Türkiye'nin en büyük astroloji platformuna hoş geldiniz.

Tam Görünüm: Satürn Devinimi & Transitleri
Şu anda Hafif Görüntüleme modundasınız. Siteyi normal görüntülemek için, Buraya Tıklayın
Sayfalar: 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17

Félicé

Bende kilo verdiren transit istiyorum yagülücük
Satürn Transiti, 5. evimden geçmekte...

Bu yıl sonuna kadar;

90 derece Venüs
135 derece Güneş ve Mc.


( Venüs : 1.evde, Güneş : 12. evde.)

Etkileri nasıl olacaktır bu konumların?


* Yeni kavramaya başladığım transit haritalarla ilgili olarak, astrozoom'dan edindiğim Natal haritayı yanlış yorumlamış, dolayısıyla ilgili konumları ve açıları da buraya dün yanlış aktarmışım. Bu iletimdeki açı ve konum kavramları bu yüzden farklıdır, bilginize.
Bugün itibariyle Satürn Güneşimle kavuşmuş bulunmakta. Bugün kendimi gayet iyi hissediyorum ve yeni arkadaşlar edindim. Kendimi daha rahat gösterebildim. Birazda cesaretim arttı.
vivienleigh Yazılan:Satürn'ün Zodyak'taki bir turu yaklaşık 29,5 yıl sürer. Bir burçta ortalama 2,5 yıl kalır. Her gün ortalama 0 derece 07 dakika ilerler. Geri harekette olma süresi yaklaşık 5 aydır.

Satürn'ün biz doğduğumuz anda haritamızda hangi burca ve eve düştüğü önemlidir. Zira, konumu bize nasıl bir donanıma sahip olduğumuzu gösterir. Transitlerinde, Natal haritadaki konumunun özelliğini de birlikte taşıyor. İçinde yerleştiği ev, burç konumu ve açıları, transitlerde neyi getirebileceğinin en önemli göstergesidir.

Satürn'ün doğum haritamızdaki Güneş derecemizin üzerinden ne zaman geçeceğini anlamamız için, dfoğum haritamızda Satürn ve Güneş'in hangi burçlarda ve derecelerde olduğunu bulmamız gerekir. Transit Satürn'ün Natal (doğum) haritamızdaki Güneş'imize transitleri, sorumluluk aldıran ama olgunlaştırıcı etkiler taşır. Sizin haritanızda 11 derece 57 dakika İkizler yükseliyor, Güneş 11 derece 33 dakika Oğlak'ta, Satürn 13 derece 53 dakika Başak'ta. 19 Ocak 2019'ta transit Satürn tam olarak Güneş derecenizin üzerinde olacak. Satürn'ün Güneş'inize diğer açılarını belirlemek için, Ephemeris'ten (Gökgünlüğü) faydalanabilirsiniz. Satürn transitleri adeta ana belirleyicidir diyebiliriz. Hayatımızın akışı boyunca yapılandırdığımız ve ortaya koyduğumuz somut değerleri gösterir. Bu yüzden doğum haritamızın hangi evlerinden geçmekte olduğu, hangi gezegenlere nasıl açılar yapıyor olduğu çok önemlidir.

Transit Satürn'ün haritamızdaki Satürn derecesinin üzerinden geçiyor olmasına "Satürn Dönüşü" denir. Bunu astrolojik olarak "olgunlaşma zamanı" diyebiliriz. Satürn dönüşleri, Satürn'ün haritanın içerisinde bulunduğu ev ve yönettiği evlerle (Oğlak ve Kova'nın denk düştüğü evler) ilgili alanlarında bize sorumluluklar getiren, bizi pekiştiren ve olgunlaştıran olaylarla karşılaşacağımızı işaret eder. Doğum haritamızda Satürn'ün yerleşimi iyiyse, iyi açılar yapıyorsa, bu dönüşün daha ziyade bizi yeni başlangıçlara ve sorumluluklara taşıyan yönlerini yaşarız. Pek tabii, doğum haritamızda Satürn'ün aldığı açılar olumsuzsa, bunlar da tetiklenecek demektir.
öner döşer
Satürn transitleri genel gidişatın ana belirleyicisidir. Hayatımızın akışı boyunca yapılandırdığımız ve ortaya koyduğumuz somut değerlerin genel ifadesidir. Transit ettiği ev, en büyük tansiyonun yaşandığı alanı gösterir. Bu alanda almamız gereken sorumlulukları ve hayat derslerini ortaya çıkarır.

