RE: Kuzey Ay Düğümü İkizler Burcunda
İLİŞKİLER
ÖZGÜRLÜK GEREKSİNİMİ
İkizler Kuzey Düğümü insanı bu enkarnasyonda özgürlüğe muazzam bir ihtiyaç duyar. Eğer bu dürtü onu yeni insanlar tanımaya itiyorsa, bu onun için sağlıklıdır ve canlılığında bir artışla sonuçlanacaktır. Ancak, eğer özgürlük arzusu onun "özgürlük kaseti"ni dinlemesine ya da başkalarıyla bağ kurma mücadelesinden kaçmaya dayanıyorsa, sonuç huzursuzluk ve yalnızlık olacaktır.
Bağ Kurma Korkusu
Başkaları bu insanın "bam teline basıp" onu sinirlendirdiklerinde, onun tepkisi ilişkiyi tamamen kesmek ve kendi "dağının tepesine" çekilmektir. O, insanlarla bağ kurmanın kendisini zayıf düşürdüğünü hisseder ve bilinçaltı olarak, başka bir kişi tarafından derin bir biçimde anlaşılmaktan korkar. Ayrıca, kendi gerçeklerini paylaşma sürecinden geçmek onun için düş kırıklığı yaratıcıdır. Gerçeğin ona çok kolayca gelmesine karşın, o bunu başkalarının anlayabilecekleri ve takdir edebilecekleri biçimde açıklamakta çok zorlanır.
İkizler Kuzey Düğümü insanı başkalarını dinlemeyi öğrenmekte olduğundan, sorular sormak onun için iyi bir alışkanlıktır. İyi bir dinleyici olmak, sorular sormak ve diğer kişinin yaşamına ilgi duymak demektir; bu insan bu süreçle meşgul olduğunda, mutlu ve huzurludur. O başkalarıyla derin ve samimi bir bağ kurmaya korkar; ama bunu yaptığında, kabul edilme ve tamamlanma duygusu derin bir biçimde doyum verici olur. O, geçmiş yaşamlarda erişmek için çok uğraştığı sükûnetle yeniden bağ kurabilir.
Yakın ilişkilerde başarı için, o kendisinin geçmişte bir "koza" içinde bulunduğunu kabul ederek başlamalıdır. O, korkuyu aşmalı ve niyetini bildirmelidir: O, kozasından çıkıp, diğer kişiyle yalnızca umutlar ve hayaller düzeyinde değil, korkular ve kuşkular düzeyinde de bağ kurmak istemektedir. O zaman, sohbet sırasında kendisini gözler önüne sererken, gerçekten dürüst olabilir. O yalnızca durumlarla ilgili iyimser genel bakış açısını paylaşmayacak, günlük yaşamın onun için gerçekten nasıl olduğunu anlatacak ve kendi mücadelelerinden de söz edecektir. Başkalarına karşı açık olması, onun günlük yaşamında tek başına hiçbir zaman elde edemeyeceği zaferlere erişmesine çok yardımcı olabilir.
BAĞLILIK
Bu düğümsel gruptakilerin çoğu evlenip "sakin bir yaşam" sürmek ister, ama onların bir yanı bu tür bir süreklilikten korkar. Onlar, gelişmek ve değişmek, dolaşmak ve değişik şeyler yapmak için özgür olmak isterler. Eğer onlar aynı yaradılıştaki birisiyle birleşebilirlerse, her iki dünyada da en iyi şeyleri elde edebilirler. Ama eğer özgürlüklerini sınırlayan bir ilişkiye girerlerse, bu ilişki genellikle yürümez.
İkizler Kuzey Düğümü insanı ilişkilerinde "bağlılığı" kolayca anlayıp kabul edemez. O kendi içindeki Gerçek ve uyum ipliğine bağlıdır. Felsefesinin etkilenmesini, değiştirilmesini istemez ve başka bir kişiyle inançlarını kaynaştırmadan ona nasıl tam olarak bağlanacağını bilmez. Bu insan, onu kendisi kılanın kendi gerçekleri olduğunu düşünür, o gerçeklerle özdeşleşir. Bununla birlikte, her iki kişi de açık oldukları ve birbirlerinin felsefelerini kabul ettikleri sürece, o farklı inançları olan biriyle birlikte yaşayabilir.
Bu insan, ilişki ve etkileşimlerini sınırlayan herhangi bir şeyi yapma konusunda da isteksizdir. O, toplumla ilişki kurmayı ve yeniden bütünleşmeyi öğreniyor ve bunu nasıl yapacağını anlamak için o birçok farklı insanı deneyimlemelidir. O, topluma Gerçeğin farkındalığını ve içsel uyum duygusunu getirmek ve o süreklilik ipliğini başkalarını da içerecek şekilde genişletmek ister. Değişik durumlarda değişik kişilerle "pratik" yaparken, başkalarıyla etkileşim sırasında kendi içsel mutluluğunu sürdürme yeteneğine daha çok güven kazanır. O zaman insanların ona daha çok yaklaşmalarına izin verebilir, çünkü kendi uyumunu koruyabileceğini bilir.
Böylece, İkizler Kuzey Düğümü insanının bir bağlılık ilişkisine girmesi daha uzun bir zaman alabilir, çünkü eğer o çok çabuk, çok derine giderse kendi içsel huzur duygusunu yitirir. Başkalarıyla ilişki ve etkileşimini kısıtlayacak bir evlilik ya da bağlılık aslında onun daha büyük hedeflerini ters etkiler. Onun toplumda ilerleme gereksinimini destekleyen bir partnere ihtiyacı vardır. Potansiyelini tam olarak gerçekleştirebilmek için onun epey "uygulama" deneyimine ihtiyacı vardır. Bu, tek eşliliğin onu ters etkileyeceği anlamına gelmez sınırlanmaması gereken şey, onun değişik insanlarla zihinsel etkileşime girebilmesidir.
VARSAYIMLARA GÖRE DAVRANMAK
Bilinçaltındaki tüm "düzenbazların" içinde, İkizler Kuzey Düğümü insanının ilişkilerini en sık sabote edeni, onun varsayma eğilimidir. O, olguları bir araya getirmeden ya da başkalarına bilgi vermeden hareket ettiğinde, düş kırıklığına uğrayabilir. Kuşku duyduğunda, o diğer kişiyle konuşmalı ve onu yargılamadan dinlemelidir. O başkalarının "her şeyin yolunda olduğunu" bildiklerini varsaydığında ise, çoğunlukla başı derde girer. Durumu günbegün kontrol ettiğinde diğer kişinin nasıl olduğunu öğrendiğinde ve kendisinin nasıl olduğu hakkında bilgi verdiğinde çok daha mutlu olacaktır. Başarılı ilişkiler yaşamak için, o aradaki iletişim hatlarını açık tutmaya çaba göstermelidir.
