Değerlendir:
  • 49 Oy - 2.9 Yüzde
  • 1
  • 2
  • 3
  • 4
  • 5

İLM-İ SİMA
Yazar Mesaj
galaxia
Kayıtsız

 
Mesaj: #71
RE: YILDIRIM'IN FİZYONOMİ TAHLİLİ
Yıldırım Yazılan:Bulgaristan'dan göç etmiş dedemler. renkli gözlüdür anne tarafım ;)

tutturamadım tühhh simdi-kızdım
bulgar türküsün o zaman anne tarafından

türk ırkı sanıldığı gibi kara kaşlı kara gözlü değildir esasında açık renkli ve renkli gözlü bir millettir asıl itibarıyla

lazlık yok eminsin değil mi? belki baba tarafında vardır

ne kadar sıkıcı bir kızım değil mi? taktımı takarım
09-07-2008 08:37 PM
 Alıntı Yaparak Cevapla
SoL@RÎ$ Çevrimdışı
Jupiter Vip
*****
Jupiter Vip
lt=
Mesajlar: 197
Üyelik Tarihi: Oct 2008

Rep Puanı: 2

Mesaj: #72
Cvp: İLM-İ SİMA
bende merak ettim ablacım resimlerimi öm le göndersem yorum yaparmısın zamanın müsaitse tabiki

<3<3<3<3 Değişmeyen Tek Şey "" Degişimin"" Kendisidir <3<3<3<3


ємѕαℓѕiz ∂üşℓєя ask
05-29-2009 04:04 PM
 Alıntı Yaparak Cevapla
Schatz Çevrimdışı
Kıdemli Üye
**
Kayıtlı
lt=
Mesajlar: 711
Üyelik Tarihi: May 2009

Rep Puanı: 0

Mesaj: #73
Cvp: RE: İLM-İ SİMA
galaxia Yazılan:İLM-İ SİMA

Kişilerin yüz hatlarına bakılırken alın, göz, dudak, kaş, çene ve burun esas alınıyor.