Satürn’ün 12. evimizden geçerken hayatımızda işaret edeceği olası etkiler şunlardır:

Yenilenmeye geçiş dönemindeyiz; tamamen yeni bir döngüye hazırlanıyoruz. Bu, eski ve tatminsizlik getiren enerjilerin bırakılmak istendiği bir dönem. Hayatımızda değişiklik yapma konusunda çok fazla istek duyuyoruz, hatta baskı hissediyoruz. Yakında harekete geçeceğiz.

Burada yenilik yapmaktan ziyade, eskileri bırakmak gerekiyor. Yoksa yeni şeylere başlayamayız. Eskileri gözden geçirmeli, öz eleştiri yapmalı ve yeni dönemde hataları tekrarlamamak adına bunları düzeltmeliyiz.

Sıkıntılar olabilir. Ruhsal olarak gerginlik hissedebiliriz. Hastaneler, kısılıp kaldığımız alanlar, kontrol dışı faktörler, gizli korkular muhtemelen devrede olacaktır.

Burası aksiyon almaktan çok, gelecek için hazırlık yapmak gereken bir alan. İleride bunları organize etmek ve gereken kararları almak durumunda olacağız. Şartları fazla zorlamamak gerekiyor. Burada şartlar henüz kontrolümüz altında değil. Genel anlamda Satürn ASC’ ye gelene kadar büyük projelere girişmemekte fayda vardır. Ama tabi natal haritanın ve diğer transitlerin durumu gözden geçirilmelidir.

Oldukça kararsız bir dönem. Daha içe dönük yapı söz konusu. Ne istediğimizden tam olarak emin değiliz. Çok çalışıyoruz ama karşılığını alamıyoruz düşüncesizdeyiz. Tatminsizlik duygusu hakim.

Dışarıda ve aktif olmaktan ziyade, içeride ve kendine dönük olmayı, kendi dinamiklerini gözden geçirmeyi tercih etmekte fayda var.