İLETİŞİM EKSİKLİĞİ
Bu insan bir ilişkinin içindeyken, diğer kişinin onun ne hissettiğini bildiğini ve onun deneyimlemekte olduğu şeyi deneyimlediğini varsayma eğilimindedir. Örneğin, bir adamla çok güzel bir gece geçirmiş olan bir kadın müşterim vardı. O geceden sonra adam onu hiç aramadı ve o da adamın kendisinin hissettiğinden daha farklı bir şey hissetmiş olduğunu varsaydı. Ama gerçek, müşterimin bunu bilmiyor olduğuydu! Adamın onu aramamasının çeşitli nedenleri olabilirdi: O, müşterimin telefon numarasını kaybetmiş olabilirdi; henüz bitirmediği bir başka ilişkinin içinde olabilirdi; öncelikle ilgilenmesi gereken bir işi çıkmış, bu kadar uzun bir aradan sonra müşterimi aramaya utanmış olabilirdi; ya da müşterimin çıkardığı sonuç doğru olabilirdi. Ama müşterimin yapacağı en iyi şey, adamı arayıp, yaşamının nasıl gittiğini sormak, o geceden ne kadar çok zevk almış olduğunu açıklamak ve onu neden aramadığını sormak olabilirdi. Bu düğümsel gruptaki insanlar olumlu sonuçlara inanmalı ve yaşamlarında olumlu sonuçlar yaratmanın sorumluluğunu üstlenmelidirler.
İkizler Kuzey Düğümü insanı bir ilişki içindeyken, çoğunlukla, diğer kişiyi uzun süreler aramaz. Eğer o olumsuz bir şeyin içinden geçiyorsa ya da yaşamındaki bir şeyden emin değilse, diğer kişiyle temas kurmak istemez, çünkü şunu söylemek zorunda kalmak istemez: "Aslında, erkek arkadaşım beni terk etti," ya da "Kredi kartımı geri aldılar." O olumlu durumu paylaşabilmek için her şey düzelene dek beklemek ister en iyi durumda değilken iletişim kurmak istemez.
Doğal olarak, birçok kişi bu iletişim eksikliğini ilgisizlik olarak yorumlar. Bu insan iletişim eksikliği yüzünden birçok romantik ilişkiyi yitirmiştir, diğer kişi onun ilgilenmediğini varsayarak başka birisiyle ilişkiye girmiştir. Eğer o bir ilişkiyi sürdürmeyi gerçekten istiyorsa, diğer kişinin "her şeyin yolunda olduğunu" bildiğini varsayamaz. Aradaki bağı sürdürmek için o kişiyi düzenli olarak aramalı ya da ona yazmalıdır. Eğer bir kuşku ya da belirsizlik döneminin içinden geçiyorsa, bunu şöyle açıklayabilir: "Seni aramakta tereddüt ettim, çünkü seni hemen şimdi görmeye hazır değilim. Yaşamımda bazı şeyleri bitirmeliyim, ama seni düşündüğümü bilmeni istedim ve nasıl olduğunu öğrenmek istedim."
Eğer arada bir yanlış anlama varsa, bu insan bunu düzeltmenin sorumluluğunu da üstlenmelidir. O diğer kişiyi potansiyel sorunlara karşı uyarmayı da yararlı bulabilir: "Bazen insanların ne dediğini işitmiyorum, çünkü zihnim ileri atlıyor. Eğer seni anlamadığımı düşünüyorsan, lütfen bunu bana bildir, çünkü seninle açık bir iletişim kurmak istiyorum." ikizler Kuzey Düğümü insanı bir şey düşünüyor olabilir ve bunun diğer kişi tarafından anlaşıldığını varsayabilir. Herkesin dünyayı onun gibi yorumlamadığını öğrenmesi bu insan için bir şoktur. Onun diğer kişiyle birlikte çifte kontrol yapması ve zihnindekini ifade ettiğinin bilincinde olması gereklidir. Eğer o diğer kişiyi kendi düşünce ve fikirlerinden incelikli bir biçimde haberdar ederse, ilişkisinin yeni ve olumlu bir biçimde değiştiğini görecektir.
DUYGULARI İFADE ETMEK
İkizler Kuzey Düğümü insanı kişisel deneyimleriyle ilgili kendi bakış açısını acele etmeden, doğru biçimde ifade ettiğinde, diğer kişi bundan derin bir biçimde etkilenir. Bunun bir sonucu olarak, İkizler Kuzey Düğümü insanı kabul edilmenin ve duygularının anlaşılmasının sevincini yaşar. O, her şeyi "haklı" olmak ya da bir görüşünü kanıtlamak zorunda olmadan paylaştığında, sonuçlar yürekten gelen sonuçlar olacaktır. Başkalarına ruh düzeyinde ulaşmak için, o ne hissettiğiyle ilgili gerçeği söylemelidir.
Örneğin, bu düğümsel gruptan olan ve kız arkadaşı onun kredi kartıyla bir giysi mağazasında beklenmedik bir harcama yapmış olan bir müşterim vardı. Müşterim onunla yüzleşti ve bu alışverişin giysileri içerdiğini bilmesine rağmen, kız arkadaşının parayı neye harcadığını itiraf etmesini istedi. Kız arkadaşı ona "evle ilgili şeyler" dediğinde, müşterim onun doğruyu söylemesi için öylesine ısrar etti ki, kız ilişkiyi bitirdi. İkizler Kuzey Düğümü insanı yalandan nefret eder ve ona yalan söylenmiş olduğunu düşündüğünde, kendi haklılığından emin olmaktan kaynaklanan bir öfkeyle tepki gösterme eğilimindedir. Ancak, söz konusu durumda adamın tepkisi de doğru değildi. O şöyle demeliydi: "Seninle konuşmak istediğim ve benim için çok önemli olan bir şey var. Kredi kartımda bazı beklenmedik harcamalar buldum, bu yüzden bir yanlışlık olup olmadığını anlamak için kontrol ettim. Üzerinde senin imzan bulunan üç kredi kartı makbuzu vardı ve bunlar giysi harcamalarıydı. Benim hep cömert davrandığımı biliyorsun iyi giysilere sahip olmanı isterim ama kredi kartımı kullanmadan önce sormadığın için kendimi incinmiş ve aldatılmış hissediyorum."
O zaman, bu dürüstlükten, gerçeğin bir sonraki düzeyi ortaya çıkabilirdi: Olguları ve hissettiklerini dürüstçe ortaya koyarak, müşterim kendisini kız arkadaşının karakterini daha doğru biçimde görmeye açabilirdi. Kız arkadaşı, onunla daha büyük bir ahlaki uyuma girecek şekilde değişebilirdi, ya da müşterim onun yakın bir ilişki için uygunsuz bir partner olduğunu görebilirdi. Bu insan, başkalarına ahlaken gelişmeleri için bir şans vermelidir. O, ancak kendisi dürüstçe davrandığında diğer kişiyi doğruyu söylemeye zorlamak yerine, kendi duygularını dürüstçe açıkladığında buna zemin yaratabilir.
KENDİ HAKLILIĞINDAN EMİN OLMAK
İkizler Kuzey Düğümü insanı başkalarının "gerçeğine" özellikle her gün ilişkide olduğu insanların gerçeğine karşı güçlü bir biçimde direnir. İnsanların ona yalan söylemek zorunda olduklarını hissetmelerinin nedenlerinden biri de bu olabilir bu insan diğer kişinin neler yaşadığını gerçekten işitmek istemiyor olabilir. Ama onun dinlememe eğilimi, en çok önemsediği kişilerle arasında acı verici yanlış anlamalara yol açabilir.
O, "gerçeği" istediğini söylemesine karşın, başkaları ona gerçeği söylediklerinde sinirlenir. Ama eğer o gerçeği duymak istemiyorsa, bu tutum insanları ona yalan söylemeye teşvik edecektir. Hiç kimse "haksız çıkarılmak" istemez ve bu insan kimin haklı kimin haksız olduğu konusunda kendi haklılığından o kadar emin olabilir ki, diğerleri onun çevresinde bulunmak istemeyebilirler.
