Konu Kapalı 
 
Değerlendir:
  • 28 Oy - 2.93 Yüzde
  • 1
  • 2
  • 3
  • 4
  • 5

Harita Yorumlama Konusunda Pratik Öneriler
Yazar Mesaj
astrosohbet Çevrimdışı
Kızıl & Mavi
********
Neptunia Admin
lt=
Mesajlar: 7,901
Üyelik Tarihi: Apr 2007

Rep Puanı: 172

Mesaj: #27
Cvp: Harita Yorumlama Sanatı ve Pratik Öneriler
bu yazılar daha önce diğer arkadaşlarımız tarafından eklenmişmiydi bilemiyorum , (tahmin edersiniz yoğun olduğumdan bazı mesajları geç okuyup geç cevaplar yazabiliyorum) ama bu konu başlığımıza yakışır çok değerli bilgiler olduğunu söyleyebilirim. astrolojiye ciddiyetle yaklaşan tüm arkadaşlara tane tane okumalarını tavsiye ederim. Nihan'a teşekkür ederim + tekrar söylüyorum bu yazıları daha önce eklemiş bi arkadaşım varsa , geç te olsa onada teşekkür ederim -ok

Nihan yazmış ;

Kişi büyüdükçe gelişir ve değişime uğrar.



Bunu astrolojide görebilmek mümkün müdür?

Astrolojide kişinin gelişimini izleyebilmenin bazı metodları vardır.

İlerletim (progression) metodu bunlardan biridir. İlerletim metodunda en yaygın olarak kullanılan metod, ikincil ilerletimlerdir (secondary progressions). Bir günümüzü bir yıla eşitleyerek ortaya çıkan haritanın incelemesi yapılır.

Doğduktan 1 yıl sonra doğduğumuz andan 1 gün sonraki gökyüzü haritası incelenerek kişinin bir sene sonra gelişimin ne düzeyde olduğu görülmektedir. Bir burcun, örneğin Akrep burcunun 17.derecesinde doğmuşsanız bir sonraki yıl güneşiniz Akrep burcunun 18.derecesindeymiş gibi farz edilir. Tabii diğer gezegenler de Güneş’ in ilerlemesi baz alınarak, o oranda ilerletilirler. Bir burç 30 derece olarak kabul edildiği için, bu kişi hayatının 13 senesini Akrep burcu özelliklerini deneyimleyerek geçirecektir. Akrep burcu bir çok astroloğun hemfikir olduğu gibi cehennemden geçen bir burçtur. Astrolojide de daha önce söylemiş olduğum üzere 8.ev Akrep burcuyla özdeşleştirilmiştir ve Krizler ve Ölüm Evi olarak adlandırılır. Akrep burcunu deneyimleyen bu kişi yaşamının 13 senesinde krizlerle, korkularla, endişelerle dolu zamanlar geçirecektir. 14. üncü senede güneş, ilerletim metoduna göre burç değiştirerek, Yay burcundaki yolculuğuna başladığında, Yay burcunun anlattığı temalar kişinin hayatında oldukça fazla görülmeye başlanacak, daha fazla Yay burcu ya da Jüpiter temalarını taşıyan insanlar hayatına girecek ve bu suretle kimliğini Yay burcunu deneyimleyerek zenginleştirecektir. Mesela bu kişinin ailesi yabancı bir ülkeye taşınabilecek yahut yabancı bir ülkede eğitim görme şansı elde edebilecek ve bu yüzden yaşamı kökten değişebilecek veya kişi içinde bulunduğu çıkmazı çözmek amacıyla dini konulara yönelebilecek yahut bunu felsefe ile daha fazla haşır neşir olarak da yapabilecektir. Bu süreçte yabancı kültürlere ve yeni inanışlara merak salabilecek, ele avuca geçmez biri gibi davranabilecektir. Akrep’ de bastırılmış, sıkıntı çekmiş kişilik, Yay da özgürlüğü bütün yönleriyle deneyimlemeye başlayacaktır da diyebiliriz. Kişi hiç durmadan Yay burcu gibi yeni ufuklar arayabilecektirkendisine. Güneş’ iniz ilerletimde burç değiştirdiğinde, bunu mutlak suretle hissedersiniz. Çünkü Güneş’ in burç değiştirmesi, Ay’ ın burç değiştirmesi gibi içsel olarak yaşanan bir durum değildir. Bu değişim, daha çok bir olgu, önemli bir olay ile ortaya çıkar. Güneş’ in, insan ömrünü baz alırsak en fazla dört burçta bu yolculuğu yapabileceğini söyleyebiliriz. Bir burcun sonlarında doğan bir kişi 90 ını biraz geçe 4. burcu deneyimliyor olabilir. Bundan daha fazlası da mümkün değildir.