Saygılarımla
öner döşer

darkvenus

benim şu anda yaşadığım transit...
güneşimden 12. evimden geçiyor satürn
Satürn'ün 7 yıllık dönemlerinde hemen hemen her zaman önemli ayarlamalar,tavır ve davranışların yeniden gözden geçirilmesi,önemli kararlar alınması, kişinin üstlendiği sorumlulukların yada kişinin bu sorumluluklarabakış açısının değişmesi söz konusudur,ve bazende yaşam tarzı,işi,çalışma yapısı ve kişisel hayatında önemli değişiklikler olur.Astrolojik yazılarda bütün bu transitler arasında en fazla ilgi toplayan satürn döngüsü(yaklaşık 29. ve 58. yaşlarda) olmuştur.Ne yazıkki bu dönemlerin genellikle ne kadar zor olduğu vurgulanmış ve bu kritik dönemlerin genellikle ele alınış tarzı biraz olumsuz tarafından olmuştur.Dolayısıyla Satürn döngüsünü burada biraz daha derinlemesine incelememiz uygun olacaktır.Aşşağıda belirtilen kavramların çoğunun satürn’ün kendi natal konumuna olan diğer transitlerinde belli dereceye kadar uygulanabileceğini hatırda tutmak gerekir.
Satürn döngüsünden bahsederkenaçıklığa ilk kavuşturulması gereken şey tüm bu deneyimin kalitesi ve ne derece zor bir dönem olarak hissedildiğinin tamamen kişinin bundan önceki 29 yılda nasıl yaşadığı,kişinin özel hedeflerini başarmaya yönelik ne derecede çabaladığı, anlayış ve yaratıcı çalışmalarına ne derece derinlik kattığı ve kişinin kendi temel doğasını ne derece ifade edebildiği yada baskıladığına bağlı olduğudur.Kişi tüm bu soruların cevabını sadece doğum haritasına bakarak veremez.Çünki insanlar natal haritada görülen potansiyellere uyma ve bunlarla çalışma yeteneğine sahiptir.Ancak kişi natal satürn’ün konumuna ve açılarına bakarak bazı faydalı ipuçları elde edebilir.Eğer natal haritada satürn ile,dolayısıyla yaşamın pratik gereklilikleriylebaşa çıkmada bazı zorluklar yaşadığı açıkça belli ise,kişi satürn döngüsünü artmış bir gerilim dönemi olarakdeneyimleyebilir.Çünkü bu dönemde kendisine yaşam modeli ve potansiyellerinikarşılayabilmesi için gereken daha ileri ayarlamalar gösterilmektedir.Örneğin eğer kişi kişisel planetlerine satürn’ün yakın kare ,kavuşum veya karşıt açıları ile doğmuş işe, bu pozisyonların temsil ettiği çatışma veya problemler her ne ise satürn döngüsü esnasında bunların dahada odaklanacağını ve böylelikle bu problemlerleyüzleşmek için belirgin bir tutumun gerekeciğini görür.Bu yaklaşım geciktirildiği veya ona olan ihtiyaçbastırıldığı müddetçesatürn döngüsünün baskısı gevşemez.Ancak bir kere problemlerle yüzleşildikten sonra bu yüzleşme ne kadar sancılı olursa olsun genellikle baskı ve üzüntüde hissedilir derecede rahatlama gerçekleşir.Buna karşılık eğer kişinin natal satürn’ü diğer planetlerle uyumlu açılar yapıyorsa ve özellikle natal satürn’ü güneş ve/veya ay ile uyumlu ise,kişide satüryen özelliklerle birlikte geçen yıllar içerisinde pratik gereklilikler ve görevler ile ilgilifarkındalık karakterinin bir parçası haline gelmiştir; ve satürn’ün dersleri ondabir süpriz veya şok etkisi yaratmaz ve kişinin yıllardan berigeliştirmekte olduğu pekçok yaşamsal uyumun tastiklendiği ve sağlamlaştırıldığı bir dönem olarak deneyimlenebilir.Birçok vakada raslandığı üzere eğer kişide natal satürn’ü ilgilendiren hem uyumlu hemde gerilimli açılar varsa,satürn dögüsü sırasında yaşamın bir alanında yapıcı gelişmeler ve güvenli büyüme olurken,aynı zamanda kişi yaşamın problemli başka bir boyutu ile yüzleşmek durumunda kalır.
Satürn’ün yaşamın ilk 29 yılı esnasındaki ilk döngüsü geçmişe ait şartlanmalara, karmaya, ebeveyn etkisine ve sosyal baskılara bir tepkiye dayanmaktadır.Yaşamın bu döneminde kişi genellikle belli başlı anlamda kim ve ne olduğu konusunda biraz bilinçsizdir.Ancak ilk satürn döngüsünde sanki eski bir borç ödeniyor gibidir ve eski karmik modellerin ve yükümlülüklerin çoğu birden bire ortadan kalkar.Bu dönemde kişi oldukça karmaşık bir varoluş hali deneyimler;çünkü hem kişinin yaşam yapısında değiştirilemeyecek bir sınırlama duygusu hemde bazı vakalarda canlılık ve neşe duygusu ile birlikte hissedilen içsel bir özgürlük duygusu vardır.Sınırlanma duygusu kişinin kadeerinin ne olduğunun ve bundan sonraartık ne yapması gerektiğinin o güne kadar olduğundan daha fazla farkında olmasından kaynaklanır.Artık sonsuz alternatifler ve fırsatlar yoktur;denemelerini yaptığınız ve gençliğe ait hayallerinizi aşmanız gerektiğini ve şu sırada oynadığınız rolün size nasıl tahsis edildiği konusunda hiçbir fikriniz olmasada ,büyük bir dramdaki rolünüzün hakkını vermek için gerektiğini bilirsiniz.Kendinize başkalarına olan sorumluluklarınız şimdi açıkca görünmektedir ve bu sorumlulukların bir kısmı ağır ve sınırlayını olarak hissedilebilir.Ama aynı zamanda eski yükümlülükler, korkular ve içsel kısıtlamalarla bağlı olmadığınızı farketmekle büyük bir içsel özgürlük duygusu hissedilir.Bu duygu kendi ihtiyaç,yetenek ve yaratıcı potansiyellerinizi daha iyi anlamanızdan da kaynaklanır.Eğer gençliğinizde kendinizi gerçekten bulup kendinizden emin olarak belirgin etkinlikle ifade etmeye başlayacağınız zamanı bekleyen biri olmuşsanız,bu bekleyiş artık sona erer.Şimdi yolunuzun açıklığa kavuştuğunu bilmenin coşkusunu hissederek kaderinizi kabullenip harekete geçme, çalışma ve anı yaşama zamanıdır.Bu geçiş devresi biranda olup bitmez;hatta satürn döngüsü civarında 2-2,5 yıllık bir dönemi kapsayabilir.Ancak eğer çocuklukta ve ergenlikte kendinizi doyurucu olmayan ve kontrol edilemeyen şeylere katlanarak zaman dolduruyormuş gibi hissetmişseniz,bu dönemde bekleyiş döneminizin bitip atık kendi yaşamınızı belli derecede farkındalıkla şekillendirebileceğinizin rahatlığını hissederek büyük bir kuvvet ve arzu ile enerjinizi odaklayabilirsiniz.Grand Lewi’nin astrology for the millions kitabında belirttiği gibi:

