Aprilios Yazılan:Asc & Neptün zıtlığı;
Asc Yengeç’in ilk derecelerinde yerleşmiş. Yönetici Ay & Plüto güçlü birliği söz konusu. Birkaç soru ile başlamak istiyorum; çocukluk – ergenlik yıllarınızın ‘’kolay’’ geçmediğini söyleyebilir miyiz? Ve tabiri caizse her şartta ‘’dağ gibi dimdik’’ durabilmesini başaran, ketum, güçlü (soyut anlamda) anne imgesinin sahipliğinde misiniz?
Çevrenizdeki insanlar siz’i oldukça hassas ve alıngan birisi olarak nitelendirebilirler. Çünkü, Yükselen Yengeç ve Neptün kombinasyonu için ‘’duyarlılık’’ kavramı ilk anahtar kelimelerden biri niteliği taşır. Yine iki öğe, fiziki açıdan yuvarlak hatlar verebilir. Bakışlarınız ‘’buğulu’’ olarak tanımlanabilir. Yengeç (Ay) ve Neptün ikilisinin ortak gölgelerinden biri olan ‘’tembellik’’ eğilimi sizi kolaylıkla kilo almaya müsait birisi kılabilir. Asc Yengeç ve Neptün zıtlığının getirebileceği diğer gölgeli seçenekler arasında; ‘’melankoli’’nin uçlarında gezinmek de sayılabilir. Bu seçenek özellikle ‘’alkol’’ ve ‘’sigara’’ kullanımının limitlerini zorlama, ‘’depresyona yatkınlık’’ faktörlerini aklıma getirdi. Söz konusu olabilecek eğilimlere karşı dikkat oluşturmanızda fayda olacaktır diye düşünüyorum. Neptün, birincil hareket sahanıza sisli sinyaller göndermiş. Bu da yaşama karşı gerçekçi yaklaşımlar beslemekten çok, hayalci yaklaşımlar beslemeyi seçebilecek birisini anımsatıyor bana. Dışarıdan uyandırdığınız izlenimde Neptün’ün yufka yürekli ve romantik izlerini de arayabiliriz. Neptün’ün Dsc ile kavuşum alması, ikili ilişkilerinize, olası evlilik ve ortaklığınıza ‘’belirsizlik’’, ‘’kandırılma’’, ‘’hayal kırıklığı’’ alt başlıklarını taşıyan olabilir. Ya da çekim duyduğunuz kişiler, haritalarında belirgin Neptünyen (Balık, 12. ev vurgusu) ve Satüryen (Oğlak, 10. ev vurgusu) potansiyelleri barındıran kişiler olabilir.
devam edecek...
Öncelikle emeğin için teşekkür edip sonrasında sorularına ve yorumlarına cevap vereyim...Türkiye şartları göz önüne alınırsa çocukluğumda maddi ve ya manevi pek bir sıkıntım olmadı diyebilirim...Güzel bir aile ortamım vardı...Sadece küçük yaşta bile olsam "abi" olma ağırlığı, evin tek erkeği olma ağırlığı vardı...ayrıca çok ağır hastalıklar geçirmemden dolayı yaşadığım sıkıntılar ve ailemin beni durumumuza göre "mütevazi" bir şekilde yetiştirmesinden dolayı gerek maddi gerekse sosyal alanlarda biraz kısıtlayıcı davranışlarından bende ki hevesleri baltalamasından başka pek bir sorunum yoktu (bu sonradan onlar için çok byük sorun oldu ki hala benim bu hevessizliğimi kırmam için çaba sarfediyorlar, ama bi kere yengeç hafızası belleğine kazımış). "Ve tabiri caizse her şartta ‘’dağ gibi dimdik’’ durabilmesini başaran, ketum, güçlü (soyut anlamda) anne imgesinin sahipliğinde misiniz?" bu cümleyi okuyunca hayat felsefemi sizin ağzınızdan duymuş gibi oldum... bu benim tüm benliğimi saran bir idealdir ve her zaman en zor koşullarda ve anlarda dimdik duran, sakin, soğukkanlı, planlı ve kararlı oldum... bunu farkeden çevremde ki bir kaç insan hep kendi zor anlarında yardım isterler... bende kendi tecrübelerime dayanarak yardımcı olmaya çalışırım...hayatımda kimsenin kolay kaldıramayacağı bir kaç anda oldukça olgun davranabilmişimdir...hala şükrederim bu hallerime...
Aslında içimden oldukça alıngan olmama rağmen bunu dışarı pek yansıtmam...ironiye vurarak geçiştiririm ama içimde o alınganlık oluşur... bazılarını belli ederim(insanına göre).. ama çok kırılgan olduğumun farkındayım... "Duyarlılık" kavramını "objektiflik" gerektiren konularda daha çok öne çıkarırım... "yuvarlak hatlar" kısmına katılıyorum aynen dediğin gibi... "buğulu bakışları" bilemiyorum o kadar değişken ki bakışlarım nasıl olduğunu bende bilemiyorum... dediğin gibi buğulu baktığı zamanlarıda biliyorum, oldukça delici olduğunuda, çok donuk bazen ışıl ışıl olduğunuda... "Aşırılık" konusu hayatımda söz sahibi diyebilirim... bu "melankolizm" de geçerli maalesef.. böyle bir konuma düşünce en uçta yaşarım bunu... alkol konusunda içince tam içenlerdenim...ama her zaman aramam...belirli aralıklar veya ruh hallerime göre sıklığı değişir...bu anlamda rahatım... sigara konusunda maalesef günde 2 paket tüketiyorum....severek içiyorum... depresyona da kaç kere girdim çıktım hatırlamıyorum sayısını bir o kadar fazla yani
... ama bu hallerimde de olsam hiç bir zaman "çok fena" bir şekilde yaşamadım... hayat güzel çünkü... "tembellik" hayatımda ki en büyük sorun... gayette iyi kilo aldırıyor maalesef... güzel transit yakalarsam çok çalışkan olabiliyorum ama çoğu zaman yakalanmıyor işte
... hayalci yaklaşımlar bazen pozitif bazende negatif etkiler veriyor hayatıma ama gene vazgeçemiyorum bu yaklaşımlardan... yufka yüreğim ve merhametimden çektiğim kadar hiç bir şeyden çekmedim sanırım..." kırmak " olgusunu düşünmeyeceği diye kendimi çok yıprattım hayatım boyunca ama hala daha vazgeçemedim bu durumdan... ikili ilişkilerde bahsettiğin tüm olumsuzlukları yaşamış bir insanım... ama dediğin tarzda haritalara sahip olan insanlar deildi bunlar..ama bu özellikleri düşününce duygusal ve hayalci ya da oldukça disiplinli ve düzenli insanlara garip çekimler hissederim....sonu hüsran olsada... ayrıca "garip" lik olgusunada inanılmaz bir çekimim vardır..ikili ilişkilerimde... umarım yardımcı olabilmişimdir sevgili Aprilios ... tekrar teşekkür ederim emeklerin için...