Ruhumuzun gizemli sesi: Ay



Duygularımız... Bizim için en kutsal varlık olan annemiz… Nasıl ve ne kadar sevebildiğimiz…

Duygular insan yaşamında derin karanlık bir kuyu gibidir. Bazen kendimizin bile farkında olmadığımız gibi… Tıpkı doğmadan önce yerleştiğimiz ve dışarı çıkma zamanımızı beklediğimiz rahim gibi. Ay’ ın yani duyguların ilk oluşması cenin durumundayken başlar. Cenin halindeyken henüz üst bilinç gelişmemiş olduğundan tamamen alt beyinle hareket ederiz. Hissederiz. Annemizle ve dış dünyayla bir şekilde sözsüz bir iletişim kurarız. Dünyaya gözümüzü açtıktan sonra ise, annemizle duygularımızı, hislerimizi şekillendirmeye, ifade etmeye başlarız. Anne ile kurulan ilişkiler ne kadar sağlıklı olursa, kişinin hayatında sağlıklı duygusal iletişimler kurması ve hayattan haz alması da o kadar mümkün olur. Eğer anne ile kurulan ilişkiler sağlıksızsa, yetersizse veya eksikse, kişinin ızdıraplı hayatı da başlamış olur. Sürekli huzursuzluklar, bitmek bilmeyen sorunlar, mutsuzluklar, arayışlar, suçlamalar hayatımızın başrollerine yerleşiverirler. Duygular tıpkı suyun kayaları sessiz ve yavaş yavaş oyması gibi, sizi için için oyar dururlar. Ve bir gün bir patlama ile krizin eşiğine gelmiş bulabilirsiniz kendinizi.



Doğum haritasında olumsuz yerleşmiş ve sert açılar altında olan bir Ay, kişiyi yaşamı boyunca sağlıklı duygusal iletişimlerden uzak bırakabilecektir. Bu olumsuz açılanmalar kişinin annesi ile ilişkisinde eksik olan birşeyleri gösterir. Bu eksiklikle, olumsuz duygusal iletişimleri kendinize çekerek, annenizle sağlıklı iletişim kuramamanız sebebiyle bilinçaltınızın olumsuz koşullandırması ve şekillendirmesi sonucu bir çeşit acı çekerek bilinçsizce kendinizi cezalandırma sürecine girersiniz ve çoğu zaman bunun farkında bile olmayabilirsiniz. Ya da size anne gibi davranan insanlara kapılıp gitmeniz ve annenizden alamadığınız sevgi ihtiyacını onlardan alma çabası içine girerek bir çok yanlışlar yapma ihtimaliniz bu durum da sözkonusu olabilir. Ay yani duygusal davranış kalıbımız erken çocukluk yıllarında modelleneceğinden bir yetişkin olduğunuzda ve yaşamın bir yerinde bu olumsuzluğu durup sorguladığınızda geçmiş yaşam karmik bağlarını üzerinizden atmak ve atmayı başardığınızda izlerini silebilmek, sizin için bir yaşam amacı haline gelebilecektir. Çünkü duygular elle tutulamaz, gözle görülemez ve sözcüklere dökülemez niteliktedir. Bu durum ancak bilinçaltının yeniden yapılandırılması amacıyla bilincinizi geliştirerek, yaşamınızı bilinçaltınızın kontrolünden bir nebze olsun kurtarmak ve daha sonra bilinçaltınızın size verdiği mesajları doğru bir şekilde algılayarak yanlış kodlanmaları düzeltebilmek oldukça sabırlı olmanızı gerektirecek bir süreçtir. Ay’ ın 2,5 günde bir burç değiştirerek gökyüzündeki yolculuğunda duygularınızın salınımını hissedebilmeniz imkanı vardır. Sorunlu ruhsal yapılanma içindeyseniz eğer, Ay doğasına daha uygun olan su gruplarına girdiğinde, kendinizi oldukça depresif, mutsuz ve yalnız hissediyorsanız, sevilmeme endişeleriniz, korkularınız oluyorsa ve kendinize acıma hissi besliyorsanız eğer, duygularınızın olumsuz kodlanma derecesini bu hislerin şiddet derecesinden anlayabilmeniz mümkündür. Özellikle de Ay, bu döngüsü esnasında, bazı gezegenleriniz ile sert açılanma içine girdiğinde bunu izleyerek sorunların hangi hayat alanlarınızı etkileyebildiğini de farketmeniz mümkündür.