Bu transit geçtiğinde geçmiş zamana ait birçok içsel kısıtlamalardan kurtulmuşsunuzdur.doğanızdaki ölü kalıntılıları süpürerek temizlemiş ve harekete geçmek için ortamı hazırlamış olduğunuzdan,artık içsel kompleksler ve kişisel zorluklardan daha az engellenerekilerliyeceksinizdir.kısacası olgunlaşmış olacaksınız- ve bir yetişkin olarak dünyadaki yerinizi almış olacaksınız.

Satürn’ün kendi yerine transiti özgür iradenin yaşamda olabileceği en ileri konumda,şartlardan bağımsız ve engelsiz olarak işlediği en önemli noktadır.Bir daha bu kadar özgür olamayacaksınız.Yapacağınız tercihler size aittir;bunları akıllıca yapın,çünkü özgür iradenizin uzun bir döneme yönelik,hatta belkide kalan ömrünüze ait kaderinizigerçek anlamda belirlediği yer burasıdır.

Dolayısıyla kişi ilk satürn döngüsünü büyük bir cesaret ve dürüstlük ile karşılarsa,o zaman satür’ün ikinci 29 yıllık devri sırasında kişi daha bilinçli olur,korku ve endişe ile kısıtlanmadan harekete geçebilir ve kendisinin ve deneyimlerinin sorumluluğunu daha fazla alabilir.kişi bu dönem esnasında bireysel bir ruh olarak kaderiyle başarılı bir şekilde bağlantı kurabilirse,tam bir farkındalık ve kabüllenmeyle kendi içsel kanununa teslim olmanın getirdiği büyük sabır sayesinde anını rahatlık içinde yaşar.Bu süre zarfında kişinin dünyevi başarı ve otorite potansiyeli direkt bir yoldan belirlenir ve kişiye bu noktadan itibaren dünyada oynayacağı rol ile ilgili özel içgörüler verilir.
Genellikle satürn’ün bulunduğu ev ve satürn tarafından yönetilen natal ev bu dönemde daha derin bir anlayışla daha fazla tanımlanan yaşam alanlarıdır.Ve genellikle farkedilir oranda fiziksel değişikliklerde olur.Bu da satürn’ün maddesel varoluşayakınlığı nedeniyle beklenen bir durumdur.Genellikle kişiye fiziksel sınırlamalarını idrak ettiren sağlık problemleri şeklinde fiziksel yaşlanma belirtilerinin ortaya çıkmasının yanısıra kişinin çekim merkezi(satürn) öyle bir şekilde yerdeğiştiri ki, kişi kendi kullanımına açık olan daha derin bir enerji deposu olduğunu farketmeye başlar.Kişinin genel enerji seviyesi yirmili yaşların başlangıcı veya ortasına oranla hissedilir derecede azalabilir.Ama mevcut enerji akışı dağınık olmayıp daha yoğundur, daha güvenilirdir ve düzenlidir.Çekim merkezi baş,boyun ve göğüs alanından pelvis ve karın bölgesine kayar.Bundan önce kişinin kafasında olan şey,yani kişinin gerçek yaşam deneyimi tüm vücudunun tamamlayıcı bir parçası haline gelir.Bundan dolayı kişi eskiden olduğu kadar enerji kullanması gerekmediğini görür.Enerji doğal olarak korunur ve dengelenir ve bu yeni enerji akışı ile yaşamayı ve bunu kullanmayı öğrenmek kişiye kalmıştır.