İkizler Kuzey Düğümü insanı, başkalarıyla olan mutlu uyuma felsefi Gerçeği zorlayıcı bir biçimde aramaktan daha çok değer vermeyi öğreniyor. Bu onun yargıyı askıya almasını da gerektirir. Bu insan bir başkasını yargılarken, o kişinin ahlak kurallarını hesaba katmaz. O kişiyi daha iyi anlamak için, bu insanın sorular sorması gerekir: "Okulda ne okudunuz? İlk işiniz neydi?" İkizler Kuzey Düğümü insanı her şeyi o kadar şimdiki zamanda görme eğilimindedir ki, o insanların yaşamlarının her zaman aynı olmuş olduğunu varsayar yine de, o insanlar onları şimdiki durumlarına neyin getirmiş olduğunu anlattıklarında, bu onun ilgisini çok çeker.
Eğer o diğer kişiden "gerçeği" ya da olguya dayanan doğruyu duymak istiyorsa, önce kendi güdüsünü çok berrak bir biçimde anlamalıdır. Onun güdüsü diğer kişiyi tanımak ve onun kendisini daha berrak bir biçimde açıklamasına yardımcı olmak mıdır? Yoksa onun güdüsü "haklı olmak" mıdır? Eğer asıl güdüsü dinlemekse, o kazanacaktır; eğer asıl güdüsü haklı olmaksa, kaybedecektir.
Eğer diğer kişilerin kendisiyle dürüstçe iletişim kurmalarını istiyorsa, ikizler Kuzey Düğümü insanı onlara eşitlik tanımalıdır. Ve dürüstlük gelişir onun ille de ilk karşılaşmalarda gerçekleşmesi gerekmez. Bu insan diğer insanların ona karşı daha dürüst davranmalarına fırsat verdiğinde, onun aradığı dürüstlük ortaya çıkacaktır. Kişisel ilişkilerde, o diğer kişiye dürüstlüğün onun için ne kadar önemli olduğunu o kişiyi kendisinden soğutmayacak şekilde, yapıcı bir biçimde anlatmalıdır. Örneğin, o süptil, ama açık bir biçimde başlayabilir: "Birbirimize karşı dürüst davrandığımız zaman, birbirimizi aldatmaya çalıştığımız zamanlardan daha çok eğleniyoruz. Dürüstlük bizi birbirimize daha çok yaklaştırıyor ve birbirimizi kabul etmemize yardımcı oluyor."
İKİYE BÖLÜNMELERİ İFADE ETMEK
Eğer bu insan zihninde bir çatışma sürerken kendisini birisine evet ya da hayır demeye zorlarsa, ne söylerse söylesin bu bir yalan olacaktır, çünkü gerçek onun yanıtı henüz bulamamış olduğudur. Böylece, "yanıt" ve diğer kişiye söylenecek doğru şey onun iki seçenek görebildiği ve bunlardan hangisini seçeceğini bilemediğidir. Bir kez diğer kişi bunu anladığında, İkizler Kuzey Düğümü insanı bir yolu deneyebilir ve o yolun iyi bir sonuç vermemesi durumunda diğer yolu seçme hakkını elinde tutar.
Örneğin, bu düğümsel pozisyonda bulunan ve kendisine bir büroda ya da evinde çalışma seçimi sunulmuş bir müşterim vardı. Bu hanım evde çalışmanın huzurunu ve yalnızlığını istiyordu, ama büroya gitmezse üretkenlik düzeyinin düşebileceğinden korkuyordu. Onun bana söylemiş olduğu şeyi patronuna söylemesi gerekiyordu: "Evde çalışmak istiyorum ve üretkenlik düzeyimi yüksek tutmak benim için çok önemlidir. Bu yüzden, evde çalışmayı denemek istiyorum, ama üretkenlik düzeyim düşerse, büroya dönmek isterim."
Bu enkarnasyonda, ikizler Kuzey Düğümü insanının fikirlerini değiştirmesi uygundur. Geçmiş yaşamlarda onun bunu yapmasına izin verilmemişti, böylece o şöyle demesi gerektiğini düşünür: "Bu böyledir. Bunun başka yolu yok." Ama şimdi o başka seçenekleri görmeyi öğreniyor ve daha çok bilgi edindiğinde, yeni bilgiden yararlanmak için yolunu doğal olarak değiştirecektir.
Öyleyse, bu insan kararını (ya da o sıradaki görüşünü) ifade ettiğinde, bunu çok katı bir biçimde sunmamaya çalışmalıdır ki fikrini değiştirme seçeneğine sahip olabilsin. "Bu yanlıştır ve her zaman yanlış olacaktır," demek yerine, o şöyle derse daha iyi olur: "Bu yanlıştır. Fikrimi değiştirebilirim, ama şimdi bu bana böyle görünüyor." Onun görüşleri değişebilir, bu yüzden onun nihai bir yanıtının olmaması uygundur.
AŞK İLİŞKİSİ
DEĞİŞİKLİK
İkizler Kuzey Düğümü insanının değişik insanlara bağlanma karma'sı vardır: Sosyal olarak uygunsuz kişiler, spor düşkünleri, lisede okulu bırakmış olanlar, üniversite mezunları. Onun aşk ilişkisine girdiği insanlar yamalı bir bohça gibidir. Bazen o kendi "tipinin" kim olduğunu merak eder, çünkü tüm bu değişik kişilerle yüzeysel bir düzeyde ilişki kurar! Ruhsal kimliğini daha çok hissettiğinde ve insanlarla mesajları nasıl paylaşacağını anladığında ise, bu kadar çok değişik tipte kişiyle birlikte olması ona anlamlı gelmeye başlar. Onun "gerçeği" bu kadar çok değişik yüzeyden geri yansıdığında, o bu gerçeği birçok farklı biçimde görebilir. Bu onun bir kavramın gerçekten "doğru" olup olmadığını anlamasına yardım eder ve o kavramın başkalarının değişik algılayışlarını etkilediğini görmekten sevinç duyar.
Örneğin, o kendi kendisine, "Yoksul nedir?" diye sorabilir. Sonra, o maddi olarak yoksul insanları izler ve bazı durumlarda yoksul olmanın bir kişiye zengin olsaydı sahip olabileceğinden daha iyi değerler verdiğini görür. Onun bu heyecan verici keşifleri, fikirlerini çevrede gerçekten olup bitenlerle karşılaştırma konusundaki açıklığından kaynaklanır. Onun aradığı uyum, diğer kişinin görüşlerini kendi gerçeğiyle bütünleştirmesinden gelir. Bu insanın başarması gereken şey, değişikliği, farklılığı kapsayan bir enerjiyi kabul ve tasdik etmektir.
İkizler Kuzey Düğümü insanı cinselliğini yaşamaya başladığında, etkileşime girecek değişik insanlar arama eğilimi gösterir. Birçok enkarnasyonda insan ilişkilerinin sıcaklığından yoksun kalmış olduğundan, o şekerci dükkânındaki bir çocuk gibi olabilir: Her şeyin tadına bakmak ister! Aslında, onun durumunda ve mantıklı sınırlar içinde bu bir yanlış değildir özellikle gençlik yıllarında. Bu insan başkalarıyla kendi içindeki o Gerçek ipliğini koruyarak ve paylaşarak ilişki kurmayı öğreniyor. Değişiklik, çeşitlilik onun Gerçeği kaybetmeden paylaşmayı öğrenmesine yardımcı olabilir.