İlerletilmiş haritalarda Ay’ da 2,5 yılda bir burç değiştirir ve Ay’ ın girdiği burç, hangi ruhsal temaları o 2,5 yıl içinde deneyimleyeceğinizi gösterir. Eğer ilerletilmiş Ay girdiği burçta herhangi bir gezegenle temas haline girmişse, o gezegenlerin bulunduğu hayat alanları ve ifade ettiği kişilik durumları da o ruhsal deneyime katılmış olur. Kendimden örnek vermem gerekirse ilerletilmiş Ay’ ım Boğa burcunda ve 8.evimde giderken, doğum haritamda Akrep burcunda bulunan Neptün’ le bir karşıt açıya doğru giderken, bu alanda yaşayacağım bazı dersler olduğunun farkındaydım. Neptün, illüzyonun ve sanatın da temsilcisi olduğundan birden bire kendimi sayısını şu an da hatırlayamayacağım kadar çok, bir yığın filmi ard arda izlerken buluverdim. Neptün aynı zamanda kontrolsüzlüğün de gezegenidir. Ve burda edineceğim dersleri elimden geldiğince almaya çalıştım. İlginçtir ki çok etkilendiğim bazı film kahramanlarının doğum haritalarına ulaştığımda, doğum haritalarında Ay’ larının Boğa burcunda ve Akrep burcundaki Neptün’ le karşıt açı yaptığını hayretle gördüm.

Tıpkı benim haritamın o anki durumu gibi…

Ve hayattaki en küçük bir parçanın

bile, diğer parçalarla nasıl da temas halinde olduğuna günlerce şaşırdım. Film yıldızları, filmleriyle bana dersler vermekteydi.



Size bu noktada özellikle belirtmek istediğim bir husus var. Astrolojinin fal anlamında kullanılmasını oldukça sakıncalı bulmaktayım. Sürekli gökyüzünden medet umarak hiçbir sorununuza çözüm bulamazsınız. Haritanızın size söylediği mesajları algılayıp sorunu çözümlemeye uğraşmak yerine, hiçbir şey yapmadan, kendinizi çözümleyip düzeltmek yoluna gitmeden, sürekli gökyüzünü izleyip geleceğin size ne getireceğini beklemek, abesle iştigal etmekten başka bir şey değildir. Bu, içine gireceğiniz ve bir daha da asla çıkamayacağınız bir kısır döngü halini alabilir. Siz, şimdi ve şu anda ne yapıyorsanız geleceğinizde o şekilde şekillenir. Hiçbir şey yapmadan gökyüzüne bakıp durursanız, gelecekte de kendinizi hiçbir şey yapmadan gökyüzüne bakar bulabilirsiniz. Ve değişen hiçbir şey olmamış, herşey daha da içinden çıkılmaz bir hale bile gelmiş olabilir.



Herkes, 12 burcun birbiriyle değişik şekillerde harmanlanmış halleridir.



Her harita kendine özeldir, bu bağlamda her insan da kendine özgüdür. Tıpkı psikolojide her insanın tek ve eşsiz kabul edilmesi gibi… Carl G. Jung senkronisiteyi açıklarken, zamanın bir noktasında doğan ve yapılan herhangi bir şeyin, o anın niteliklerini taşıdığına da işaret etmiştir. Her insan içine doğduğu anın özelliklerini taşıyacak ve bu, onun kişiliğini ve kaderini belirleyecektir.

Herşey sadece içimizde mi olup bitiyor, peki dışarda ne var?