ALINLAR

GENİŞ : Bir alın mütefekkir hasislerde bulunur alının üst kısmı kabarık olması kuvveyi hafızaya orta kısmı kabarık olması kuvveyi
muhakemeye alt kısmının kabarık olması süratli intikale becerikliliğe meslek ve sanat ihtisasına
ARZEN :Geniş bir alın kerem ve sahavete ve çabuk kızan bir tabiata
GAYET : Ufak bir alın akıl noksanlığına
YUMUK : Ve yüksek bir alın emanete sadık zekaya anlayışlı olmağa
YASSI : Ve düz bir alın fena bir tabiata ve sık hastalanmağa
MÜTEDİL : Bir alın aklı selim ve itibarlı olmağa
ARZEN : Ve tulum geniş bir alın anlayış kavrayış ve kabiliyete çokluğuna
ORTASI : Çukurlaşmış bir alın tamahkarlığa ve kendini çok beğenmişliğe
DAR : Ve basık bir alın inada ve düşünme darlığına
DAR : Ve çıkıntılı bir alın çok konuşma ve atılganlığa
TÜLEN : Uzun ve çukurlu bir alın fena ahlaka fikir noksanlığına gayet uzun gayet düz alın vesveseli olmağa müşkül durumlaradüşmeğe ve kindarlığa
MÜCEHELA : Gayet açık bir alın dehaya ve iğlik severliğe
DAR : Ve sert alın azim ve metanete üstü çıkıntılı alın uzak görüşe ciddiyet ve terbiyeli olmağa
BÜYÜK : Alın ahmaklığa ve kalın kafalığa geç anlayışa
ARKAYA : Yayık alın hayvani düşünceye ve hayal kurmağa
DAİMA :Buruşuk olan alın ilim adamlığına ve kemale çok düşünürlüğe
ETLİ : Bir alın cesaretli ve hiddetli bir mizaca
ARIZALI : Olan bir alın hilekarlığa ve düzenbazlığa yalancılığa
GENÇ : Yaş da alında oluşan çizgiler biçareliğe zavallılığa ve halsızlığa
HEM GENİŞ : Ve hem yüksek alın vasat bir zekaya ve sükunete
ALÇAK :Ve fazlaca ileri taşmış alın şahsi teşebbüsten mahrum insanlardır
Alın geniş ise kişi entelektüel, hayal gücü kuvvetli,
dar ise çok dikkatli, dakik, rakamlarla arası iyi, dik ise bağımsız, bombeli ise üstünlük sahibi, uyumlu,
açık ise sosyal, paylaşımcı oluyor.
Alın: Alnı küçük olanlar aptaldır.
Aşırı büyük alınlı olanlar ağırkanlıdır.
Alın yüzeyi büyük olanlar aşırı hassas, basiretli ve anlayışlıdır.
Alnı düz kare olanlar alçak gönüllüdür.
Alnı kırışık olanlar mağrurdur.
Alnında kırışık olmayanlar yalakadır.
Geniş bir alın: Derin ve ince konularda düşünür. Alnın üst kısmının kabarık olması: Kuvvetli hafızaya, orta kısmının kabarık olması kuvvetli bir muhakeme gücünün varlığına, alt kısmının kabarık olması Süratli kavrayışa, becerikliliğe, Meslek ve sanatta ihtisas sahibi olmaya.
Alçak geniş bir alın: Kerem ve sahavete, çabuk kızan bir tabiate.
Gayet yumru bir alın: Akıl noksanlığına.
Yumru ve yuksek bir alın : Emanete riayet etmeye, zekaya, anlayışlı olmaya.
Yassı ve düz bir alın: Kötü bir tabiata, sık sık hastalığa tutulmaya.
Normal bir alın: Aklı selim ve güzel hareketlere.
Ortası çukurlaşmış bir alın: Tamahkarlığa ( elindekiyle yetinmemek) , kendini beğenmişliğe.
Dar ve basık bir alın: İnada Düşünmemezliğe.
Dar, alçak ve çıkıntılı bir alın: Ulu orta atılganlığa.
Uzun çukuru olan bir alın: Kötü ahlaka, fikir noksanlığına,
Gayet uzun, gayet düz bir alın: vesveseli olmaya, kindarlığa
Gayet açık ve üst tarafına doğru yuvarlak bir şekil alanlar: Dehaya, iyilik severliğe.
Dar ve sert bir alın: azim ve metanete. Üstü çıkıntılı ise Uzak görüşlülüğe, ciddiyete, terbiyeli olmaya.
Haddinden fazla büyük ve normal olmayan bir alın: Uslanmazlığa ve kalın kafalılığa.
Arkaya doğru olan alın: Hayal kurmaya, hayvani hislere düşkünlüğe.
Daima buruşuk bir alın: Bilim adamlarında-> Yaptığını tam olarak yapmaya düşkün olan bir kişiliğe.
Etli bir alın: Cesaretli ve sinirli bir mizaca.
Arızalı ve kabarık alınlar: Hilekarlığa ve düzenbazlığa.
Geniş ve yüksek olan bir alın: Orta halli bir zekaya.
Alçak ve fazlaca taşmış bir alın: Şahsi teşebbüsten mahrum insanlarda olur.

GÖZ KAPAKLARI
Kemerli göz kapağı: Büyüklük taslayan tabiata, gözün üst kapağının mesafeli ve açık olması sahibinin edepsiz, hayasız, arsız ve oburluğuna.
Gözün alt kapagının hafif şif olması: Bazı kimselerde erken kalkmağa, bazı kimselerde zamparalığa, bazı kimselerde albumin veya diğer bazı hastalıklara.
Kısa göz kapakları: Cimriliğe, ihtirasa

KİRPİKLER
Gayet muntazam ve düzgün dizili kirpikler: İyi ahlaka, iyilik severliğe, akıl ve zekaya ve anlayışa.
Sert ve muntazam olmayan kirpikler: Genellikler asabi, ve hiddetli insanlarda bulunur.