Bu insanın geçmiş yaşamlardan gelen iyi gelişmiş bir dürüstlük duygusu vardır ve o asla bir başkasını yanlış yönlendirecek bir şey söylemez. O sırf diğer kişiyle yatmak için ona, "Seni seviyorum ve sonsuza dek seninle olacağım," demez. Bununla birlikte, geçmiş yaşamlardaki dinî eğitiminden kaynaklanan suçluluk duygusundan dolayı, o şöyle diyen bir ses tarafından taciz edilir: "Bunun yanlış olduğunu biliyorum, ben yalnızca tek bir kişiyle birlikte olmalıyım." O yolun onun için doğru olduğu bir zaman gelebilir, ama bu kararın kendini ayırıcı bir biçimde haklı görmeye kaymadan diğer kişiyle birlikteyken kendi gerçeğini korumaya dayanması gerekir. Değişik insanlarla flört ederken, o çekicidir ve aradaki bağı geliştirmek için "iyi davranmayı" sürdürür. O aynı "iyi davranışı" yalnızca tek bir kişiyle birlikteyken koruyabildiğinde, o zaman gerçekten doğru yolda olur.
O hâlâ değişik insanlarla flört etme süreci içindeyken, güdüsü net olmalıdır. Eğer, sadece, seks yoluyla yalnızlığından kurtulmaya çalışıyorsa, sonuçta o gece geçici bir doyum hisseder, ama ertesi gün duyduğu boşluk hissi artar. Bu yıkıcı döngüden kaçınmak için, o cinsel ilişkinin temeli olarak diğer kişiyle zihinsel bağı geliştirmeyi sürdürmelidir. Cinsel bir ilişkiden önce duygusal bir bağ oluşturmalıdır. O zaman cinsel etkileşim o gerçeğin sevinçli bir ifadesi olacak ve bu insan kendisini boş ya da suçlu hissetmeyecektir.
SAPLANTILI OLMAK
İkizler Kuzey Düğümü insanı, özellikle romantik/cinsel ilişkilerde diğer kişiye saplantılı bir biçimde bağlanabilir. Eğer o bir fikre ya da bir kişiye aşırı bağlanırsa, huzurlu ve yapıcı bir ruh halini yeniden kazanabilmek için saplantısının yönünü değiştirmelidir. Eğer bir fikri kafasına takmışsa, düşünüşünü dengeleyebilmek için başka bir bakış açısını dikkate almalıdır. Eğer başka bir kişiyi kafasına takıyorsa, bu daha yoğun ilişkiyi dengelemek için birlikte zaman geçireceği platonik bir arkadaş bulmalıdır. O zaman o ilk ilişkide başarılı olabilir. Seçenekleri olduğunu idrak etmek onun için daima iyi sonuç verir.
Bunun tam tersine, bu insan bağlanmamakta da aşırıya gidebilir. Bu enkarnasyonda, o yine Filozof Kral olmak ister, bu eğilimi gösterir ama o dağın tepesine çıktığında, orada başka kim olacaktır? Onun en tehlikeli saplantılarından biri, düşüncelerini içselleştirip benliğinin bir parçası haline getirmesidir; bu da onun ilişkilerinin ikinci sıraya düşmesine neden olur. O kendi düşünce sürecine çok yoğun bir biçimde odaklandığından, başka insanları kabul ve tasdik edemez. "Düşüncelerim o kadar doğru, o kadar anlamlı ki." O diğer insanların görüşlerini hiç önemsemeyebilir ve işte o zaman gerçekten zararlı çıkabilir. Eğer o başkalarının görüşlerine açık değilse, gereksindiği değişikliği ve çeşitliliği bulamayacaktır.
İkizler Kuzey Düğümü insanı insan ilişkilerine daha fazla ağırlık vermeyi öğrenmelidir; hedeflerine odaklanmaktan çok, insanlarla kaynaşmaya zaman ve enerji harcamalıdır. Eğer o aşırı düşünmeyi bırakabilirse, sonuçta insanlar bir hedef olabilirler.
YÜZEYSELLİK
Bu insan ilk karşılaşmalarda çok başarılıdır: Kendini tanıtıcı kısa konuşma, çekicilik, yüzeysel bağlantı. Ama o bir lokantadaki bir teşrifatçı gibidir diğer kişiyi iyi karşılar, herkesin anlayacağı bir kaç cümle söyler, ilk jestleri yapar ve gülümser; ama ondan sonra ne yapacağını bilmez. Romantik bir durumda o çoğunlukla tedirgin olur ve ya çekip gider ya da ilişkiyi hemen fiziksel düzeye taşımaya çalışır. Bu insan bedeniyle çok rahattır, böylece, bir kez o kişiyle cinsel olarak birleşmeye başladığında kendisini yeniden rahat hisseder. Ne yazık ki, eğer önce zihinsel bir bağ ve karşılıklı anlayış oluşturulmamışsa, onun cinsel ilişkileri çoğunlukla kısa süreli ve geçici olarak doyum verici olur; onlar derin ve doyum verici ilişkilere götürmez.
Bu insanın aşk serüvenleri yaşadığı birçok geçmiş yaşamı da olmuştur. O, Gerçeği aramak için bir dağın tepesine tırmanmaya hazırlanırken, yolda karşılaştığı çekici bir kişiyle cinsel bir serüven yaşamıştır. Ama bu insan kendisini bir ilişkiye adamak istemiyordu, o Gerçeğin peşindeydi, insanlarla besleyici bağlar geliştirmek ya da romantik ilişkileri daha derinleştirmek onun hedefine ters düşerdi. Bu enkarnasyonda, bu tür davranış insanlardan ayrı ve yalnız kalmaya götürür, ama bu insan başkalarıyla derin bağlar kurmaktan kaçmayı sürdürür. O başkalarına yakın olmak ister, ama bunu nasıl yapacağını bilmez. Ve bu beceriksizlik onun için, özellikle romantik durumlarda, çok düş kırıklığı yaratıcı olabilir. Bununla birlikte, ikizler Kuzey Düğümü insanı, bir kez bunu nasıl yapacağını anladığında, insanlarla bağ kurma konusunda çok yetenekli olduğunu bilmelidir. Bunun anahtarı diğer kişiye karşı gerçekten ilgi ve merak duymaktır. O nasıl düşünüyor? Onun için önemli olan nedir? Onun ilgi alanları nelerdir? Diğer kişinin ona vereceği mesaj nedir ve onun diğer kişiye vereceği mesaj nedir?
BİLİNÇLİ ETKİLEŞİMLER
İkizler Kuzey Düğümü insanı çok direkt konuşma eğilimindedir ve bu onun başını derde sokar. O, gerçekte ne söylemek istediğine daha derin biçimde bakmalı ve sonra onu sorumlu ve duyarlı bir biçimde ifade etmelidir.