Uranüs, Neptün ve Pluto. Dışarda neler oluyoru gösterirler. Kolektif enerjilerdir.



Ailemiz ve yakın çevremiz dışında, bizim kişiliğimizi oluşturan kolektif enerjiler ne demektir ve nasıl çalışırlar?



Ülkemizde başkaldırılar, darbeler mi oluyor? Uranüs sahnede! Korku imparatorlukları mı kuruluyor? Pluto sahnede! Ülke, kayıplar ve sıkıntılar mı yaşıyor? Herşeyi Tanrı’dan mı bekliyor insanlar? Neptün sahnede! (Tabii ki Karmanın Lordu olarak, bütün bunlara eşlik eden bir Satürn transiti de, muhakkak olacaktır.)



Bunlar kolektif enerjilerin olumsuz kullanımlarıdır. (İnanıyorum ki, Yeni Çağ, bize bu enerjileri daha olumlu kullanabilme hediyesini verecektir.)



Bazen hep birlikte, bazen ayrı ayrı, bazen kontak içinde birlikte de sahneye çıkabiliyorlar. Ve biz, kollektif enerjilerin gölgesi altında, kendi kişisel varoluşumuzu, kendi kaderimizi yaşamaya başlarız. Kendi karmamızı..!



Kolektif enerjilerden yani dışsal şartlardan çok fazla etki almış bir kişi, örneğin Uranüs haritasında kişisel gezegenleri ile temas halindeyse,huzursuz ve olur olmaz herşeye baş kaldıran bir kişi olabilecektir. Kişi bu enerjiyi farkındalıkla uyumlu bir şekilde kullanmayı başarabilirse, toplumunu veya insanlığı daha ileri götürebilecek radikal fikirler ve eylemlerle ortaya çıkabilecektir.

Ya da haritasında yoğun Pluto etkisi altında olan bir kişi, doğduğu andan itibaren ölüm ve korku temalarıyla çok fazla etkileşim halinde olan biri olacaktır. Eğer kişi, bu enerjiyi kendini dönüştürmek yolunda kullanmayı başarabilirse, hayatın gizlerini keşfetme ve bu yolla kendini yeniden ve güçlü bir şekilde ifade etme yolunda büyük adımlar atabilecek, belki de toplumsal arenada büyük kitleleri yönlendirip kontrol edebilecektir.

Haritasında yoğun Neptün etkisi altında ise kişi, sürekli kaos ve karmaşa içinde bulunan, hayattan sürekli kaçarak hayallere sığınan veya uyuşturucu gibi maddelerle hayal dünyasında mutluluk ve huzuru arayan bir kişi olabilecektir. Eğer kişi, bu enerjiyi olumlu kullanmayı başarabilirse, ruhsal olana yönelerek mutluluğu madde de ya da kaçışta değil, iç dünyasında aramaya yönelecek ve orada Tanrı’ ya veya içbenliğine ulaşıp onunla uzlaşmayı başararak, gerçek huzuru ve mutluluğu yakalayabilecek ya da belki de hayal dünyasını yaratıcı bir şekilde kullanarak herhangi bir sanat dalında ürettiklerini ortaya dökebilecektir.



Güçlü Uranüs etkisi büyük devrimcilerin ve bilim adamlarının, güçlü Pluto etkisi önemli devlet adamlarının ve güçlü Neptün etkisi ise tarihe damgasını vurmuş din adamlarının ve insanlığa inanılmaz güzellikte eserler bırakmış sanatçıların haritalarında sıkça rastlanan bir durumdur.



Hayatı çözmek istiyorsan, çok uzaklara gitmene gerek yok. Kendine bir bak yeter.



Doğum haritamız olan, doğduğumuz anın gökyüzü haritası, bize kişiliğimizin an be an hangi şekle ulaşacağını göstermektedir. Bir nevi kaderimiz doğduğumuz an belirlenmiş olmaktadır. Bu noktada bazı astrologlar, kaderimizi değiştirme şansımızın elimizde olmadığını, olacakların olacağını, bunu değiştirmenin ise mümkün olmadığını kaderci bir temayla açıklarken, bazı astrologlar ise farkettiğimiz anda seçim yapma şansına sahip olduğumuzu ileri sürmektedirler. Yeni Çağ farkındalık kavramını yaşamlarımıza sokarken, seçim yapma şansına

sahip olduğumuz düşüncesi, daha akla yakın görünmektedir.



