[Derin]

Herkesin sabırsızlığının arttığı elektrikli bir haftaya başlıyoruz. Yeni başlangıçlar için büyük bir heyecan ve dinamizm var. Savaşma ve karşı gelme isteğimiz büyük. Aslında bir isyan var içimizde. Bu haftanın karmaşık mesajları şöyle sıralanabilir: ben-biz, isyan-düzen, hızlan-bekle, savaş-barış, özgürlük-eşitlik, arzular-görevler, ilişkim-ben, toplum-ben, yapmak-yapmamak, karar-karasızlık, erkek-kadın vs. Bu süreçte çok karmaşık mesajlar aldığımız için hem iç dünyamızdan hem de dış dünyadan gelen mesajlar sinilerimizi bir hayli zorlayabilir.



3 Nisan Pazar günü saat 18:00 de Koç Burcunda dikkat çekici bir yeniay oluştu. Genelde anlamını sadece tek bir sözcükte toplayacak olsak, ‘Ben!’ demek zamanı diyebilirim. Ünlem koydum, çünkü haykırmak istedikleriniz bu sözcüğün tonlamasını değiştirecektir. İşte bu, iki hafta, bunları haykırma ve ilan etme haftası, ama tonlama ve üslup her zaman olduğundan daha önemli. İçinizdeki isyanın giderek güçlendiğini hissedeceğiniz bir zaman var önümüzde. Karşı karşıya olduğunuz durum, muhtemelen kökleri eskiye ve Kasım 2010’a dayanan bazı gelişmelerle ilgili, bu geçmişten gelen konularla ilgili yepyeni başlangıçlar söz konusu olabilir. Cesaretiniz artabilir. Hatta hafızanız kuvvetliyse 2005 yılının Mart ayını hatırlayabilseniz, önümüzdeki 2 haftanın benzer olayları getirebileceğini söylemek isterim. Siz bilinçli bir şekilde bağlantıyı kuramasanız bile, ‘bilinç dışı’ sizi sebepsiz yere o zamanın hatıralarına götürebilir. Bu açıdan aslında o devrin kapandığını ve şimdi bağlantılı olsa da yepyeni başlangıçların ve gelişmelerin sizi beklediğini söyleyebilirim. Bu nedenle bilinç dışı sizi o eski hatıraların önlemlerini almaya veya telafisini yapmaya yönlendirse de aslında siz yepyeni bir aşamada ve yeni gerçeklerle karşı karşıya olduğunuzu unutmayın ve o eski önlemleri almak zorunda olmadığınızı hatırlayın. O yılın koşullarıyla şimdinin koşulları bambaşka. Bu nedenle cesaretiniz kırılmasın. Fakat gerçekçi olmayı ve dengeyi gözetmeyi de ihmal etmeyin, çoğumuz için önümüzdeki 2 hafta bir seçim zamanı olacak. Risk almak için çırpınabilir ve hatta çok acele edebilirsiniz. Bu nedenle gene de kendi sesinizi duymak için yalnızlığa ve objektifliğe ihtiyacınız olduğunu unutmayın. Eğer kararınızın uzun dönemli bağlayıcı bir etkisi olacaksa tekrar-tekrar gözden geçirin ve tepkiselliğinizi biraz olsun azaltın. Bol-bol, derin-derin nefes alın. En azından, prensipte uyum sağlayamasanız bile, bilinciniz yeni değişen koşullara uyum sağladığı mesajını size hızla iletecektir. Şimdi taraf olmak durumunda kalacaksınız, hakkınızı aramak ve isyan etmek iç içe geçecek.



… kendinize bu haftanın dinamizmini ve yeniliğini çağrıştıran yepyeni bir uğraş bulun. Daha önce denemediğiniz bir şey olsun, böylece yeni başlangıçları motive eden enerjinin dinamizmini hevesle kullanabilir ve hayatınızı canlandırabilirsiniz. Eğer hayatınız zaten çok dinamikse o zaman bu önümüzdeki haftalar sizi uçurabilir, sıkı tutunun. Öfkenize ve aceleye dikkat edin. Büyüklerinizin sözlerine ve deneyimli olanların söyleyeceklerine kulak verin, değişikliklere dikkat edin ve tüm cümlelere ‘ben’ diye başlayın. İçinizdeki kahraman sizi duyacak ve cevap verecektir. İstekleriniz için yola çıkmanın tam zamanı. Varılacak son noktayı görmeyi beklemeyin. Şimdi o kadar çok değişken var ki, göremezsiniz. Bu yüzden yola çıkmaktan vazgeçmeyin ama illa biriyle değil, kendinizle!



Sevgiler, Meltem Ersoy