Örneğin, yirmi altı yıldır ikizler Kuzey Düğümlü bir adamla evli olan bir müşterim vardı. Bir gün kocası eve geldi ve pat diye şöyle dedi: "Eşruhumla karşılaştım ve senden boşanmak istiyorum." Adam o kadınla yalnızca iki hafta önce tanışmıştı! Bu mesaj karısını şoke etmişti. Adamın bu sert bildirimine yol açan sorunların neler olduğunu anlamak için ikisi bir yılı aşkın bir süre yoğun yüzleşmelerde ve ruhsal incelemelerde bulundular. Sonunda adamın gerçekte istediği şeyin o kadınla birlikte olmak değil, karısıyla ilişkisini yeniden canlandırmak olduğu anlaşıldı. Onların karşılıklı olarak güçlü bir sevgiye dayanan iyi bir evlilikleri vardı ve bu kitabın yazıldığı sırada onlar hâlâ birlikteler. Adam istediğini elde etti: Karısıyla ilişkisi dönüşüm geçirdi. Ancak, karısı duygusal bakımdan asla düzelemedi ve kocasının ona yaşattığı şeylerden ötürü onu tam olarak bağışlayamıyor.
İkizler Kuzey Düğümü insanı sözlerinin yapacağı etkiyi dikkate almadan konuştuğunda başkalarını gereksiz yere incitebileceğini öğreniyor. Bu özellikle, o altta yatan gerçeği söylemek için değil de, sadece diğer kişiyi incitmek ya da onun dikkatini çekmek için konuştuğunda geçerlidir. O, ne hissettiğini kendi zihninde açıklığa kavuşturmalı ve ondan sonra onu en iyi şekilde nasıl söyleyebileceğine karar vermelidir. Onun güdüsü ilişkiyi yeniden canlandırmak mıdır, yoksa diğer kişiye kendisini suçlu hissettirmek midir? Çoğunlukla, bu insan direkt ve sert bir biçimde konuştuğunda, neler hissettiğini gerçekten ifade etmemektedir. O, sorunları daha sorumlu bir biçimde çözmeye odaklanmalıdır.
Yukarıdaki örnekte, koca, önceden iyice düşünmediği bir kararı pat diye söylemek yerine, karısıyla konuşup şöyle diyebilirdi: "Bak, çekici bulduğum bir kadınla karşılaştım. Onunla henüz bir ilişkiye girmiş değilim, ama bunu düşünüyorum, çünkü evliliğimizde çok mutsuzum." Doğruyu olgulara dayanan, mantıklı bir biçimde söylemesi, onun istediği şeyi evliliğinin yeniden canlanmasını karısını perişan etmeden elde etmesini sağlayacaktı. Onlar ilişkilerindeki temel sorunları çözmek için birlikte çalışabilirlerdi. Ve sonuçta bir arada kalmalarına karşın, şok ve endişe o denli büyüktü ki, ilişkileri hiçbir zaman tam olarak düzelmedi.
İkizler Kuzey Düğümü insanı kendisini diğer kişinin yerine koymalı ve hangi yaklaşımın o kişiyi rahatlatacağını anlamalıdır. Sözcükleri saygıyla kullanmak, bu insanın diğer kişilerle olumlu biçimde bağ kurmasına yardımcı olur; bu, mutlu ilişkileri sürdürmenin anahtarlarından biridir.
HEDEFLER
Mesajlar Vermek ve Almak
İkizler Kuzey Düğümü insanı iletmesi gereken mesajları nasıl vereceğini ve alması gereken mesajları nasıl dinleyeceğini öğreniyor. Bunu en etkili biçimde yapmak için, o zihnin farklı işlevlerini birbirinden ayırt etmeli ve olgulara dayanan, mantıklı bir yönelimi destekleyen veçheyi vurgulamalıdır.
SEZGİYE KARŞI BİLGİ
Bu insan birçok enkarnasyonun felsefesini geliştirerek ve sezgisine güvenerek geçirdi. Gerçeği kişisel olarak ve tek başına ararken, sezgisel biliş onun en iyi rehberiydi. Ancak, şimdi o topluma geri döndüğünden, olgulara dayanan bilgi onun toplumla yeniden içsel huzura kavuşacak biçimde birleşmesine yardımcı olacaktır. Eğer o sadece sezgiye dayanan kararlar verirse, bu hemen her zaman başkalarından ayrı ve yalnız kalmasıyla sonuçlanır. Eğer o bir durumla ilgili olarak kararsızlık ya da sıkıntı hissediyorsa, daha fazla bilgi aramalıdır. Bu insanın yanlış anlaması kolaydır ve o öyle bir şey olmadığı durumlarda bile kendisini reddedilmiş hissedebilir.
Bununla birlikte, eğer o bir şey hakkında güçlü bir sezgi hissediyorsa, onu hemen bir kenara itmemelidir. Onun yapacağı en iyi şey, acele etmeden zihnini rahatlatacak sorular sormaktır: "Ne söylediğini duydum, ama bir nedenden ötürü bu konuda içim rahat değil. Nasıl bir işe girdiğimden emin olmak için biraz daha bilgi edinmek istiyorum." Bu insan, ona içindeki "gerçeğin" güven verici hissini veren bilgiyi toplamaktan her zaman yarar görür.
SPONTANELİĞE KARŞI MANTIK
Bu enkarnasyonda, spontane itilimlere dayanan kararlar vermek ikizler Kuzey Düğümü insanının yararına olmaz. Eğer o bir uçağa atlayıp Peru'ya gitmek için spontane bir arzu duyarsa, durmalı ve bu fikri mantıksal olarak gözden geçirmelidir. Güvene ya da yüksek umutlara dayanan kararlar yerine, mantığa dayanan kararlar, uzun vadede onun için en iyi sonucu verecektir. Bu enkarnasyonda, bu insan bütün olguları hesaba katmadan kestirmeden gidemez.
İkizler Kuzey Düğümü insanı günlük durumlara mantık uygulamanın değerini de öğreniyor. Örneğin, eğer onun gerçeklerinden biri dostluğun değerine inanmaksa, o bu hedefi dostluk yaratmayı aklında tutmak ve sonra hangi davranış tarzının dostluk yarattığını mantıklı olarak gözlemlemelidir. Sıradan bir tanışıklıktan bir dostluk nasıl gelişir? Başarılı dostluklardaki ortak paydalar nelerdir? Onun aradığı dostlukları hangi davranışların en iyi şekilde yaratabileceğini mantık ona söyleyecektir. Her şeyin üzerinde, mantık onun için sakinleştiricidir. Mantık ona, iyi bir sonuç yaratacak sırasal bir süreç sağlar, bu da onun için sakinleştiricidir. O mantığı kullandığında, kendisini topluma bağlanmış hisseder ve toplumda nasıl etkili bir biçimde manevra yapabileceğini anlar. Yeni durumlarda, nasıl ilerleyeceğini mantıklı biçimde plânlayarak endişesiyle başa çıkabilir, çünkü plânlama ona gereksindiği süreklilik hissini verir.
DİNLEMEK
İkizler Kuzey Düğümü insanı Gerçeğin enerjisini topluma yaymak için buradadır. O bir insanın daha yüksek bir gerçeği görmesini sağlayamadığında, bu çoğunlukla onun o kişinin gerçekte ne söylediğini dinlememesinden kaynaklanır. O uygun bir biçimde karşılık vermemektedir. Sohbet sırasında o diğer kişinin nereden geldiğini doğru olarak algıladığında, kendi gerçeğini onun anlayabileceği şekilde açıklamak için sözlerini ve zamanlamasını o kişinin düzeyine uydurabilir. O uygun biçimde karşılık verdiğinde, kopukluk hissi yok olacaktır. Bu onun sabır göstermesini gerektirir. Bu, ayrıca onun zaman ve enerji yatırımı yapmak için o potansiyel bağın içerdiği olanaklar karşısında yeterince heyecan duymasını da gerektirir.