Kaş şekli bakımından

Koyu siyah kaş: Çoğunlukla iyi ahlaka.
Sık kaş: iyilik severliğe, cimriliğe.
Ufki, dolgun, düz olan kaşlar: Uyumlu bir tabiata, hoş görülüğe, soğuk kanlılığa.
Yumuşak ve seyrek kaş. Hayalperestliğe
İnce kaş: Kalp zaaflığına, kibir ve gurura.
Ufki, kalın ve birbirinden iyice ayrılmış kaşlar: Zekaya ve metanetli kalbe.
Yay gibi kaşlar: saflığa ve temiz kalpliliğe.
Kalın ve düzgün olmayan kaşlar: Şiddet ve öfkeli bir tabiata, kötü huy ve kötü ahlaka, gam ve kederle geçecek bir ömre.
Sık ve yumuşak kaşlar: aklı selime, kuvvetli bir muhakemeye, terbiyeli bir yapıya.
Yerli yerinde, bükük, yay gibi eğri ve telleri kalın kaşlar: Cömertliğe, açık elliliğe, sonderece iyi ahlaka, edep ve hayaya, iyilik severliliğe, akraba canlılığına.
Düz çizgi şeklinde olan bir kaş köşelere doğru eğilirse: Temiz kalbe ve güzel ahlaka.
Gözlere çok yakın olan kaşlar: Çok anlayışlı ve kavrayışlı bir zekaya.
Tam yerliyerinde olmayıp arası açık olan kaşlar: Doğruluk ve emanete.
Kısa ve birbirie karışmış kaşlar: Sır saklamağa, hafızasının kuvvetli olduğuna.
Birbirinden uzak olup alnı iki kısma ayıran kaşlar: Zekanın azlığına.
Çatık kaş: Her şeyi kalbinden geçirip, dışarıya ahmak gibi görünmeye, kıskançlığa, bazı kimselerde öfke ve sinire.
Kaşların ortasından sonuna doğru eksilmesi: Merhametsizliğe, korkaklığa, kendisinden zayıf olana zulmetmeye.
Sert ve dik kaşlar: Mertliğe ve cesarete.
Alçak uzun kaş: Münafıklığa, dedikoculuk ve insanlar arasında laf taşımaya
Uçları aşağı doğru eğilmiş kaşlar: kalp zaafiyetine.
Ucu sivri kaş: Fitneciliğe ve insanlar arasına nifak sokmaya.
Uçları yukarı kalkık kaşlar: Hafif meşrepliliğe, kalp zaafiyetine.
Sol kaşın başında şakuli bir hat: Havaiı meşrepli, içki, zevk, eğlence ve şarkıdan hoşlanan bir tabiata.
Kaş aşağı doğru İse Kişi centilmendir. Sahiplenicidir ve ciddi ilişkiler yaşar.
Kalkık ise dinamik, hırslı, kolay sinirlenen;
çalı gibi ise güçlü kişilikli, başarılı; uzun ise güçlü, dirençli;
ince ise esnek, başarılı, kolay pes eden;
birleşik ise dengesiz, maceracı;
kısa ise duygusal, aktif;
düz ise iyimser, dünyayla barışık;
geniş ise ufku geniş, güvensiz ve hassas oluyor.

