[Presence]

Bizim yapabileceğimiz bir şey olursa ve söylersen, üstüne düşünmeye çalışırız.
Ben buyum diyorsunuz.
Diyelim bu gün grip oldunuz.
Bu gün gripsiniz.
Bir ay sonra verem oldunuz.
Bir ay sonra veremsiniz.
Siz herhangi bir halin sizde kalıcı olacağını düşünüyorsanız,
yani şu halin geçerli olduğunu düşünüyorsanız,
o halde söylediklerime hiç kulak asmayın.
madem maddeye değer veriyorsunuz, bu süreçte karşınıza çıkan olanaklara bir bakın.
astrolojiyle ilgilenmek zorunda kaldınız.
sorununuzu paylaşıyorsunuz.
biz size yardım edebilir miyiz gerçekten bu şekilde, bunu bile kendi içimizde tartışıyoruz.
ve sizi de bu şekilde bilgilendirmiş oluyoruz.
bizim de tonlarca sorunumuz var Reinarubia.
belki sizinkinden daha ağırdır.
ben bu hayatı seçmedim.
doğarken astımla doğmayı hiç planlamamıştım Reinarubia.
doğduktan sonra yaşam mücadelesi vermeyi de planlamadım.
sigaraya başlamayı da.
sonra daha farklı bağımlıklara başlamayı da.
siz bana ne bunlardan derseniz.
biz de size bize ne sizden dersek.
nasıl iletişim kurmaya devam ederiz?
ama dikkatli bir şekilde olumsuz düşünmekten kurtulabiliriz.
bir çok sorun azimle aşılır.
yani bizim de sizin için çabaladığımızı görün.
kendimiz için çabalıyoruz.
sizin için çabalıyoruz.
siz de bize yardım ederseniz daha çok işbirliği yapabiliriz.
yanılıyor muyum Reinarubia?
ilişkinin sürekli olması için empati mi önemlidir?
yoksa sempati mi?
uyumlanmakta zorlanıyorsanız,
biz size yalnız olabileceğinizi söylüyoruz.
bu bir ihtimal; seçenek.
sizi belki bu şekilde etkiliyoruzdur.
ama size hem objektif hem de subjektif olarak kendimizi sunabilmek için,
açıklığa ihtiyacımız var.
bize karşı işbirliği yapmakta ne kadar açık olursanız biz de o kadar seferber edebiliriz kendimizi.
hepimiz beraber süreci kolaylaştırmalıyız.