Ama bazen bu insan kimin onun sabrına "layık" olduğu konusunda yargılayıcıdır. İroni şu ki, o karşılaştığı hemen herkesle doğru iletişim kurma kapasitesine sahiptir! O, kendisi gibi Gerçeği arayan insanları aramaya alışıktır, ama bu enkarnasyonda o yalnızca diğer filozoflarla konuşamaz. O sıradan insanları dinlemelidir: Postacıyı ya da bakkal dükkânındaki tezgâhtarı. Onun bağlantı kurabileceği birçok değişik insan vardır ve mesaj verebileceği insanları kendisi bulmalıdır.
Ama o, evrenin ona doğru kişileri getireceğine güvenmelidir. Söylediklerinin karşısındaki tarafından berrak bir biçimde anlaşılmadığı her seferinde, onun sabır göstermesi gereken kişi o kişidir. Böyle bir durum, bu insan için, yavaşlamasını ve dikkatini karşısındaki kişiye vermesini işaret eden bir kırmızı bayraktır.
DİPLOMASİ
İkizler Kuzey Düğümü insanının bu enkarnasyondaki esas amacı öğretmektir. Başkaları günlük yaşamda Gerçeğin öneminin farkında olmadıklarında, bu durum bu insana öğrenmiş olduklarını yumuşak bir biçimde öğretme fırsatını verir. O bunu yumuşak, sevecen ve mizahi bir biçimde, anlayışla, diplomatça, tatlı dille yapmalıdır. O, mesajlarını diğer insanları "yanlış, kusurlu" olarak nitelendirmeyecek biçimde paylaşmalıdır. O zaman diğerleri savunma haline geçmezler ve mesajı başarıyla alabilirler.
İkizler Kuzey Düğümü insanı doğal olarak yardımseverdir; birisinin başının dertte olduğunu gördüğünde, yardıma koşan ilk kişilerin arasında yer alır. Bununla birlikte, o fikirlerinin ardındaki kesinliğin kendi haklılığından emin olma niteliğini taşıdığını fark etmediğinde, ses tonu ve konuşma tarzı diğerlerine "vaaz vermek" gibi görünebilir. O gerçekten diğer kişiye ortadaki sorunun çözümünü sunmak ister. Ama o, çözümü bilse bile, eğer konuşma tarzı saldırgancaysa diğer kişinin onu işitemeyeceğini öğreniyor. Tıpkı bir çocuğa ilaç içirmeye çalışmak gibi, mesajı şekerle kaplamak onun herkes tarafından alınmasını kolaylaştırır. Bu insan davranış inceliğini öğrenmelidir: Fikirlerini kısa, bilgilendirici bir biçimde paketlemeyi öğrenmelidir ki diğerleri onu yutmaya istekli olsunlar.
AkIl Danışmak
İkizler Kuzey Düğümü insanı akıl danışmaktan kaçınır, çünkü bunun onun emin olmadığını göstereceğinden korkar ve diğer kişinin ne söyleyeceğini zaten bildiğini düşünür. Oysa diğer kişi onun beklediğinden çok farklı bir şey söyleyebilir ve bu da onun ikilemini çözecek şeyin ta kendisi olabilir! Başkaları bu insanın durumu farklı açılardan görmesine gerçekten yardımcı olabilir ve ona yeni içgörülere ulaşma fırsatı verebilirler.
O, bir sorunu olduğunu açığa vurmamış olsa da, başkalarının bu sorunun farkında olduklarını keşfettiğinde hep şaşırır. O, eğer iyimser bir yüz sergilerse, diğer insanların her şeyin yolunda olduğunu düşüneceklerini sanır. Gerçekte, diğerleri bu insanın ruh hallerine karşı epey duyarlıdırlar ve ona yardımcı olacak bilgiyi verebilirler.
GENİŞLEME VE BÜTÜNLEŞME
EĞİTİM
İkizler Kuzey Düğümü insanı için resmi eğitim yararlıdır ve o yeni bilgiler edinmekten hoşlanır. Bu tür geniş öğrenim onun "büyük tabloyu" görmesine yardımcı olur ve onu toplumun düşünce tarzıyla temasa geçirir. Bu ona bir yapı sunar ve değişik bakış açılarıyla karşı karşıya bırakır; bu da onun kendi "Gerçeği”ne saplanıp kalmasını önler. Okumak da onun yaşamı bir başkasının düşünce perspektifinden görebilmesini sağlar. Bu insan bir bilgisayardaki boş sabit (hard) disk gibidir: O bilgiye açtır. Ve değişik konularda okumaktan hoşlanır; aksi takdirde okumaktan sıkılabilir. Okumak, bilgisini genişlettiği gibi, ona başkalarıyla konuşacağı çeşitli konular da sağlar; bu da onun ilişki kurma yeteneğine daha çok güvenmesini sağlar.
Yeni Çevreler
Bu insanın kendisini değişik kişiler tarafından çevreleneceği durumlara sokması sağlıklıdır, çünkü bu insanların her biri ona kendisi hakkında yeni bir şey öğretir. O çoğunlukla her şeyi ahlakçı ya da ruhsal bir biçimde görür, bu yüzden, başkalarından aldığı dersleri yüreğinin derinliklerinde hissetmeye ve hayata geçirmeye gönüllüdür. Yeni durumlar onu kim olduğunu ve neye inandığını sorgulamaya zorlar. Bu yüzden o insanlarla buluşmaya, sorular sormaya, okumaya başlamalıdır: Başka bir deyişle, her yeni durum hakkında bilgi edinmek için yapabileceği her şeyi yapmalıdır. Bu onun için, dünyayı diğer insanların bakış açılarından görmeyi sağlayacak bir başka fırsattır.
Eğer İkizler Kuzey Düğümü insanı durgun bir yaşam sürüp kişisel gelişimden kaçınmaya çalışırsa, dışsal bir olay vuku bulacak ve onu yeni bir mücadeleye doğru itecektir. Bu onun "kaderinde olduğundan," sezgisinin işaret ettiği yere gitmeyi ve hayatta gönüllü olarak ilerlemeyi seçmesi onun için daha akıllıca olur. Ama bu insan, öğrenmesi programlanmış olan dersleri öğrenmeye direnebilir. O bu eğilimin farkında olmalı ve bir "uyanış çağrısı" almanın gereksiz zihinsel ya da bedensel acısından kaçınmak için değişmeye bilinçli olarak açık olmalıdır. O değişimi seçtiğinde, yeni durumlar onu harekete geçirir ve tekrar yaşam akışına sokar.
Yazı Yazmak
İkizler Kuzey Düğümü insanının aradığı bütünleşmeyi yaşayabilmesinin en iyi yollarından biri de onun düzenli olarak bir günlük, kitaplar, makaleler, vb. yazmasıdır. Eline kalemi alıp düşündüklerini yazma süreci onun güvenli ve istikrarlı bir biçimde köklenmesini sağlar. Yazı yazmak onun içsel huzursuzluğunu yatıştırmasını, gerilimi ve endişeyi ona huzur veren bir biçimde boşaltmasını sağlar.
