Haberciye Dikkat Edin
Haberci rehbere kulak verin ve son karar için acele etmeyin.
Pek çok soru var bu hafta sormak istediğiniz, hatta cevabını ölesiye merak ettiğiniz. Cevaplar gizli ve şaşırtmacalı bir şekilde derinlere gizlenmiş, ama siz hala onları yüzeyde arıyor olabilirsiniz. Görünen hedeflerde, veya dış dünyada yok bunların cevapları. Görünmez bir iple çok derinlere gitmeniz gerek, bulmak ve yüzleşmek için. Sonrasında, Kış dönencesine kadar (22 Aralık) deneyimle şekillenecek hedefler, inançla, iyimser bir hevesle ve adım-adım. Böylece kendi doğrunuzu bulmak için yepyeni fırsatları görebileceksiniz. Bunlar uzak, çok uzak ufuklara varabilmeniz için bir çağrı. Bu yola çıkarken, derinlerdeki korkulara işaret eden Hermes’a kulak vermeden yeterince gerçekçi olamazsınız. Yavaştan alın, O’nu duyabilmek için. Hatta boş kalın mümkünse. Bırakın suya kendinizi, sizi taşısın. Biraz karanlık ama hızlı geçecek, sadece 10 gün. Sonra gene iyimserleşecek ve yeni alternatiflere kulak vereceksiniz. Bu 10 günü yalnızlığa, kendi tekliğinize ve biraz da karanlığa ayırın. En derinlerde hükmeden karanlık güçle ve zaaflarınızla haberleşin. Ne ister ? Ne hedefler ? bir dinleyin. Sonra O’nu yukarıya davet edebilirsiniz. O zaman artık eskisi gibi olmayacak hiç bir şey. O karanlıklardan özgürleşmek işte böyle bir şey; ama deneyimlerken yazıldığı veya konuşulduğu kadar basit olmaz hiç bir şey. Eski güvenlik sisteminize bir meydan okuma bu.
Gene aynı hataları yapmaya izin verin kendinize, eğer kendinizi dinlemek için yalnız ve boş kalabilirseniz bu sefer gerçekleri göreceksiniz. Neden hep aynı yere gitmek istediğinizi, hep aynı güce kulak verdiğinizi, hep aynı şekilde ilişki kurduğunuzu, neden o saplantıyı beslediğinizi anlayacaksınız bu sefer. Kendi iç sesinizin tonu giderek güçlenecek. Sabredin biraz, başta çok derinlerden geldiği için kısık çıkabilir sesi. Gerçekçi sınırlarınız ve yapmak istedikleriniz bu sesin güçlenmesiyle şekillenecek ve cesaretiniz giderek artacak. Ancak gereğinden fazla ciddi olup başkalarına da hayatı zehir etmeyin. Zaten bu dönem başkalarıyla hiç ilgilenmeyin. Bu sadece sizi ilgilendiren bir mesele, o ses sizin kendi sesiniz ve onu duymak kendi kişisel sorumluluğunuz. Yeterince sessizlik ve yalnızlık olmalı ki kendinizle konuşabilin. İçinizden çağrıya koşup gelenler, sizin yüzleşmekten en çok korktuklarınız olacak, belki de bu yüzden cazibeleri çok güçlü, belki de en çok istediğiniz şey. Bu 13 günü (6-19 Aralık) kendi karanlıklarınızla bir randevu gibi düşünün ve sabırlı bir dinleyici olun. Gene aynı hataları yapın, korkuya rağmen, korktuğunuz kişi olun. 14 Ocak’tan sonra yeni cevapları uygulamaya alabilirsiniz. Korktuğunuz diğer yarınızla yeni bir yolculuğa çıkabilirsiniz. Kendinize tahammül edin biraz.
Bu süreç içinde manüpülasyonlara ve maksatlı yönlendirmelere elverişli bir zihniniz olacak. Dikkat edin ve sadece kendinize odaklanın. Uğruna güç mücadelesine girdiğiniz şeylerin sadece kendi meseleniz olması gerek. Aksi halde yeraltında yolunuzu kaybetmek işten bile değil. Her şeyi yapayalnız yapacağım diye de boşuna diretmeyin. Sıkıcı olmak zorunda değil bu yolculuk, aksine 19 Aralık’tan sonra eğlenceli olan riskleri alın ve kendinizle biraz dalga geçin. Olması gerektiğinden fazla yalnızlaştırmayın kendinizi, aynı yolculuğu paylaşanlar mutlaka vardır, ya da bu yoldan daha önce geçmiş olan ve yardım alabileceğiniz deneyimli rehberler vardır. Bu derece kısıtlamayın kendinizi, sorumluluğu üstlenmek kişisel bir eylemdir ama yardım istemek de sorumluluğu üstlenmek anlamına gelir. Sadece sizin yerinize kimsenin karar vermesine izin vermeyin yeter. Süreç sizin süreciniz, burada kendi sınırlarınızın güvencesindesiniz. Rehber size sadece aşağıda ve yukarıda neler olduğunu gösterebilir.
Şu anda yaşadığınız süreç karmaşık, derin ve fazlasıyla yüklü olacağı için 14 Ocak’dan önce bir sadelik ve netlik beklemeyin. Yeni kendinize tahammül için belki bu tarihi bir sınır olarak koyabilirsiniz. Sonrasında eski önceliklerinizi yeniden değerlendirecek, eleyecek ve hedeflerinizi yeniden yapılandıracaksınız. Yolculuğunuz ve sorduğunuz sorular değişiyor, şimdi üzerinize düşen bu değişimin önünde bir engel olarak direnmemek.
Yazan Meltem Ersoy 1 Aralık 2010
|