Göz kapağı ve kirpiklere göre

Gözün şekline göre
Büyük gözler: Zarif tabiat ve meşrebe, Karaciğer zaafına (hastalığına).
Normal gözler: Sevimliliğe, hayırseverliğe.
Küçük gözler: Hiffeti tabiat ve meşrebe.
Siyah gözler: Hayıra, söz dinler bir tabiata.
Ela gözler: Yumuşaklık ve ciddiyete, sabıra, edep ve terbiyeye, sadakate, haya ve edebe.
Kahverengi gözler: Cesarete.
Gayet açık ela göz: Fikirdeki nezaket ve inceliğe
Mavi göz: Hissizliğe, merhametsizliğe, lakaydliğe
Gayet açık mavi gözler: Sanata eğilimli bir tabiata, hayalperestliğe, çabuk kanarlığa
Parlak gözler: Zeka vi istidata, edep ve terbiyeye
Gayet iri ve şeffaf gözler: Vesveseci, hırçın ve fesat birine
Küçük ve keskin gözler: Fevkalade hayılılığa
Bebeği gülen gözler: Oynaklığa
Baygın göz: Kalp ve yürek hırsızlığına
Süzgü bakışlı göz: Zevk ve Şehvete olan düşkünlüğe.
Yuvarlak gözler: Akıl ve kalp zayıflığına
Çukur ğözler: kibirliliğe
İçine gömülmüş gözler: inat ve sebata
Yumru gözler: heset biri olduğuna.
Noktalı gözler: Tesirli olup çok isabet etmesine (nazar)
Tek göz: Muzır ve fitneci olmaya, hasede
Şaşı göz: Uğursuzluğa, eli eğriliğe.
Kırpık göz: Uğursuzluğa
Fırlak Göz: Cinnete, müsrigliğe, inada, hayvani ihtirasa.
İri açılmış ve dışarı fırlamış kapalı ve kısık görünen gözler: inada, Bozdow hastalığına.
Yere bakan gözler: Yürek yakıcılığa.
Sabit bakışlı göz: inada hasede, kötülüğe.
Aşağı bakan ve dalgın olan gözler: Hayalperestliğe.
Kırmızı ve kanlı göz: Hiddet ve şiddete
Sönük gözler: Korkaklığa
Yarı kapalı, karanlık görünüşlü gözler: Hüzün ve kedere
Gözün karasının büyük olması: Cesarete.
Alt kısmın büyük çoğunluğu çukur ve gölgeli gözler: Uykusuz ve kederli geçen gecelere işarettir.
Göz çukur İse kişi ciddi, gizemli; burna yakın ise konsantrasyonu kuvvetli, titiz, kararlı;
büyük ise açık, kibar, sözüne güvenilir;
küçük ise odaklanmış, özel;
patlak ise hevesli ve meraklı oluyor.
Gözler: Gözlerinin altı torbalanmış olanlar alkoliktir.
Küçük gözlü insanlar cesaretsiz ve iradesizdir.
Büyük gözlü insanlar tembeldir. Gözleri ne büyük ne küçük olanlar asil bir karaktere sahip olur.
Çukur gözlü insanlar gaddardır.
Patlak gözlü insanlar aptaldır.