Bu insan son derece yetenekli bir yazardır, ama yazmış olduklarına çok daha sonra dönüp bakana dek bunu anlamayabilir. Onun, düşünceleri kâğıt üzerinde basit bir biçimde açıklığa kavuşturma ve sözcükleri çok aşan şeyleri ifade edebilme yeteneği vardır. Ayrıca, sorunlarını ya da deneyimlerini yazmaya başladığında, bu onun bilinçaltını odaklar ve aradığı yanıt onun içinden gelip kâğıda dökülür!
Yazı yazmak onun için büyük bir rahatlamadır. Eğer o birisine sinirlenmişse, ya da kendisini yanlış anlaşılmış hissediyorsa, en iyi terapilerden biri o kişiye bir mektup yazmasıdır. Onu hiçbir zaman göndermese bile, o mektubu yazması onun kendisini çok daha iyi hissetmesini sağlar. O, hatta şöyle bile yazabilir: "Zor bir gün geçirdim, kendimi çok gergin hissediyorum." Onun o anda her neyi fark ediyorsa onu yazması bile, o yoğun zihinsel enerjinin bir kısmını boşaltacaktır. Bu şekilde, o ağır zihin sel stresi boşaltır ve kendisini ona huzur veren çözümlere açar.
Bu insan için, yazı yazmak iyi bir meslek de olabilir. O kadar çok esneklik ve gelişme olanağı vardır ki, yazı yazmak onun aradığı "tek şey" olabilir. Böylece, onun bir şirkete ya da kuruma bel bağlaması gerekmez; o herhangi bir yerde ve kendisi olabilir ve yaşamının işini yapar ve bu ona çekici gelir.
Konuşmak
İkizler Kuzey Düğümü insanı sessizliğe o denli alışmıştır ki, büyük gruplar içinde mesajını paylaşmaya utanabilir oysa o çok iyi bir konuşmacı olabilir. Grubun diğer üyelerinin görüşlerini dinledikten sonra, ifade edilen ile gerçekte olup biten arasındaki çelişkiyi fark edebilir. Bu durumda, olgulara dayanan deneyiminin gerçeğini paylaşmak onun işidir. O öyle bir enerji ve tutku hissedebilir ki, doğru şeyi söylemiş olduğundan emin olamayabilir. Ama eğer durumu uyum içine sokmak için bir şey söyleme itilimi duyarsa, bunu yapmalı ve onu paylaşmalıdır.
Bunu başarıyla yapmanın anahtarı, onun önce diğer kişinin söylemiş olduğu şeyi duymuş ve anlamış olduğunu kabul ve tasdik etmesi, sonra da o kişiyi onaylayacak şekilde olumlu bir karşılık vermesidir (örneğin, "Etkili, güzel, içtenlikle, cesaretle konuştunuz," vs.) Onun diğer kişiyle bir bağ oluşturmak için o kişinin sözcüklerini kullanması da yararlı olabilir. O, önce diğer kişinin söylemiş olduğu şeyi kabul ve tasdik ettiği sürece, o kişi de onun söylediği şeyi kabul ve tasdik edebilecektir.
ÖĞRETMEK
İkizler Kuzey Düğümü insanı bu kez öğretmek için enkarne olmuştur. O, topluma Gerçekleri, prensipleri ve ahlak kurallarının pratik uygulamasını sunmak için buradadır. O evrensel yasayı anlar ve başkalarının onu günlük durumlara pratik biçimlerde uygulamalarına yardımcı olmak ister.
Bu insan, Gerçeğin sözcüklerin ardında yattığını ve başkalarının sordukları soruları anlamak için onların sözlerini dikkatle dinlemesi gerektiğini öğreniyor. Eğer o kendi Gerçek fikrini bırakıp gerçekten dinlerse, diğer kişinin inanç sistemine kendiliğinden uyumlanacak ve içten bir soruyla ya da yeni bir bilgiyle her ikisinin de perspektifini Gerçeğin yeni bir farkındalığına yönlendirecek olan sözleri spontane bir biçimde söyleyecektir.
İkizler Kuzey Düğümü insanı kendisini filozoftan çok öğretmen olarak gördüğünde, Gerçeği paylaşma deneyimi tümüyle değişir ve onun için tam bir mutluluk haline gelir. Öğretmen olarak, o kendisinin bildiğini başkalarının bilmelerini beklemez, bu da mesajlarını iletirken ona daha çok sabır verir. O bir insanın kendi gerçeğini bulmasına yardım ettiğinde, uyum hisseder ve Gerçeğin mevcudiyetinden gelen sıcak duyguyu paylaşır.
Öğretmen olarak, bu insan önyargılı bakış açılarından arınmalı ve diğer kişinin onu kendi ulaştığı sonuca yönlendirmeye çalışmadan özgürce düşünmesine izin vermelidir. Bu, gerçek bir soru ile belli bir etki yaratmak için sorulan soru arasındaki farktır. Gerçek bir soru, diğer kişiyi soruyu kendi içsel gerçeğiyle uyum içinde yanıtlamaya yöneltir, diğer soru ise diğer kişiyi önceden saptanmış belli sonuçlara ulaşmaya yönlendirir. Belli bir etki yaratmak için sorulan sorular bu insanın işine yaramaz; gerçek sorular ve mantık, İkizler Kuzey Düğümü insanının başkalarının daha yüksek bir algılama düzeyine ulaşmalarına yardımcı olmak için getirdiği armağanlardır. O gerçek bir öğretmen gibi davrandığında, herkesin kazançlı çıktığı bir biçimde davranmış olur.
Topluma Uymak
İkizler Kuzey Düğümü insanı, insan ilişkilerine değer vermeyi ve başkalarıyla günlük etkileşimlerinde iyi niyeti korumanın önemini öğreniyor. O kendi Gerçeğinin ve amaçlarının çok farkında olma eğilimindedir ve bu yüzden başkalarına yumuşak ve nazik bir biçimde davranmanın önemini unutabilir.
Birçok geçmiş yaşamında ruhsal gerçeği yaşamış olduğundan, bu insan dürüst ve kendini gözler önüne seren bir iletişime kapı açabilir. O bunu yaptığında, ilgili herkesi bir sonsuzluk duygusu kutsar ve aydınlatır. Atmosfer, ruhtan ruha iletişim hissiyle yüklüdür. Daha sonra şu his ortaya çıkar: "Haydi, bu geceyi kutlayalım... Haydi, geçmişe ağlayalım ve gülelim... Haydi, geleceği plânlayalım ve düşleyelim... Haydi, şu anda sadece olalım ve birlikte paylaşalım." ikizler Kuzey Düğümü insanı "haklı" olmak ya da kahraman olmak istemeden derin benliğini gözler önüne sermeye gönüllü olduğunda, tamamen yeni bir iletişim düzeyini açabilir.
Sorular
Sorular bu insan için çok değerli bir araçtır. Onun bir soru sorması bir yanıt bulmasından daha iyi olabilir. Eğer o birisiyle anlaşamıyorsa, o kişinin ne düşündüğünü dürüstçe anlamaya çalışarak ona bir soru (yönlendirici bir soru değil, gerçek bir soru) sormalıdır, ikizler Kuzey Düğümü insanının enerji alanı içinde Gerçek bulunduğundan, diğer kişi soruyu yanıtlama sürecinde kendi gerçeğine rastlayabilir!
