RE: Transitler ve Sorular
URANÜS transitleri size yaşamınızda önemli bir noktaya, kavşağa geldiğinizi söylerler. Hangi yöne gideceğinize karar vermek durumunda olursunuz. Sadece size has özellikleriniz, arzularınız, geleceğe ait planlarınız önem kazanır. Aşağıdaki sorular bu konuda size yardımcı olabilirler.
- Yaşamınızda hangi alanda eskiye bağlı kalıyorsunuz ve değişiklikten kaçınıyorsunuz? Daha iyi farkına varabilmek için kendinize şu soruyu sorun: "Yaşamımda herşeyin yirmi yıl daha aynı şekliyle kalmasını hayal edebilir miyim?" Bunu hayal etmek sizde nasıl bir duygu uyandırıyor?
- Değişim fikrini Uranüs getirir. Ancak o bir yapılanmadan farklıdır. Gerçekleşmesi istenen şeyin planlanması gerekir. Sizce içinizden gelen, çoğu zaman dışarıdakilerin hazırlıksız yakalandığı, değişim arzunuz ve hedeflediğiniz noktaya ulaşmak için hangi etaplardan geçmeyi tasarlıyorsunuz?
- Yapmak istediğiniz değişiklik, içinizden gelen güçlü değişim arzusu nereye kadar sizin farklılaşma arzunuzu tatmin etmeye yönelik? Sadece farklı olmak adına nedensiz ve sağlıksız bir baş kaldırı, isyankarlık gibi duygular söz konusu olabilir mi?
- Nerede ve ne zaman faklılıklarınız ortaya çıkar? Gerçek farklılığınız (bir ego gösterisi yapmaya yeltenmeksizin) nedir?
- Farklılığınızı en iyi nasıl ortaya koyabilirsiniz?
- Canlılığınızı, hareket etme ve eyleme geçme arzunuzu sinirlenmeksizin nasıl tatmin edersiniz?
NEPTÜN transitiyle ilgili olarak deneyimlerimiz genellikle yoğun bir siste , güçlü bir akıntı içinde bindiğimiz salı kazasız belasız karşı kıyıya ulaştırmak gibidir. Doğru yolu bir şekilde bilebiriz. İçsel olarak gelen bir bilgidir. Bizi yönlendiren beş duyumuzun dışında başka bir şey bize gitmemiz gereken yönü söyler. Ancak bu sesi duyabilmek için asla ve asla uyku halinde olmamalıyız. Uyuyan veya uyuşturulmuş bir bilincin işi değildir bu. Tam tersi, bilinç en açık, en saf halindeyken kendiliğinden bilebilir. Bu konsantrasyon halini çok iyi kavramalıyız ki Neptün gerçekten yaşamımız için yön bulmamızda etkin olan duygunun sembolü olsun. Aksi halde o salın üzerinde akıntıya kapılıp yolumuzu yitirebiliriz. İç dünyamız, ego sınırlarımızın ötesi ve nihayet evrenle, insanlıkla ortaklaşa paylaşılan temel duygular, kendi dışımızdakilerin ihtiyaçları gibi alanlarda kurban veya kurtarıcı rollerinden uzak durarak etkin olmalıyız. Aşağıdakilere benzer sorular bu alanda olası deneyimleri çözümlemede faydalı olabilirler:
- İç dünyanıza ilişkin ne yapıyorsunuz? ( doğa, rüya çalışmaları, resim, müzik ve benzeri sanatsal uğraşlar, size dinginlik veren, meditatif etki eden her türlü eylem
- Kendinizi dile getirmede her hangi bir yaratıcı etkinlikte bulunuyor musunuz?
- Fantazileriniz, hayalleriniz, gerçekleştirmeyi dilediğiniz her hangi bir rüyanız var mı? Eğer varsa bu hayalleri, fantazileri gerçeğe dönüştürmek için sizce ne yapmalısınız
- Ideal durumla gerçek durum bir yerlerde birbirlerine karışıyor olabilir mi?
- Genel olarak baktığınızda idealleriniz genellikle sadece sizin çıkarlarınızda, egonuzda yoğunlaşıyor olabilir mi?
- Başkalarının ihtiyaçlarına yaklaşımınız nedir?
- Verirken önce karşılığında alacaklarınızın hesabını yaptığınız olur mu?
- Empati sözcüğü size neyi çağrıştırıyor?
- Başkalarının ihtiyaçlarına en çok hangi alanlarda daha duyarlısınız?
- Hayal kırıklıkları yaşıyor musunuz? Eğer yaşıyorsanız buna sebep olan bizzat sizin hangi duygunuz olabilir?
|