[Derin]

Şans noktası, günümüzde psikolojik astrolojinin fazla önem vermediği, astrolojik haritamızın değerlendirilmesinde önemli bir rolü olan türev bir noktadır. Klasik astrolojide şans noktası ilk kez Grekler tarafından kullanılmış, daha sonra Arap astrologlar da benzer değişik nokta tanımları yapmışlardır. Bu nedenle bunların genel adı "Arap noktaları" olmuştur.
Grekler bu noktayı kendi dillerinde nasip, kısmet ya da pay (lot) olarak isimlendirmişler. 11. yüzyılda İtalyan astrolog Guido Bonatus bu pek çok nokta üzerine çalışmalar yapmıştır. Latince adı "Fortuna" yani şans olan bu nokta haritamızda Güneş, Ay ve yükselen burcun en verimli ve optimum çalıştığı alanı gösterir. Klasik astrolojide doğumun gündüz ya da gece olduğu da büyük önem taşır, pek çok hesaplama da bu duruma göre değiştirilirdi. Gündüz doğanlar için Şans noktası YB+Ay-Güneş, gece için ise YB+Güneş-Ay şeklindedir. Bu formüllerde yükselen burç, Güneş ve Ay’ın mutlak boylamları yani, 0 derece Koç’a olan uzaklıkları bulunarak hesaplanmalıdır.
Şans noktası bize daha çok maddi, parasal şansın nereden geleceğini anlatır. Bu noktayı ikinci bir yükselen burç gibi de değerlendirebiliriz. Noktanın bulunduğu burç için bereket ve iyi şans beklenebilir ama detaylı bir incelemede noktanın özel pozisyonu, yöneticisi (almuten), yaptığı açıları da ele alınır. Bu noktanın düştüğü ev ise günlük hayatımızın hangi dilimlerinde daha akıcı enerjiler olduğunu, şansın hangi yollarla gelebileceğini anlatır.


R.Hakan Kırkoğlu