BURUNLAR

BÜYÜK : Buru vesvese ve korkaklığa
KISA : Burun çok korkaklığa
UZUN : Burun az anlayışlı olmağa ihtiyat karlığa iğlik severliğe
BURUN : Ucunun ağza yakın olması inat ve israfa
UFAK : Burun iyi ahlaka süratli intikale orta dereceli bir hayat yaşamağa
YASSI : : Ve geniş burun farklı cima ve ilişki
GENİŞ : Burun son derece şiddetli ve isyankar bir tabiata
BURUN : Kemiği ortasındaki çıkıntı dirayet ve zeka ve vicdanlılığa
İRİ : Ve etli burun aç gözlülüğe hilkate dilenciliğe ve oburluğa
GAGA : Bir burun fena huy ve ahlaka lafazanlığa ve cimriliğe
BURUN : Ucunun iri ve yuvarlaklığı iyi ahlaka
BURUN : Ucunun iriliği ve kırmızı tırak ve topalaklığı ayyaşlığa sefaya ve eğlenceye düşkünlüğü
KIRMIZI : Burun inatçılığa budalalığa ve kabalığa
BASIK : Burun ekseriyetle az zekaya
UCU : Yuvarlak bir burun sevecen kalbe ve iğlik severliğe
BÜYÜK : Ucu şişkin ve toparlak bir burun samimi ve ilim sahibi olmağa yukarıya doğru kalkmış bir burun boş kafalığa hayalci olmağa gurur ve hasede bu cins burunların delikleri geniş olursa son derece zihinsizliğe
GAYET : İri burun delikleri şehvetli olmağa cima düşkünlüğüne
BURUN : Deliklerinin darlığı şiddet taba ve göğüs hastalıklarına yakalanmaya
BURUN : Deliklerinin büyüklüğü kibir ve hasetli olmağa
BURUN : Deliklerinin küçüklüğü korkaklığa ve ciğer hastalığına yakalanmağa
KOLAY : Açılıp kapanan burun delikleri şehvetli olmağa
KAPALI : Olan burun delikleri gurura yalnızlığa ve talihsizliğe
Burun geniş İse kişi kendine güveni tam; dar ise kontrolcü;
geniş ve düz ise sosyal ama kararsız; dışa doğru ise lider ruhlu, idare etmeyi seven ve temsilci ruhlu;
içe doğru ise yardımlaşmayı seven, girişken; geniş ise iyi bir lider; dolgun ise güçlü, inatçı, cömert ve sabırsız oluyor.
Burun deliklerinin duvarları kalın olan insanlar iyi kalplidir.
Burun deliklerinin duvarları ince olanlar hırçındır.
Burun delikleri dairevi olanlar alçak gönüllüdür.
Burun ucu enli olan insanlar aptaldır.
Direkt alından başlayan karga burunlar arsızdır.
Burnun alınla birleştiği noktada çökük, kavisi yukarı doğru eğilmiş olan burunlar şehvetlidir.
Düz ve kalkık burunlu insanlar şehvetli ve ihtiraslıdır.
Burun delikleri geniş olanlar sinirlidir
Büyük burun: Vesvese ve evhama, korkaklığa.
Kısa burun: Çok korkaklığa.
Uzun burun: az anlayışlı olmaya, ihtiyalı olmaya, iyilik severliğe.
Burun ucunun ağıza yakın olması: inat ve israra.
Ufak, güzel ve muntazam bir burun: iyi ahlaka, hızlı anlayışlı olmaya, orta halli bir hayat yaşamaya.
Yassı ve geniş bir burun: cinsel güzünün az olmasına,
Geyat yassı ve geniş bir burun: Sonderece şiddetli isyankar bir tabiata.
Gayet iri ve etli burun: Aç gözlülüğe, yaratılıştan dilenciliğe, oburluğa.
Burun kemiğinin ortasındaki kabarıklık: Anlayışlı , zeki ve vicdanlı olmaya
Burun ile alın arasındaki bir basıklığın yokluğu: Seciyesizliğe ve cibilliyetsizliğe.
Gaga burun: Kötü huy ve ahlaka, lafazanlığa, cimriliğe, faliyete.
Burun ucunun irilik ve yuvarlaklığı: İyi ahlaka.
Burun ucunun ir, kırmızımtrak ve topaklığı: Ayyaşlığa, sefahate, eğlence düşkünlüğüne.
Kırmızı burun: İnatçılığa, budalalığa, kabalığa.
Basık burun: Çoğunlukla az zekaya.
Ucu tamamen yuvarlak burun: Temiz kalbe, iyilikseverliğe.
Büyük, ucu şişkin ve toparlak burun: Şefkat ve uysallığa.
Ucu hafifçe yukarı kalkık burun: Boş kafalılığa, hayalperestlğe, guru ve hasede, bu cins burunların delikleri geniş olursa son derece zihinsizliğe, geniş dar burun kemiği itimazsızlğa, şüpheciliğe.
Bir ucundan diğer ucuna sivri görünen burun: Maharete , hilekarlığa, ince fikre.
Burnun gözler hizasından fazla basıklığı: zaafa, gevşekliğe.
Kadınlarda burun kanatlarının açık olması: Zarif hislerinin olmasına, bazen kahırlı bir hayata.
Gayte iri burun delikleri: Şehvete düşkünlüğe.
Burun deliklerinin darlığı: Göğüs hastalıklarına yakalanma riskinin fazlalığına.
Burun deliklerinin büyüklüğü: Kibir ve hasede.
Burun deliklerinin küçüklüğü: Korkaklığa, ciğerlerinin zaafına.
Kolaylıkla açılıp kapanan burun delikleri: Şehvetperestliğe.
Kapalı duran burun delikleri: Gurura, yalnızlığa, talihsizliğe.

AĞIZLAR

BÜYÜK : Ağız fena ahlaka alçak tabiata merhametsiz ve şefkatsiz olmağa
MÜTEDİL : Ve gayet güzel bir ağız mükemmel tabiata ve hayırseverliğe
KÜÇÜK : Bir ağız anlayış ve dirayete iyi ahlaka merhametli bir kalbe ihtiras kar bir mizaca hoş meşrepliğe ve fedakarlığa
MÜTEBSİ : Bir ağız neşe ve komedyen ve şakacı olmağa
EĞRİ : Ağız uğursuzluğa ve talihsizliğe
ÇÖKÜK : Ağız kederli olmağa
TAM : Bitişmemiş yarım ağız zihin noksanlığına
KÜÇÜK : Bir ağız azgınlığa ve yaramazlığa
GENİŞ : Bir ağız tembelliğe ve hayali olmağa
BÜYÜK : Ve geniş bir ağız oburluğa lafazanlığa ve yalancılığa
YARIM : Gibi duran ağız ağır ve kaba fikirliğe
Büyük ağız: Kötü ahlaka, alçakça tabiata, merhametsiz ve şefkatsiz bir seciyeye.
Herşeyi ile uygun ve güzel bir ağız: Mükemmel bir tabiat ve meşrebe.
Küçük ağız: Anlayış ve kavrayışa, iyi bir ahlaka, merhametli bir kalbe, ihtiraskâr bir mizaca, hoş meşrepliliğe.
Gülümseyen bir ağız: Neş’e ve rahatlığa.
Eğri agız: Uğursuzluğa , talihsizliğe.
Çökük ağız: Kedere
Tam bitişmemii yarim ağız: Zihin noksanlığına.
Çok küçük bir ağız: Hafif mizaçlılığa, yaramazlığa.
Büyük ve geniş bir ağız: Oburluğa, lafazanlığa, yalacılığa.
Çok geniş ağız: Kendi nefsine aşırı düşkünlüğe