Onun güdüsü bağ kurmak olduğu sürece, o doğru iletişim kurma biçimini ne söylemesi ve onu nasıl söylemesi gerektiğini kendiliğinden anlar. Bunu nasıl yapacağını kavrayana dek, bu ona zor gelebilir ve bilinçli bir çaba gerektirebilir. O kendisini dinlemeye ve sorular sormaya zorlamalıdır ve içindeki huzursuzluğu kontrol etmek ona zor gelebilir. Yine de, ikizler Kuzey Düğümü insanı için, daha çok bilgi edinmek amacıyla sorular sormak çok önemlidir. Bu onun kendisini içinde bulunduğu "anda" hissetmesine ve etkileşime katılmasına yardımcı olur.
Bu insana zorluk çıkaran yanlış anlama, iki tür konuşma olduğu fikridir: İnsanların yalnızca günlük yaşamlarından söz ettikleri normal sohbet ve ancak ruhu araştıran önemli bir konuyu tartışırken meydana gelebilen çok daha derin bağlar. İroni şu ki, İkizler Kuzey Düğümü insanı yaşamdan, ölümden, felsefeden, ya da önemli kararlardan söz etmeden de gerçek bir iletişim kurabilir, başka bir kişiyle derin ve anlamlı bir paylaşımda bulunabilir. Bu bağ yaşamın basit şeyleri hakkında konuşarak kurulabilir, ama bu insan kendisini vermeli ve sorular sormalıdır. O bu şekilde kendisini verdiğinde, birden herkesin onun çevresinde bulunmak istediğini görür çünkü onunla konuşmak başkaları için büyük bir zevktir. Sonra, o çok sayıda değişik insanın çevresinde olmak ister, çünkü yararlanabileceği deneyim çeşitliliğinden zevk alır.
Bununla birlikte, bu süreç kontrolü bırakmayı gerektirir, ikizler Kuzey Düğümü insanı küçük sohbetlerde çok iyidir, ama eğer bir arkadaşına, "Chicago’ya neden gidiyorsun?" diye sorarsa, diğer kişinin ne diyeceğini bilmez. Bu kendisinin nasıl karşılık vereceğini bilemeyeceği anlamına gelir. Diğer kişi ona yeni bir bilgi vereceğinden, o aslında, sohbetin kontrolünü o kişiye vermektedir. Bir düzeyde bu ona iyi gelir, ama o sonra ne söyleyeceğini bilemeyeceğinden korkar! Yine de, o ipin ucunu bırakıp, diğer kişinin sohbeti yönetmesine izin verdiğinde, söylemek istediği şey kendiliğinden gelir ve gerçek benliği olumlu bir biçimde ortaya çıkar.
Bu insan kontrolü bırakıp, diğerlerine yaşamlarıyla ilgili sorular sorduğunda ve bağ kurmaya açık kaldığında bir biçimde bağ kurulur. O, evrenin iki kişi arasında enerjiyi hareket ettirirken ne yaptığını bildiğine doğal olarak güvenir, burada da bu güvenine başvurabilir. İronik bir biçimde, diğer kişi ona sorular sorduğunda o hiç korku duymaz bu ona kendi gerçeğini paylaşma fırsatını verir!
İkizler Kuzey Düğümü insanı diğer kişiyle daha yüksek düzeyde bir etkileşimi gerçekleştirmek ister. O, her ikisinin tek başlarına gidebilecekleri yerin ötesine genişlemek ister. Ama o ancak başkalarıyla gerçekten iletişim kurduğunda yeni, genişlemiş fikirler ve çözümler ortaya çıkabilir.
Sosyal İncelikler
Bu insan çok uzun bir zaman boyunca dağların tepelerinde yalnız kalmış olduğundan, başkalarıyla ilişki kurmanın inceliklerini unutmuştur. O, bir cam eşya dükkânına girmiş bir boğa gibi davranabilir, çevresindekilerin hassas duygularını hiç fark etmeden kendi amacını gerçekleştirmek için acele edebilir. O, sosyal inceliklerin ve görgü kurallarının farkında değildir, çünkü insanların genellikle başkalarının desteğini alacak biçimde davrandıkları toplumda yaşamaya alışık değildir. Tecrit olmak kişinin gereksinimlerini karşılamasını gereksiz biçimde engelleyeceğinden, insanları kendinden uzaklaştırmamak için gerekli ilgiyi göstermek ve gerekli zamanı ayırmak önemlidir. Bu insan şunu öğreniyor: Sosyal incelikler onu toplumda yaşayacak ve bunun yararlarını elde edecek şekilde güçlendirecektir.
Beden Dili
İkizler Kuzey Düğümü insanı başkalarının tepkilerinin ve beden dillerinin farkında olmanın yararını görür. O, çoğunlukla, sözlerinin etkisinden çok mesajına dikkat eder. Bir şey söyleyebilir ve sonra diğer kişinin şoke olmuş göründüğünü fark eder. O bunu geçiştirmek yerine, diğer kişiyle konuşmalıdır: "Az önce irkildiğinizi fark ettim. Sizi incitecek ya da gücendirecek bir şey mi söyledim?" Eğer diğer kişi "evet" derse, bu insan şöyle diyebilir: "Niyetim sizi incitmek değildi, sanırım bir yanlış anlama oldu. Siz benim ne söylemiş olduğumu düşündünüz?" Onun ilişkilerde yaşadığı sorunların hemen hepsi dikkatsizce iletişimden kaynaklanabilir.
Bu enkarnasyonda, İkizler Kuzey düğümü insanı kendisini tanıyor ve insan olmanın ne anlama geldiğini öğreniyor. O kendisini değişik durumlar içinde deneyimlediğinde, onun insan doğasıyla ilgili anlayışı gelişir. Ayrıca, yaşadığı tüm değişik yaşam deneyimleri ona kendisi hakkında bir şey öğretir. O kendisini daha derin bir biçimde anladıkça ve insan deneyiminin bir parçası olan çelişkileri tanıdıkça, kendi doğasının değişik veçhelerini kabul etmeye başlar. Bu, başkalarının içindeki çelişkileri anlamaya ve kabul etmeye yol açar ve onun insanlık ailesine geri dönüşü sevinçle karşılanır.
İYİLEŞTİRİCİ TEM ŞARKI
Müzik, riskler almamızı duygusal olarak destekleme konusunda güçlü bir araç olduğundan, her düğümsel grup için, onun enerjisini olumlu bir biçimde değiştirmesine yardımcı olmak amacıyla iyileştirici bir şarkı yazdım.
SENİNLE ARAMIZDA
Bu şarkının mesajı İkizler Kuzey Düğümü insanının dikkatini kendi Gerçek kavramından, onun çevresindekilerle doğal olarak paylaştığı bağa yönlendirmeyi amaçlamaktadır. Bu temelden, başkalarıyla karşılıklı anlayışın ve içten bağların sevinç verici bir bileşimi mümkün olur ve o aradığı Gerçeğin enerjisini en nihayet deneyimleyebilir.
Seçilmiş şarkı sözleri:
Seninle aramızda bir itimat
Ve sonunda düş kırıklığına uğrama anısı var
Seninle aramızda tekrar ortaya çıkmaya hazır
Bir yanlış anlama var...
Seninle aramızda bizi birbirimize çeken bir mıknatıs da var
Seninle aramızda bir yol ve verilmiş bir söz var
Seninle aramızda bizi birbirimize bağlayan duygular var
Seninle aramızda Sevgi var!
|