sağol zeppi.
film izlemiyorum artık.
çok nadir.
eskiden çok izlerdim.
eskiden bir çok yaptığım, sevdiğim işleri artık yapmıyorum.
yapamıyorum.
bu dünyadan farklı bir yerdeyim sanki.
dışarıda kurallar somut ve net gibi görünüyor.
ama hiç göründüğü gibi değil.
jeofizikçi bile kullandığı yöntemin % 100 sonuç verdiğini iddia ediyor.
ama benim dünyamda her şey bir olasılık.
nasıl % 100?
Hiç mi maskeleme yok?
Hocam sizin hiç maskeniz yok mu?
sağol feynmann. hepimize
feynmann aslında bunu yaptım ve çevreden biraz uzaklaşmam gerektiğini düşünüyorum.
insanlarla çok fazla içli dışlı olabiliyorum.
insanların konuşmaya tercih etmeyeceği her insanla konuşabilirim.
ama isteyerek değil.
biri bir konudan bahsediyorsa, neden anlatıyor diye düşünürüm,
insanlığın bazı hallerine çekildiğimi fark ettim.
o halleri tanımaya çalışıyorum...
... fakat...trende yan koltukta oturan adam aniden konuşuyor,
ne anlatıyor,
neden anlatıyor,
anlattıklarına odaklanıyorum,
ne söyleyebilirim ki?
Benimle ne alakası var o an?
Varsa bu neden şimdi gerçekleşiyor?
Hiç beklemiyordum.
Daha geç gelir diye tahmin ediyordum.
Keyifli olabildiği kadar ürpertiyor da.
Her insanla iletişim kurabilecek biri olmak çok tehlikeli durumlara yol açabilir.
Ama benim gibi zararsız görünen insanlar dahil herkes çok tehlikeli geliyor bazen gerçekten.
Toplum bir arada ancak bölen sistemle bir arada tutulur sanki.
Sistem kendi olasılıklarını kendi kurallarına göre değiştiriyor zaten.
Sistem dediğin ne?
Yok mu oluyor?
Her toplum kendi öz yapısına uygun şekilde yönetiliyor sanki.
En küçük parçadaki değişim, büyük yapıyı baştan aşağı değiştirebilir.
En küçük yapı.
Yapılar.
Sürekli gibi gözükenler ve bilinen süreksizliklere bakarsak, doğayı % 100 öngörmemiz mümkün değil.
Birleşip bölünüyorum(uz) sürekli.
Karmaşadan istifade eden de enerjiyi sömürmeye çalışıyor.
Daha doğrusu enerji bir açıktan giriyor.
Başka bir açığa belirti olarak çıkıyor.
Sömürülüyor ve kazanılıyor da.
Enerji dediğin gibi.
Doğada kendi kendini devindiren, dışarıdan hammadde almayan hiç bir madde yok ki.
Enerjiye kim sahip olursa, aslında o kazanır.
Kaynak nerede, nasıl bulunur?
% 100 müdür bulmamız.
Söylenenlere göre öyleymiş.
Ama söylenenlere bakmayın,
Demek ki her an öğrenmek gerekiyor.
Öğrenmek çok keyifli.
Öğrenmediğim zaman sıkılıyorum.
Zorla eğitiliyormuşum gibi düşünüyorum.
O an o bilginin ne işe yaradığını kısmen biliyor olmak ile o bilginin ne anlam ifade ettiğini bilmiyor olmak anlam arayan birisi için sıkıntılıdır.
Doğanın nasıl çalıştığını, ne işe yaradığını, ne anlama geldiğini anlamazsak,
Her sebebi duyumsanan bilginin kaynağı olan nesnelere ve Allah'a yıkabiliriz.
Halbuki her şey bizim algımız.
İyi gözlemleyecez, kendi gözlemimizden şüphe edicez,
Öğrenmeye açık olacaz,
Eğitilmek ise öğrenim görmek demek değil.
Eğitmek; canlı davranışını mekanik işlevsel bir hale getirmeye çalışmaktır benim gözümde.
Öğrenmek ise canlılığın devamını sağlar.
Ve öğrenimimize sadık kalmayacağız biliyorum, doymayacağız.
daha çok öğrenebiliriz.
% 100'e ulaşamayız ama öğrenebildiğimiz kadar öğreniriz.
ayımın çok açı yapması da bundan herhalde.
Zihinsel enerji bir beden olmadan, tekrar oluşabilir mi bunu düşünüyorum.
Ama onun zihinsel süreçteki gelişimini fiziksel olgular belirliyor.
Algı araçları, duyumsanan bilgi onun zihinsel gelişimini etkiliyor.
Sonra oluşma ihtimalinin bir kez gerçekleşmiş olduğuna bakarak,
Belki bir daha oluşabileceğimi ihtimal olarak ele alıyorum.
Ama fiziksel gerçeklikte kendi var oluşumu geliştirmeliyim.
Bu çalışma belki kendimin ve etkileşimde olduklarımın yeniden ve sürekli inşaasıdır...
Vizyondaki maddenin idealizasyonu.
Güneş-venüs-neptün stelyumu...
Ve akla uygun bir hale getirme:
Nasıl gerçekleşiyor, algıyı oluşa teslim ederek kavramaya çalışma...
Süreç düşüncesi...
-Kabul edilebilir gibi gelmiyor uzamsal gerçek. (Ama onun gibi de değil)
-Ben çelişmeyi bir değer olarak ele alıyorum.
-Doğru iz üzerindeyiz diyorum sonra.
Sonradan düşününce bana çok mantıklı geliyor.
Çünkü gerçek şu an anlaşılamayacak bir boyutta.
Her zamanda da anlaşılamayacak bir boyutta olacak.
Her farklı deneyim ve tekrarlanan deneyimler insanların farklı gerçekliklerini ihtimal olarak yaratıyor.
Örtünmüş gerçek.
Çok zor bir denklem.
Haydi bana ve herkese kolay gelsin.