DUDAKLAR

Büyük dudak: Erkeklerde ademi zarafete.
Kalın ve iri dudaklar: Kadınlarda şehvete, aşırılığa, çabuk kanarlılığa, tembelliğe, bazen kabalığa.
İnce dudaklar: Söz anlar ve zeki olmaya,i,htiyata , ince fikirliliğe.
Çok ince dudaklar: Kötülüğe, yani fenalık yapmaya meyilli bir tabiata.
Üst dudağın alt dudaktan büyük olması: Sabır ve tahammüle, cömertliğe, orta bir zekaya, ağır bir mizaca, kindarlığa.
Her iki dudağın eşit olması: orta halli hal ve hareketlere.
Çok kalın ve şiş gibi duran dudak: Oburluğa, hayvani bir vücuda.
Üst dudağın alt dudaktan daha içerde olması: Sabırsızlığa, çabuk kızar bir insan olduğuna.
Üst dudağın alt dudağı hafif şekilde ileri tecavüz etmesi: İyi ahlaka.
İki dudağın eşit derecede dışarı çıkıklığı: Samimiyete ve doğruluğa.
İnce ve birbirine bitişik gibi duran dudaklar: sahibinin inatçı ve kötü niyetli olduğuna.
İnce dudak ve geniş ağız: Çok kötü ahlaklı bir kimse olduğuna.
Pek küçük dudaklar: Gösteriş düşkünlüğüne, çocukça arzulara meyilli olmaya.
Birbirine temas etmeyerek ağzın bazı kısmını örtemeyen dudaklar: Akıl ve zekanın azlığına.
Duğru bir çizgi şeklinde olup dudak kısmı az görünen dudaklar: Uysallığa, nezakete.
Orta halli ve uygun olup kolaylıkla ve tabiatıyla kapanan ve münasip olan dudaklar: Metin , Adil, Haklara saygılı bir insana olmaya.
Dudaklar: Dudakları ince ve ağız kenarları, dudaklar ileri uzandığında üst dudağı alttakinin üzerine çıkacak şekilde gevşek olan insanlar alçak gönüllüdür.
Dudakları ince, sert ve köpek dişleri hizasında yukarı doğru çekilmiş olan insanlar aşağı ve bayağıdırlar..
Dudakları kalın ve üst dudak alttakinin üzerine çıkan insanlar aptaldır.
Üst dudağı ve damağı öne doğru çıkan insanlar huysuz ve kavgacıdır.
Dudak geniş ve düşük İse kişi cömert; kısa ve kalkık ise gururlu;
kalın ve kalkık ise ağzı kalabalık; i
nce ve düşük ise öz konuşan biri olarak yorumlanıyor.

ÇENELER

DAR : Çene ihtirasa ve ihtiraslı olmağa
ÇENENİN : Boğaza doğru inmesi fesada huysuz bir ahlaka
SİVRİ : Çene hafif meşrepliğe ve hiddetli olmağa
GENİŞ : Ve kalın bir çene inada azim karlığa ve yüksek bir iradeye işaret eder.
Çene geniş İse kişi otoriter; dar ise yumuşak başlı;
gamzeli ise inatçı;
köşeli ise anlaşması kolay olarak tanımlanıyor.

Babaannem hep söyledi....

..su yere yakın insandan burunu uzun olan insandan sakın kızım fesat olurlar diye....