kaynak:astroloji,karma ve dönüşüm
stephen arroyo'nun kitabından güzel bir yazı eklemişsin , böyle üşenmeyip kitaplardan manuel olarak yazan arkadaşlara teşekkür ederim , emeğinize sağlık verygood
Satürn'ün birinci devinimi 0 ile 28-30 yaşları arasında yaşanır. Satürn kendisiyle ilk kare açısını 7-8 yaşlarında yapar. Okul çağı. Öğretmenler, ödevler, kurallar, kendini biraz geri çekip başkalarının hakkına saygı göstermeyi öğrenme dönemi. 6 yaşındaki Jüpiter karşıt açının ardından gelen Satürn karesi. Çocuğun artık bir öğrenci olarak sorumlululları, okulda rakipleri vardır. Ailesi dışında, otorite konumundaki insanlarla karşılaşır. Doğduğu günden bu güne ailesinden otorite konusunda öğrendikleri veya öğrenemedikleri ona kolaylık veya zorluk yaşatır. 14-15 yaşında Satürn kendisiyle karşıt açı yapar. Cinsel açıdan gelişen insan henüz çocuk ruhu ve aklı taşımaktadır. Cinsel deneyim istediğinin önünde kurallar, toplumsal normlar, suçluluk duygusu, kendine kızılacağı korkusu durmaktadır. Onu kısıtlayan herşey, otorite konumundaki herkes, annesi-babası, öğretmeni onun düşmanıdır. Kendini, kişiliğini oluşturma çabasının önünde bu düşmanlar durmaktadır. Bir yabancılaşma, antisosyalleşme yaşamaktadır. Bugüne kadar kendini nasıl tanımladığı, nasıl savunduğu, otoriteyle ilişkilerini nasıl idare ettiği, dünyayı, gerçeği nasıl algıladığı bu dönemin ne oranda sorunlu geçeceğinin göstergesidir. Sorunu yoğun yaşayan çocuklarda evden kaçma, uyuşturucu kullanma, intahara yeltenme görülür. Satürn'ün ikinci karesi 21-23 yaşında yaşanır. Bu genel olarak aileden ayrılma yaşıdır. Evlilik, iş, anne veya baba olma kişinin üstüne sorumluluklar almasına neden olur. Kendinin veya yeni ailesinin geçimini sağlamak zorundadır. Bazı ailelerde iş, eş seçim, ayrı bir eve çıkma isteği anne-babanın onayına bağlıdır. Ailenin karşı çıkması durumunda otoriteyle baş etme sanatı kendini gösterir, bu sanat iyi uygulanmadığı zaman ciddi sorunlar yaşanır. Askere gidenler sıkı bir otoriteyle, disiplinle karşı karşıyadır.

Birinci devinim 28-30 yaşlarında yaşanan kavuşum açısıyla sona erer ve ikinci devinim başlar. Ilk devinim insanın kimliğini oluşturma dönemi iken, ikincisi bu kimlikle saptanan hedeflere doğru yönelme, olgunlaşma dönemidir. Teoriye göre, ideal olarak, çocuklukta bir takım hayallerle, tanımlamalarla yola çıkan insan büyürken Satürn'ün kare ve karşıt açıları dönemlerinde gerçeklerle yüzleşmiş, kısıtlamalarla karşılaşılmış, kimliğinde gerekli düzenlemeleri yapmış, hayallerini daha gerçekçi temellere oturtmuştur. Kendi hedefleri için, kendi kimliğinden taviz vermeden, diğer insanların haklarını ve düşüncelerini de göz önünde bulundurarak, toplumsal değerlerin ferkında ve sorumluluklarının bilincinde olarak kendine bir yön belirlemiştir. Artık sıra bu yöndeki çabaların elle tutulur, somut, pratik sonuçlarını almaya gelmiştir. Örneğin çocukluğundaki hayali astronotluk olan bir çocuk zamanla Türkiye'de astronot olamayacağının farkına varmış, eğer bu hayali maceraperestlikten kaynaklanıyorsa belki de turizm sektörüne yönelmiştir. Ikinci deviniminde Güney Amerika'ya, Güney Afrika'nın balta girmemiş ormanlarına, karayoluyla Nepal'e tur düzenleyen bir firmayı kurmaya çalışacaktır. Ne yazıkki bütün bunlar teoride böyle.