Yazılmış bir oyunun oyuncuları mıyız yoksa her an yazmaya devam ettiğimiz bir oyunu mu oynuyoruz?



Bazı planet transitlerinin yaklaştığını görürken, bunu engellemek mümkün müdür? Ya da bunu görme şansımız var mıdır?



Her gün, gökyüzündeki gezegenler, ritmik bir şekilde doğum haritanıza dokunur, dururlar. Buna transit gezegen etkisi denir.



Gezegenler transit geçiş halindeyken, doğum haritanızdaki gezegenlerinizle temas ediyorlarsa, bundan yaşamınızın hemen hemen tüm alanları etkilenir. Çünkü doğum haritanız birbirine bağlı küçük parçalardan oluşan, bir bütündür. Ama özellikle hangi gezegeniniz transit etkiyi alıyorsa ve hangi evden alıyorsa o ev ve o gezegeniniz ve etkilenen gezegeninizin yöneticisi olduğu burç ve o burcun doğal evi daha fazla etki altında kalır. Ardından etkilenen gezegeninizin açı yaptığı diğer gezegenler ve bulundukları alanlar da geri planda etkilenirler. Ve bir etki, bir çok tepkiye yol açar.



Transit gezegen etkilerini, kişisel gezegenler olarak adlandırdığımız ve klasik astrolojide kullanılan yedi gezegenin transitlerinde kontrol edebilmek mümkün olabilirken, diğer üç gezegen olan ve kollektif gezegenler olarak kabul edilen Uranüs, Neptün ve Pluto transitlerinde bu durum pek mümkün olmamaktadır.



İçsel şartları kontrol edebilirsiniz ama dışsal şartları ne oranda kontrol edebilirsiniz?



Örneğin ciddi bir kriz geçiren bir ülkede, Pluto ve Uranüs transiti varsa, bu, işten çıkarılmanızı engelleme şansını size vermeyebilir. Orda kollektif bir şekilde bir dönüşüm yaşandığından ve haritanızda da ciddi bir dönüşüm deneyimi yaşadığınız gözleniyorsa eğer, bu durumdan etkilenmeme gibi bir şansınız olduğunu sanmıyorum. Siz bir dönüşüm deneyimi yaşamıyorsanız, gelen ağır transit etkilerini farkındalıkla bertaraf edebilirsiniz ya da farkında olmasanız dahi, bu transit zaten size dokunmayacaktır bile ama eğer haritanız gereği bu dönüşümü yaşayacaksanız kaçma şansınız yoktur.



Aslında bütünün etkilendiği durumlarda, parçaları da muhakkak bundan doğrudan olmasa bile, bir şekilde nasibini alacaktır.



Eğer doğum haritasında Akrep burcunun doğal evi olan ve 8.ev tabir edilen krizler evinde ağır bir Satürn deneyimi yaşıyorsanız ve Güneş’ iniz de Pluto’ dan sert bir tansit etkisi alıyorsa, bu nokta da seçme özgürlüğü size zaten verilmemiştir ve bu ağır deneyimi kader size yaşatacak demektir. Seçme özgürlüğü size ancak ağır deneyimlerden sonra gelen bir özgürlüktür. Çünkü artık o enerjilere aşina olmuşsunuz demektir. Tanıdığınız bir düşmanla başedebilirsiniz ama tanımadığınız ve size ansızın vuran bir düşmanla başetmek için yoğun mücadele etmeniz gerekir.



Her transit gezegen etkisi, herkesi aynı şekilde etkilemeyebilir. Kişinin sahip olduğu doğum haritası, orijindir.



Bütün bu kadersel temalar söz konusu olduğunda, öncelikle yapmanız gereken, bu düşmanın kim ve neden orda var olduğu konusuna eğilmenizdir, çünkü ekilenler biçilmektedir. Sizin kontrolünüz dışında ekilmiş olan hatalı tohumların, bir şekilde temizlenerek, yeniden ve sağlıklı tohumların atılması ve geleceğinizi, ekeceğiniz sağlıklı tohumlarla şimdi ve şu anda şekillendirmeniz gerekliliğini farketmeniz gerekmektedir.