Ah tecrübe...ah....dil çýkarma
10-04-2009 06:43 PM
 Alıntı Yaparak Cevapla
akasya Çevrimdışı
Katılımcı Üye
**
Kayıtlı
lt=
Mesajlar: 39
Üyelik Tarihi: Jun 2009

Rep Puanı: 2

Mesaj: #74
Cvp: İLM-İ SİMA
babaannene kısmen doğru söylemiş her yere yakın fesat değil her köse hilekar değil nasıl ki astrolojide bazı açılar etkileri nötrler bunda da nötrleyen etkiler vardır
bütüne bakmak gerek evill

>> Filistin'e Selam Direnişe Devam <<
10-06-2009 12:33 AM
 Alıntı Yaparak Cevapla
astrosohbet Çevrimdışı
Kızıl & Mavi
********
Neptunia Admin
lt=
Mesajlar: 7,901
Üyelik Tarihi: Apr 2007

Rep Puanı: 172

Mesaj: #75
RE: İLM-İ SİMA
evet yoksa lazların çoğu fesat olurdu gülücük

10-06-2009 04:00 PM
 Alıntı Yaparak Cevapla
akasya Çevrimdışı
Katılımcı Üye
**
Kayıtlı
lt=
Mesajlar: 39
Üyelik Tarihi: Jun 2009

Rep Puanı: 2

Mesaj: #76
Cvp: RE: İLM-İ SİMA
Yıldırım Yazılan:evet yoksa lazların çoğu fesat olurdu gülücük

kesinlikle :D

>> Filistin'e Selam Direnişe Devam <<
10-06-2009 04:26 PM
 Alıntı Yaparak Cevapla
Schatz Çevrimdışı
Kıdemli Üye
**
Kayıtlı
lt=
Mesajlar: 711
Üyelik Tarihi: May 2009

Rep Puanı: 0

Mesaj: #77
Cvp: RE: İLM-İ SİMA
Yıldırım Yazılan:evet yoksa lazların çoğu fesat olurdu gülücük

İbrahım Hakkı sanırım ona dair bir öykü ;

İbrahim Hakı ,
Öğrencileri ile birlikte seyehat ederken bir handa konaklamak ister.


Birlikte bir hana girerler han sahibi adam öğrencileri ve farabiyi ayakta karşılar.Tipinden umulmadık hürmet gösterir.

İbrahım hakkı bu adamın halini görünce çok şaşırır ve hayırlısı der.

Gece orada kalırlar ...Sabah hesabı ödeyip ayrılmak için hancının yanına vardıklarında.

Hancı dünkü halinden eser kalmamıştır.

Suratsız eşki,huysuz bir adam gelmiştir.

Bir hesap çıkarırki akıllara ziyan.

Parayı öderler ve oradan ayrılırlar...

İbrahim paracıklar gitti ama İlim kaldı der......


Mutlak yapıların üzeri kısa süreli saklanabileciği ve sonuçta herkes kendi yapınsına döneceğini DÜŞÜNÜYORUM.

İnsanlar ve alışkanlıkları adetleri derin etkiler olmadıkça kolay kolay değişmez...

Karadeniz ve burun olayına gelince.....


Fesatlık olmasada her bölgenin kendine has takıntıları var.

Kimi inat kimi üstüne vazife olmayan konuya karışma gibi .....

Tabiki ego derinlerindeki etkilerin nasıl ortaya çıktığını yada belki ömür boyu çıkıp çıkmayacağı konusunda yargıya varmak füzüli olur....
10-06-2009 08:36 PM
 Alıntı Yaparak Cevapla
aeon
Kayıtsız

 
Mesaj: #78
RE: İLM-İ SİMA
' Yazılan:Alın: Alnı küçük olanlar aptaldır.

