir ışığı!!! gerçeklerinle hemhal ol!!

fuzuli gibi "aşk derdiyle hoşem el çek ilacımdan tabip, kılma derdime derman kim helakım zehr-i dermandadır" de!!