Sağlıksız olan enerjilerinizi farkettiğinizde, bunu çözümleyerek bu enerjiyi yapıcı bir biçimde hayata geçirebilmeniz imkanı vardır.



Bir örnek daha vermek gerekirse, ilerletilmiş haritalarda, ilerletilmiş Ay’ ınız natal Pluto’ nuz ile temas halindeyse, burada muhakkak ruhsal bir arınma, temizlenme ve yeniden yapılandırma dönemi yaşayacaksınız demektir. Ama bunun ağır mı hafif mi geçeceği sizin doğum haritanızda gizlidir. Eğer Pluto enerjisine aşina biriyseniz ve onunla başa çıkmayı biliyorsanız bunu oldukça verimli bir şekilde kullanabilirsiniz. Ama eğer Pluto enerjisine yabancı biri iseniz, sizi yerle bir edebilecek hatta yıkıp yeniden yapılandıracak deneyimler yaşayacaksınız demektir.



Krize alışkın olan, krizle başa çıkar. Olmayanlar ise bir şekilde krizi öğrenir.

Bunlar bizi büyüten, olgunlaştıran, yükselmemizi sağlayan faktörlerdir. Her şey önünüze sunulduğunda ve sizin herhangi bir çaba göstermeniz gerekmiyorsa, sizin ne kadar büyüdüğünüzden nasıl söz edilebilir ki..?!



Eğer krizler yaşıyorsanız ve acı çekiyorsanız, bilmelisiniz ki sonuçta bu durum sona erdiği zaman ödülünüzü alacaksınız. Bütün bu yaşananların sizin ruhsal gelişimiz için olduğunu bilmelisiniz. Yaşamda hiç kimse tesadüfen bulunmamaktadır.



Sonuç olarak, astrolojinin, kendini tanıma yolunda, kişiye öğreteceği çok şey olduğuna inanıyorum. En azından farkındalığı öğretecektir. Kendinizi bilirseniz, hatalarınızı düzeltme şansınız olur. Bir şans, çok şey demektir. Size büyük adımlar attırabilir. Bu, bütünün en yüksek hayrı için de, çok büyük bir adımdır.

Herkes elbirliğiyle bir taş koysa, bir bina biter!

Aylin Yabanoğlu

09-21-2008 02:59 AM
« Önceki | Sonraki »

Konu Kapalı 


Bu Konudaki Mesajlar
Cvp: Harita Yorumlama Sanatı ve Pratik Öneriler - astrosohbet - 09-21-2008 02:59 AM

Benzeyen Konular
Konu: Yazar Cevaplar: Gösterim: Son Mesaj
  İşsiz bir harita Ahmetp 6 76,084 02-25-2021 07:41 PM
Son Mesaj: Libra
  Solar Return Harita dlnatly 18 18,899 03-29-2020 06:51 PM
Son Mesaj: dlnatly
  Ütopik Yaklaşım : En İyi Harita :)) uranus 100 180,735 03-26-2020 02:36 AM
Son Mesaj: Alpoha1
  astro.com'dan Harita Çıkarma astrosohbet 12 130,728 09-03-2019 02:24 AM
Son Mesaj: ilerizekali
  bir psikiyatriste ait harita darkness_blue 0 6,226 07-15-2019 07:48 PM
Son Mesaj: darkness_blue
  Üniversite mezunu bir harita Ahmetp 23 24,356 04-20-2019 10:35 PM
Son Mesaj: Ahmeedd
  Batı Haritası ve Vedik Harita BayanKararsız 16 25,014 11-22-2017 10:21 PM
Son Mesaj: Gulsen
  harita :) bberen 2 8,701 07-23-2012 12:30 PM
Son Mesaj: bberen
  Gezegen & Burç & Ev Kombinasyonlarını Yorumlama Pratiği astrosohbet 39 55,206 01-28-2012 07:54 PM
Son Mesaj: astrosohbet
  Harita Yorumlama Diyagramı Derin 2 17,092 05-14-2011 11:55 AM
Son Mesaj: ayşe kara

Forum'a Git:


Konuyu görüntüleyenler: 1 Misafir