.benim bildiğim tek şey , g.tü yere yakın olandan korkacaksın.(İLMİ KASA) hehee ötesini bilmem de böyle bişi var mı ya ,
alnı dar olanlar daha dikkatli oluyor diye biliyorum ben de
bu, erzurumlu hakkı tipi adamların yazdığı yazılarda ,yumurtanın bile nasıl yenmesi gerektiğini anlatılıyor.hani derler ya attım yalanı ... inananı .tamam zamanlarına göre büyük insanlar birşeyleri yapmaya çalışmışlar ve faydaları da olmuş .ama durman gereken yeri de bilmek lazım.

ben katılmadım.

not :alnım dar değil hehee , yanlışlığa sebep olmasın.
01-11-2010 07:03 PM
 Alıntı Yaparak Cevapla
Schatz Çevrimdışı
Kıdemli Üye
**
Kayıtlı
lt=
Mesajlar: 711
Üyelik Tarihi: May 2009

Rep Puanı: 0

Mesaj: #79
Cvp: RE: İLM-İ SİMA
(01-11-2010 07:03 PM)aeon Yazılan:  
' Yazılan:Alın: Alnı küçük olanlar aptaldır.

.benim bildiğim tek şey , g.tü yere yakın olandan korkacaksın.(İLMİ KASA) hehee ötesini bilmem de böyle bişi var mı ya ,
alnı dar olanlar daha dikkatli oluyor diye biliyorum ben de
bu, erzurumlu hakkı tipi adamların yazdığı yazılarda ,yumurtanın bile nasıl yenmesi gerektiğini anlatılıyor.hani derler ya attım yalanı ... inananı .tamam zamanlarına göre büyük insanlar birşeyleri yapmaya çalışmışlar ve faydaları da olmuş .ama durman gereken yeri de bilmek lazım.

ben katılmadım.

not :alnım dar değil hehee , yanlışlığa sebep olmasın.
Anlı dar olanlar genelde dar görüşlü olur ...

Şöyleki ....

Ya siyah ya beyaz ....

Alın gelişime açıklıktır....

Alın yazınız .... hikayesi ....

Bazı ışımıları alabileceğiniz paralel portlar gibidir tabiri cayizse...O yüzden ...

Oturduğunuz evin alkonlu alcağınız eşinde alnı'nın geniş olmasına dikkat edin yeniliği aşıksanız...

Bunlar olmadan tatminkar bir fikir birlikteliği olmaz....
01-12-2010 02:21 PM
 Alıntı Yaparak Cevapla
Mimoza Çevrimdışı
Leo Vip
*****
Leo Vip
lt=
Mesajlar: 203
Üyelik Tarihi: May 2009

Rep Puanı: 5

Mesaj: #80
Cvp: RE: İLM-İ SİMA
(01-12-2010 02:21 PM)Almira Yazılan:  
(01-11-2010 07:03 PM)aeon Yazılan:  
' Yazılan:Alın: Alnı küçük olanlar aptaldır.

.benim bildiğim tek şey , g.tü yere yakın olandan korkacaksın.(İLMİ KASA) hehee ötesini bilmem de böyle bişi var mı ya ,
alnı dar olanlar daha dikkatli oluyor diye biliyorum ben de
bu, erzurumlu hakkı tipi adamların yazdığı yazılarda ,yumurtanın bile nasıl yenmesi gerektiğini anlatılıyor.hani derler ya attım yalanı ... inananı .tamam zamanlarına göre büyük insanlar birşeyleri yapmaya çalışmışlar ve faydaları da olmuş .ama durman gereken yeri de bilmek lazım.

ben katılmadım.

not :alnım dar değil hehee , yanlışlığa sebep olmasın.
Anlı dar olanlar genelde dar görüşlü olur ...

Şöyleki ....

Ya siyah ya beyaz ....

Alın gelişime açıklıktır....

Alın yazınız .... hikayesi ....

Bazı ışımıları alabileceğiniz paralel portlar gibidir tabiri cayizse...O yüzden ...

Oturduğunuz evin alkonlu alcağınız eşinde alnı'nın geniş olmasına dikkat edin yeniliği aşıksanız...

Bunlar olmadan tatminkar bir fikir birlikteliği olmaz....

ilginç geldi bana sevgili Almira.çünkü benim alnım çok geniş sayılmaz ama çok darda deil.ve ben yeniliğe çok meraklı ve kendini geliştirmeyi çok seven biriyim.hatta bazen çevremdekilere göre daha yenilikçi olabiliyorum.

http://www.astro.com/cgi/chart.cgi?;lang...1319875399
01-12-2010 02:26 PM
 Alıntı Yaparak Cevapla
« Önceki | Sonraki »



Forum'a Git:


Konuyu görüntüleyenler: 1 Misafir