Ay Tutulmasını Seyrettiniz mi ?
Yılbaşı gecesi saat 9:15'de (İstanbul saatiyle) bir Ay tutulması oldu. Belki seyretmişsinizdir, çok güzel gözüküyordu. İstanbul’dan baktığınızda Ay’ın bir kısmı Dünya’nın gölgesinde kaldı. Yengeç Burcu’nda olan bu Ay tutulması, hepimizi duygusal açıdan oldukça hassas bir ruh haline sokmuş olabilir. Önümüzdeki 3-6 ay, gerçeklikler ve kısıtlı dışsal koşullarla, duygusal güvence ihtiyaçlarının çelişkisini içimizde yoğun bir şekilde hissedebiliriz. Yapılması gerekenle, istenilen arasında yoğun fikir değişiklikleri yaşayıp, stres olabiliriz. Ev ve aileyle iş hayatı çelişkisi gerilimli bir şekilde artabilir. Dengeyi sağlamaya çalışmak için küçük adımlarla ilerlemek ve gerçekçi olmak gerekiyor. Bu yüzden hedef ve planlarınızı önümüzdeki yakın geleckte yeniden revize etmek ihtiyacı hissedebilirsiniz. Bu plan değişikliklerini yaparken de duygusal güvence ihtiyacınızı yok sayamazsınız.
Bir diğer deyişle, bu stresli ruh halinin çözümü ve denge sağlanması, dış dünyada aceleyle ve çabuk kararlarla halledilemeyecek kadar derinde olabilir. Olumlu anlamda bakarsak, gerçekliğin yalın bir şekilde fark edilmesi ve bu çerçevede atılacak adımların fark edilmesi bu tutulmanın sembolize ettiği bir avantaj olabilir. Çünkü ancak farkındalık sayesinde ilerlemek mümkün olabilir. Koşulları ve hayatı değiştirmek için yüzeysel cevaplar tatmin edici olmayacaktır. Eğer mevcut bir taahhüdünüz varsa, bu iş de olabilir özel ilişkiniz de, değişim için acele etmeden küçük adımlarla ve diplomatik çözümlerle ilerlemek zamanı şimdi. Dolayısıyla bu Ay tutulmasında iç dünyanızın neye ihtiyacı olduğuna dikkat edin. Hızlı çözümler için stresli ve zorlayıcı olmadan, deneyselliğe yönelik esneklik gösterebilirseniz, gitmek istediğiniz yolda farklı çözümler olduğunu fark edebilirsiniz.
Merkür, bu Ay tutulmasının içinde geri gitmeye devam ediyor. Gerçekleri daha önce hiç bu bakış açısıyla değerlendirmemiş olabilirsiniz. Belki de duygularınıza, isteklerinize ve tepkilerinize hiç bu kadar gerçekçi bir şekilde yaklaşmamıştınız. Şimdi kim olmaya doğru ‘imza’ attığınızı fark edebilir ve eğer bu yolu değiştirmek istiyorsanız buna göre adımlar atabilirsiniz. Önemli olan sözlerinizi adımlarınızın takip edip-etmeyeceği...Uzun vadeli geleceğe dönük isteklerinizden ve özlemlerinizden çok fazla emin olmayı beklemeden hemen önünüzdeki adımı atın. Çok sonrasını planlamayın, hemen bu gün ve burada olursanız, geleceği kendinize uygun bir biçimde şekillenledirme şansınız artabilir.
Zaten 2010’un ilk 8 ayı pek çok değişimi beraberinde getirecek. Ağustos ayındaki gerçeklikler ve dış koşullar şu zamanla aynı kalmayacak. Hedeflerinize ulaşmak için sarf ettiğiniz enerjiyi, gücü ve harekete geçiş biçiminizi Mart ayı itibarıyla yeniden değerlendirmeniz gerekecek. Belki bu açıdan şimdi biraz geri çekilerek isteklerinizi değerlendirmek ve yeni riskler için çok tez canlı olmamak bir esneklik sağlayabilir. Ocak ayı içinde bir Güneş Tutulması var. Mars, Mart ayına kadar geri gidiyor. Satürn, Ocak ayında geri gitmeye başlayacak. Şubat ayının başında, Kasım 2009 için geçerli olan gergin koşulların daha da stresli olaysal koşullar ortaya koyacağını deneyimleyecegiz. Tüm bu değişimler şimdi uzun vadeli planlar yapamayacağımızı ama kendi iç dünyamızın ihtiyaçlarını göz önüne alarak dışsal adımlar atmamızın da gerekli olduğunu gösteriyor. Önümüzdeki ay içinde bulunduğumuz taahhütlerin yeniden değerlendirileceği bir ay olacak ayrıca bu etkilerin Mayıs ayının ortalarına kadar süreceğini de dikkate almalısınız. Ne pahasına olursa olsun değişime direnirseniz o zaman kendinizi akıntıya karşı kürek çekerken bulabilirsiniz. Sonuç olarak, aynı kalmak adına fazlasıyla yorulup, tercih yapamamak gibi bir olumsuzluk içinde kalabilirsiniz. O zaman dış koşulların kendi ahengi sizin adınıza seçim yapacaktır.
Önümüzdeki aylarda korkular ve endişeler her zamankinden daha fazla zorlayıcı olabilir. Bazı bastırılmış saplantılar ve korkular 31 Aralık’taki Ay tutulmasıyla tetiklenebilir. Bunlar daha ziayede dışssal koşulların değişmemesi için vereceğiniz mücadelenin bir parçası olabilir.
Sonuç olarak sizin bütünlüğünüzü ve buna uygun olarak kurduğunuz dış dünyayı dengeye getirmek için şimdi kendinize kulak vermenin tam zamanı. Kişisel otoritenizin bu yönde değişim gösterdiğine ve gücünüzü bu ahenk adına kullandığınıza dikkat etmelisiniz. Buna bir anlamda kendiniz için annelik yapmak da diyebilirsiniz. Siz kendinize boş verirseniz bunu sizin adınıza hiç kimse telafi etmeyecektir. Önümüzdeki aylarda gerçekçi olmaya her zamankinden çok ihtiyacımız olacak.
Yazan Meltem Ersoy 01.01.2010
astrolojivebiz.com
Cevapla
Tüm Mesajlarını Bul
![[Resim: defnenatalchart.th.gif]](http://img338.imageshack.us/i/defnenatalchart.gif/)