Ülkemizde çocukluktan itibaren kendini gerçekten tanıyabilen, yaşamdan ne beklediğini saptayabilen, bu hedefe doğru hareket edebilen insan sayısı oldukça azdır. Bu nedenle, şu veya bu şekilde, kısmen tesadüflere bağlı bir şekilde oluşturulan yapı 28-30 yaşlarında bir sarsıntı geçirmeye mahkumdur. Büyük hayallerle kurulan evlilikler gerçekten bir doyum sağlanamadığı için bu dönemde sona erebilir, seçilen meslek veya işin yanlış olduğunun farkına varılabilir. Insan bu dönemde iş, eş, şehir veya ülke değiştirebilir. Nasılsa daha gencim, henüz vakit var diye ertelenen konularla ilgili bir panik başlayabilir. "Otuz yaşına geldim artık evlenmeliyim", "çocuğum olmalı", "bol para getirecek bir işe girmeliyim", "yeteneğim olan konularla uğraşmalıyım" düşünceleri ön plana geçer. Artık hayatta yeni bir dönem başlamaktadır.

Ilk devinimdeki seçimleri kendi duygularına, beklentilerine tamamıyla aykırı olanlar benzer bir süreçi yeniden yaşayıp, daha önce öğrenemediklerini öğreneceklerdir. Bunun ilk sınavı da yaklaşık 35-37 yaşındaki birinci karededir. Devinimin başında verilen kararların kişiyi doyuma götürüp götürmeyeceği o zaman belli olur. Kararların revize edilmesi gerekebilir. Herşeye yeniden başlanabilir. Bu karenin mesajlarının doğru algılanabilmesi çok önemlidir, çünkü eğer doğru adımlar atılırsa 42-44 yaşındaki karşıt açıda olumlu sonuçlar alınacaktır. Aksi takdirde orta yaş krizinin ortasında köklü değişiklikler, kayıplar yaşanacaktır. Oldukça önemli olan bu dönemi daha ileride kapsamlı olark anlatmaya çalışacağım. Satürn ikinci kare açıyı 49-51 yaşlarında yapar ve geçmişten kalanların temizlenmesini sağlar. Bu 56-59 yaşlarında gerçekleşecek kavuşuma, yani yeni bir başlangıca hazırlık niteliğindedir.

56-59 yaşlarında, 86-87 yaşına kadar sürecek üçüncü devinim başlar. Bu devinim yaşlılığa, ruhsallığa, ölümsüzlüğe hazırlanmayı ve ona ulaşmayı temsil eder. Buradaki amaç, geride, bizi anımsatacak bir şeyler bırakabilmek, tacı bir sonraki nesile aktarabilmektir. Bu devinimin başlangıcında ileride nasıl bir yanlışlık sürdüreleceğinin kararları verilmelidir. Emeklilik zamanı gelmiş veya gelmektedir. Bu dönemde verilen kararların ne kadar doğru olduğu yaklaşık 15 yıl sonraki karşıt açıda görülür.

Ortalama 74 yaş en zorlu dönemdir. Bu döneme iyi hazırlanmamış olanları zorlu günler beklemektedir. Iyi hazırlananlar için yeni uğraşların arayışı başlar. Ustalar çıraklarına zanaatlarını öğretir, zenginler kendi isimlerini taşıyan çeşmeler, okullar yaptırır, sahip olunan malın, mülkün dağıtımına başlanır. Anılar, bilgiler aktarılır. Ölüm yanıbaşımızda hergün bizim için değerli birini almaktadır. Kişi kendi gününe hazırlanır. Ancak elbette herkes bu dönemi böyle bir olgunlukla karşılayamaz. Geçmişte kendi ruhunu beslememiş olanları bir korku bir panik sarar. Iş işten geçmeden şunu da yapayım, bunu da yaşayayım derken, çeşitli hatalar yapılabilir. Genç, güzel kadınların peşinden koşturmak, paralarını onlara yedirmek, otorite konumunu yitirmemek için koltuğuna sıkı sıkı sarılmak, gençleri küçümsemek söz konusu olabilir. Bu yaklaşımı seçenler karşıt ve kare açılarda duvarlara çarparlar. Diğerleri de bu sürecin tadını çıkarırlar.



Barış İlhan - Astrolojide Yetişkinlerin Buluğ Çağı
güzel yazı teşekkürler gülşah
Sayfalar: 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17
Referans Adresler